Kazım Karabekir 1882 yılında İstanbul’da bir asker çocuğu olarak
dünyaya gelmiş, Harbiye Mektebinden sonra 31 Mart olayı, Balkan Savaşları, Çanakkale
Cephesinde yer almış arkasından Irak Cephesinde Kutu’l Amare kahramanı olarak
anılan büyük bir kahramandır.
İstiklal Savaşı’nı başlatan komutanların arasında ilk Anadolu'ya
geçen “o” oldu. 19 Nisan 1919'da Trabzon’a geldi. 1878’de 93 Harbi sırasında Rus
Çarlığına kaybettiğimiz Sarıkamış, Kars, Ardahan, Artvin ve Batum’u Eylül
1920'de kurtarıp, Türkiye'nin doğu sınırlarında Misak-ı Milli'yi
gerçekleştirdikten sonra kendisine TBMM 31 Ekim 1920'de Korgeneral rütbesi
verdi.
Milli mücadeleyi başlatan Mustafa Kemal Atatürk’e, İstanbul’dan bizzat
kendisine gönderilen ve Mustafa Kemal Paşa’yı tutuklamasını emreden telgrafa
rağmen “Ben ve kolordum emrinizdedir Paşam!” diyerek, desteğini veren
kahramandır.
Milli mücadele sürecinde özellikle doğuda açtığı
okullarla bölgedeki yetim çocuklara açtığı okullarla onlara sahip çıkmış, altı
bin çocuğun babası olmuştur.
Ağrı’da önceki gün yapılan yenileme seçiminde belediye
başkanlığını kazanan BDP’li Sırrı Sakık, Cumhuriyet Caddesi üzerinde “utanç
abidesi” dediği pilotlar anıtını kaldıracaklarını, Kazım Karabekir’in adının
yer aldığı mahalle, cadde ve bazı sokakların ismini değiştireceklerini söyledi.
Doğu
Anadolu’nun Türk vatanı olarak kalmasını canlarını ortaya koyan, hatta bu
hastalıklı zihniyetlerin Belediye Başkanlığı yapmasını sağlayan, büyük kahramana karşı yapılan saygısızlığın
bedelini ödemelidirler.
Bu anlayışın
sesinin çok çıkması ve taleplerinin pervasızca artması terör ile sonuca
ulaşacaklarına inanmalarına sebep olacaktır.
Beş bin yıllık
derin devletimizin derhal burada devreye girmesi gerekmektedir. Verilen sokak,
cadde isimleri ve şehir adlarının sadece Belediye Meclisi ile değişemeyeceği ve
devletimizin vatansever valilerinin duruma müdahale etmesi gerekmektedir.
Kazım Karabekir bir başlangıçtır. Ülkemizin
kurucularına olan milli ve manevi değerlerimize saldıranlar aslında bu ülkenin
birliğine karşıdırlar.
Bu zihniyet ülkeyi bölmeye yönelik zihniyettir.
Türkiye
Cumhuriyeti Devleti sayesinde yaşamlarını rahatça devam ettirenlerin fütursuzca
açıklamaları karşısında devletimizin gereken hassasiyeti göstermesi
gerekmektedir. Aksi takdirde bu yüce millet, vatan hainlerine ve onlara göz
yuman ortaklarına gereken dersi vereceklerdir.
Her türlü
bölücü, soysuz unsura karşı yine Karabekir Paşa’nın sözleriyle cevap vermek
istiyoruz;
Türk yılmaz! Türk yılmaz!
Cihan yıkılsa, Türk yıkılmaz.