On Ağustos’ta gerçekleşecek
Cumhurbaşkanlığı seçiminde, halk ilk defa Cumhurbaşkanı’nı seçecek. Halk seçecek ama
halkın cumhurbaşkanı mı? olacak onu iyi tahlil etmek gerekir.
Halkın her kesimini kucaklayacak,
ülkede huzuru ve sükunu sağlayacak bir devlet adamı mı ? seçeceğiz, yoksa hala
bir kısım gruplara özellikle paralel yapı diye isimlendirdiği cemaate intikam
hırsıyla saldıracak bir cumhurbaşkanı mı? seçeceğiz.
Doğru aday tespiti ile muhalefet
partiler iyi bir çıkış yapmış, bu konuda
özellikle MHP Genel Başkanı Devlet Bey’i çatı adayı gayretinden dolayı bir kez
daha tebrik etmek gerekir.
İhsanoğlu “Pensilvanya’nın adayı”,
“fethullahçı” “Mısır’da doğmuş” “Adını öğrenemedik” gibi sığ, düzeysiz
eleştirilerden başka ciddi eleştirilerin gelmediğini görüyoruz. Malum medya
atışlara başladıysa da bir şey çıkmadı.
Yıllardır birlikte hareket ettiği
insanların bu şekilde dönmelerini de hayretler içerisinde izliyoruz. Düne kadar
övgü ile söz ettikleri Sayın İhsanoğlu’na bugün ne söyleseler inandırıcı olmaz.
Çatı adayına CHP içinden minik bir
muhalefet grup ve işçi partisi gibi marjinal partiler karşı çıkıyor. Bu
grupların karşı çıkışı da ayrıca sayın İnsanoğlu’na güç verir.
Bilim adamlığı, toplumun her
kesimini kucaklayan kimliği ile her geçen
gün halkın teveccühü artmakta, bir çok STK’nın yanında siyasi partilerde
desteklediklerini açıklamaktadır.
Ülkücü camiadan bir kısım
milliyetçi olmadığına dair şikayetler ve karşı çıkışlar gelse de birincisi ülkücü camianın tek başına kendi
adayını seçme imkanı olmadığını bilmemiz lazım . Üstelikte toplumun her
kesiminin kabulleneceği ve toplumun bütün kesimlerine hitap etmesi gereken bir
cumhurbaşkanı için uzlaşmaktan başka çare yok.
Muhalefeti tam anlamıyla
kavrayacak bir aday olmayabilir fakat Erdoğan’ın Çankaya yolunu kapamak için en
uygun aday olduğu şüphesiz.
Sayın İhsanoğlu’na Perinçek’te
karşı çıkıyor, AKP’de karşı çıkıyor ikisinin aynı cenahta olması da ayrıca
kayda değer bir durum doğrusu.
İşçi partisinin ve CHP içinde aynı
zihniyetten birkaç kişinin yeni aday çıkartma düşüncesi de işe yaramadı.
Tamamen Erdoğan’ın elini güçlendirecek olan bu girişim sonunda bu gruplar acaba
AKP ile gizli ittifaktalar mı düşüncesini ortaya koyuyor.
Tayyip Erdoğan adaylığını açıkladığında İhsanoğlu,
şu temennide bulundu; “Hayırlı
uğurlu olmasını temenni ediyorum. Bu yarış çok medeni, şereflice ve demokrat
bir şekilde olsun. Türkiye’nin önünde tercihler olmalıdır. Türk milleti ona
göre tercihini yapmalıdır” ifadeleri ile pozitif, yapıcı bir aday olduğunu da
gösterdi.
Cumhurbaşkanlığı adaylığı
kesinleştikten sonra Sayın Erdoğan hemen Başbakanlık görevinden istifa
etmelidir. Devletin imkânları ile cumhurbaşkanlığı seçimi adil ve etik değil.
10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin
ülkemize hayırlar getirmesini temenni ediyoruz. Şerefli bir yarış sonunda halkımız
en doğru kararı vererek ülkede demokrasiyi geliştirecek, huzuru sağlayacak ve
toplumun her kesim ile barışık olan adayı tercih edeceğine inancımız tamdır.