Yıl
1992, 25 Şubat’ı 26’ya bağlayan gece Ermeni askerleri Azerbaycan’ın Dağlık
Karabağ’ın en stratejik bölgesi olan Hocalı kasabasında gerçekleştirdiği
soykırımın adıdır. Hocalı.
Resmi verilere göre, o gece katledilen 613 kişi olmakla birlikte,
katledilen toplam Azeri sayısının 1.300 kişi olduğu söylenmektedir. Bunlardan 83 çocuk, 106 bayan acımasız yöntemlerle işkence
yapılarak öldürülmüştür. Şehitlerin, gözleri oyularak, kafataslarının derisi
soyularak ve vücutlarının farklı organları kesilerek öldürülmüştür. Küçücük
çocukların gözleri oyulmuş, hamile kadınların karınları yırtılmış ve insanlar
diri diri toprağa gömülmüştür. Hatta şehitlerin bir çoğunun cesetleri
yakılmıştır.
Hocalı katliamını özel yapan
diğer bir şey de, dönemin Rus askerlerinin Ermenistan ordusuna yardım etmesi ve
çoğu konuda yapılan vahşete göz yummalarıdır.
Ermeni askeri çıkıp o gün orada
katliam yapanların adına konuşuyor ve “haç için savaşıyoruz” diyor. Yani
aslında işin bir de dini boyutu var. Aslında Türk öldürmek Müslüman öldürmekle
eşdeğerdir batılının gözünde.
Ermeni çıkıp haç için öldürdük
derken bizim içimizdeki Ermeniler “hepimiz ermeniyiz” sloganı
atabilmektedirler.
Ama güya bu demokrat adamlar, Hocalı katliamının
yıldönümünde “Hepimiz Azeriyiz”
diyemiyorsa bu onların aslında demokrat olduklarının değil, hain olduklarının
göstergesidir.
Hocalı için 26 Şubat günü aynı
tepkiyi göstermeyeceklerini biliyoruz. O halde bizim gibi Türklük ve Türk dünyası gibi dertleri
olanların bu eylemleri yapması gerekmektedir.
Ermenilerin 100 yıldır “soykırım”
iddialarının asılsız olduğunun ispatıdır aslında. Soykırıma uğradığını iddia
eden bir millet nasıl olur da başka bir millete aynı uygulamayı reva görür. Bu
vahşeti yapabiliyorsa insan olmadıklarının itirafıdır.
Bu katliam Türkleri tarih
sahnesinden silmek için yapılan onlarca katliamlardan biridir. Unutulmamalı,
unutturulmamalı, hesabı sorulmalıdır, suçtur, tarihe düşülmüş kara bir nottur.
Maalesef, okuldaki öğrenciler,
sokaktaki gençler, Hocalı katliamından bihaberler.
Özellikle öğretmenlerimizin bu
hususta duyarlı olup genç kuşakları bilgilendirmeli ve bilinçlendirmelidir.
Sadece Karabağı değil, Ermeni’nin
yaptığı I.Dünya savaşı ve Kurtuluş savaşı sırasında Doğu Anadolu ve Güney cephesindeki
katliamlarını ve Terör örgütü olan Asala’nın faaliyetlerini de anlatmak lazım
genç kuşaklara.
Karabağ’da katledilen Türklerin
dramını bütün dünyaya duyurmak için filmler yapılmalı, kitaplar yazılmalıdır.
Bu günleri unutmamak lazım.
Türk’ün ateşle imtihan edildiği günleri genç kuşaklara aktarmak lazım ki Tarih
şuuru oluşsun. Tarih boyunca parçalandığımız takdirde, güçsüz kaldığımız
takdirde düşmanlarımızın neler yapabileceğini genç kuşakların bilmesi lazımdır.
Yine genç kuşakların bilmesi
lazım ki, Türk Milletinin yere düştüğü zaman, bütün İslam aleminin yere
düşeceği, yok olacağını bilerek, bu şuurla hareket etmek gerekmektedir.