Seçimler biteli henüz iki hafta oldu ama siyaset hala
milletin dilinden düşmüyor. Sebebi ise sandıktan öyle bir sonuç çıktı ki seçmen
âdete siyasi partilerin kucağına bomba koydu. Çıkan sonuç hiç bir siyasi
partiyi memnun etmedi tabii HDP hariç.
HDP bu seçimin en kârlı partisi durumunda barajı aşmasıyla
hazine yardımına hak kazandı. HDP kimin oylarıyla baraj aştı tartışması seçim
sonucunda en çok konuşulan konulardan birisiydi ama üzerinde çok durulmadı.
Sebebi ise HDP, Ak Parti ve CHP seçmenlerinden aldığı oyla
barajı aşmasıydı. Bu konu konuşuldukça iki partide kamuoyunda etkilenecekti. Gündem
çok çabuk değişti, çünkü seçmen hiçbir partiye tek başına iktidar şansı
vermedi. Bu sonuç en çokta 13 yıldır iktidarda olan Ak Parti’de soğuk duş etkisi
oluşturdu. Hiç alışık olmadıkları bir sonuç karşısında ne yapacaklarını
şaşırdılar.
Hemen durum değerlendirmesi yapmaya başladılar her kafadan
bir ses çıkmaya başladı. Kendilerine bir yön çizemiyorlardı. Suçu kime
atacaklarını bilemediler. Aşağı tükürseler sakal yukarı tükürseler bıyık misali
ne yapacaklarını şaşkınlığını yaşadılar.
Bu durumu fırsat bilen Abdullah Gül durumdan vazife
çıkartarak akıl hocalığı yapmaya çalıştı. Bir anda 3 dönemlikler sevinmeye
başladı. Gül etrafında toplanmaya başladı. Gül, çok akıllı bir hamle yaparak
Davutoğlu’na ince bir ayarla cesaret vermeye çalıştı. Asıl niyet saraya mesaj
vermekti. Adrese teslim olmuş ki saray bu durumdan endişelenmeye başladı. Birlik
olup beni diskalifiye edecekler korkusuna kapıldı. Üzerine Abdullah Gül'ün
danışmanının çıkardığı kitapta tuzu biberi oldu. Bu konuya aşağıda devam
edeceğiz şimdi kaldığımız yerden devam edelim.
Sonuçlar koalisyon diyordu kim kiminle koalisyon yapabilir
bu konu üzerinde hemen çalışımlar başlandı. Seçimden hemen sonra Ak Parti’li
bir ekip MHP ile temasa geçti.
Temaslar sıcak geçiyordu. Her ne kadar ekranlarda kırmızıçizgiler
konuşulsa da gayrı resmi görüşmeler sıkı pazarlıklar çerçevesinde işliyordu. Ak
Parti başka kimse ile temas kurmuyordu. Ne CHP ne HDP ile temas yoktu. Çünkü seçmeni
bu duruma onay vermiyordu
Aynı durum MHP’de de geçerliydi. CHP ye çok uzak olmasalar
da işin içine HDP girdiğinden bu kapı sonuna kadar kapalıydı. CHP bu konuda çok
çaba sarf etse de MHP noktayı koymuştu.
Ak Parti içerden fokurdamaya devam ediyordu. Parti 3’e
bölünmüş ekiplerden oluşmaya başladı. Saray, Davutoğlu ve Gül ekibi. Tüm
ekipler kendi geleceği için siyasete yön vermeye çalışıyordu.
Sarayın stratejisi saray hükümetin kurulması tarafı değil
çünkü diğer partilerin sarayı köşeye sıkıştırmak için her türlü hamleyi yapacak
olmasıdır. Sayısal olarak ta çoğunluğun ellerinde olması sarayı ters düz
yapabilirlerdi. Yolsuzluklar ve hukuksuz uygulamalar gün yüzüne çıkarsa saray
halkın gözünde itibar kaybeder kahraman olarak çıktığı yoldan kimine göre vatan
haini kimine göre hırsız kimine göre ise hayallerini yıkan olacaktı. İşte bu
yüzden gidilecek erken seçimde kaybettiği kanı tekrar döndürerek tek başına
iktidar olmayı deneyecekti. Sonucun aynı çıkması durumu içinde şu yorumu
yapacaktı. Kaybedecek bir şeyimiz yok en azından denemedik demeyelim diye böyle
bir yolun izlenmesi için çaba sarf ediyor ama yeni seçimlere yeni genel
başkanla gitmeyi planlıyor.
Davutoğlu ekibi durumun farkında ipler elindeyken ipleri
bırakmayı düşünmüyordu. O yüzden tabana en yakın gelen bir parti ile hemen koalisyon
kurmak istiyor. Bu yüzden gayrı resmi temasları hızlandırıyor. Bu parti MHP,
Davutoğlu'nun fazladan verdiği bakanlıklar falan umurunda değil yolsuzlukların
soruşturulması kendi işine geliyor bu yolla sarayı diskalifiye edip kendini
kurtarma derdinde.
Oda biliyor ki süreç uzadıkça kendisinin etkisi azalacak
devreye başka faktörler girecektir. MHP ile belli bir noktaya gelmişti hatta
yeminden sonra bu işi bitirip biran önce hükümeti kuracaktı. Ama sarayın son
çıkışı bu işe taş koymuş gibi.
Gül ekibi çok akılı hareket ediyor zahmetsiz yemeğe konmak
istiyor parti içindeki krizden yararlanıp kendilerini bir anda yukarda bulmak
istiyor. Gül ün siyaset anlayışı ne şiş yansın ne kebap hal böyle olunca gülün
yapması gereken arı kovanına çomak sokmak olacaktır şimdi çomağı soktu
bekliyor.
CHP ve HDP bu sistemin dışında kalıyor. Aslında CHP- Ak
Parti ile koalisyon kurmak için can atıyor çünkü en son iktidar olduğunu genel
başkan bile unutmuş durumdadır.
Tüm bu yaşananlara baktığımızda tüm kapılar MHP’ye çıkıyor.
Öte yandan Erdoğan Toprak liderliğinde çok gizli yürütülen CHP-
Ak Parti koalisyonunda bakanlıklar konusunda pürüzler çıkınca ak parti medyaya
MHP ile koalisyon yapılıyormuş gibi bir izlenim verdiğini de unutmak gerek