1980 li yıllarda kurucu
Genel Sekreterliğini yaptığım Türkiye genelindeki ‘’ MEYOTEK ’’ te, görevim icabı zaman zaman Basın Bildirilerinin
hazırlıyordum.
Bunların yayımlanmasıyla
ilgili görüştüğüm o zamanki bir mahalli gazetenin sahibi, hazırladığım bu
bildirilerden dolayı, şahsıma fahrî köşe yazarlığı teklifi doğrultusunda,
tamamen tesadüfî olarak basın hayatıyla tanıştım.
Esas itibariyle ne
gazeteciyim ve ne de yazar. Bu teklifle hasbel kader, yazı yazma merakımın da
sonucu olarak, o yıllar mahalli basın için (halen de öyle sayılır ya), tabir
caizse kalemşorluk yapılarak yazılan yazıların sonunda geldiğim nokta.
Kalemşorluk diyorum zira
mahalli gazetelerde köşe yazısı yazmayı ben biraz da, ‘’ Don Kişot’ un Yel Değirmenlerine Harp İlanı ’’ na benzetirim.
Yani yukarısı bıyık aşağısı da sakaldır. Onun için illâki ister istemez bir
yerlere dokunursun.
Bu yüzden de gazetenin Patronu
ya da Yazı işleri müdürü, ikide bir yazılara ambargo koyar. Yok, şurası filana
dokunur aramızı bozar, yok burası sert olmuş biraz yumuşatalım veya bir yerlere
yönelik yazı yazılması için üstü örtülü yönlendirici sözler gibi.
Hiçbir şey beklemeksizin inancın
ve ideallerin doğrultusunda yazıp çizdiklerine yapılan bu uygulamalar sonunda, sen
de şahsiyetine ve karakterine yakıştırabilirsen devam edersin, yok değilse yazı
yazmayı bırakır çıkarsın!
Ama yıllar zarfında ve
onlarca yazılmış yazıların – hatıraların – emeğin ve göz nurun var sonuçta. O
yıllarda bilgisayar henüz yaşantımıza girmediğinden, daktiloda ve iki parmakla yazmış
olduğum, göz nuru döktüğüm, elimde bir sureti dahi olmayan ve on aydır
arşivinden bir türlü temin edemediğim o yazılarım ve yıllarım…..
Toplamda yarım asrı geçen
şehri ikâmetimin yirmi üç yılını MKE
fabrikalarında, yirmi altı yılını da aktif ticaret hayatının içinden geçerek artık
noktalamış bulunuyorum.
Şimdiye kadar olduğu gibi,
şimdiden sonrasında da yaşadığı topluma faydalı ve yarayışlı neler verebilir –
yapabilirin mücadelesini yapmış bir kişi olarak, fisebilillah Allah rızasına ne
sağlayacağız bakalım. Görelim Mevla’m neyler, neylerse güzel eyler. Yeter ki
Cenabı Allah utandırmasın, başımızı öne eğdirmesin, âmin.
Bundan böyle bu defa da
yirmi yıllık bir hukukun ve dahi arkadaşlığın sonucu, uzunca bir zamandan beri
yapılmakta olan ısrarlı teklife istinaden, kısmetse ‘’ KALE MEDYA GURUP ‘’ ta hasbelkader haftalık bir şeyler yazmaya
çalışacağız.
Yazı başlığımın adı, ilk
okunuşta bir müzik programı adını çağrıştırmaktadır. Ben burada sadece müzikten
bahsedecek değilim. Ama her konuya değineceğimiz için, yazacaklarım
yaşadıklarım veya yaşayanların bana yazdıklarından meydana gelecek bir
harmanlama olacağından dolayı ‘’Her
Telden’’. Sürçü lisan eder isek affola.
Bu vesileyle tüm
okuyucuların, tekmil tanıdık ve dostların, aile efradıyla huzur içerisinde,
kazasız – belasız ve sağlık içerisinde nice günler tüketmelerini CENABI ALLAH’ tan dilerim. Bir sonraki ‘’Atmış yıllık vefa’’ yazımda buluşmak
üzere, saygılarımla. 20 Ağustos 2015 / 14.30
*
* * KESER DÖNER SAP DÖNER, GÜN GELİR HESAP DÖNER!