Daha
önce de ele aldığımız ama bazı şeyleri tekrar yazmak zorunda hissettiğimiz
sınırımızı ihlal ettiği ve ülkemizin içinde gezinmesi hakkını kendinde gören
Rus uçağının düşürülmesi olayına tekrar değinmek zorundayız.
Yazıda yazıp yorumlarda ve
sohbetlerde dile getirdiğimiz konu aklın yolu birdir dercesine Başbakan
tarafından da dile getirildi. Ukrayna bizden Rusya’ya karşı yardım istese ve
sınırımı koru deseydi ve bizde gidip Ukrayna semalarında uçsaydık, canımız
çektiğinde de Rusya topraklarına girip çıksaydık bu durum Rusya’nın çok mu
hoşuna gidecekti.
Kaldı ki 1983 yılında Rusya bırakın
savaş uçağını sivil bir uçak sınır ihlali yaptı diye düşürmüş ve iki yüz elliye
yakın sivil hayatını kaybetmişti.
Biz meyve satıp, doğalgaz alıyor
muşuz. Bu nedenle ticari ilişkilerimizin olduğu bir ülkeye karşı uçak düşürmek
gibi dostane olmayan yaklaşımı sergilememiz gerekiyormuş. Evet, doğru kabul
edelim. Peki; Rusya Ukrayna sınırından faraza bizim yapacağımız bir tecavüzü
sinesine çeler miydi?
Pek çoğumuz
hatırlarız veya hemen herkes duymuştur “içimizdeki İrlandalılar “sözünü. Milli takımımız 2000 yılında yapılacak olan Avrupa
Futbol Şampiyonasına katılabilmek için İrlanda’yla Play-Off maçı oynayacaktır.
Maçtan önce bazı yazarlar Mustafa Denizli ve takım hakkında eleştirel yazılar
kaleme alıp, kantarın topuzunu da biraz kaçırınca, berabere kalarak tur
atladığımız İrlanda maçı sonrası kameralar karşısına geçen Mustafa
Denizli maçla ilgili değerlendirmelerde bulunurken:“Mühim olan içimizdeki İrlandalıları yenmek” diyerek içimizdeki İrlandalılara
gönderme de bulunuyordu. Böylece uzun süre kamuoyunu meşgul edecek olan İrlanda
polemiği de başlamış oluyordu. İşte o gün bu gündür, ulusal ya da uluslar
arası bir meselede kendi çıkarları için karşısındakine muhalif olanlar
için hep “İçimizdeki İrlandalılar” sözünü kullanırız.
Bu uçak
olayında dışarıda İran, Kuzey Kore,Yunanistan gibi birkaç ülke Rus uçağının
sınır ihlali yapmadığını savundu. Hatta sınır ihlali konusuna bile pek girmeden
uçağın düşürülmesine karşı çıktı.
Hadi onlar
milletler arası çıkar nedeniyle Rusya’ya yaranmak için Türkiye haksız dedi ona
tamam. Peki, bizim içimizdeki İrlandalılara ne demeli. Kraldan çok kralcı olup
adeta hükümeti, devleti, silahlı Kuvvetleri topa tutarcasına Rus yanlısı
görüntü verdiler.
Kimse savaş
istemiyor. Kimse bu uçağın düşürülmesine de “oh olsun” demedi, demezde. Kaldı
ki orada bir pilot hayatını kaybetmiş. Kaldı ki dost bir ülke ile ilişkiler
sıkıntılı duruma girmiş. Yani aklı başında kimse bundan ne siyasi ne insani
olarak mutluluk duymaz. Ama konu millet, devlet, bayrak, bağımsızlık, ezan
olunca bize yapılanı da hoş görmemiz mümkün değil.
Cumhurbaşkanı
Erdoğan’ı ve hükümeti ve Akparti’yi eleştirirken kutuplaştırma ile suçlayanlar
aslında yanılıyor. Bakın bir Rus uçağının sınır ihlali yapması ile kimler
birleşti.
Rusya, Orta
doğuda bizimle sürekli liderlik kavgası yapma gayretinde olan komşu, Aklının ne
kadar yerinde olduğu tartışılan uzaklardaki bir ülkenin başkanı, ebedi
düşmanımız olmaktan zevk duyan bir komşu ülkenin başbakanı ve İçimdeki
İrlandalılar. Paralel yapı olmak üzere malum medya ve hükümet kötü bilinsin de
devlet ne olursa olsun diyenler.
Çoğumuz
fıkrayı bilir de açık anlatmak uygun değil. Düşman ile hain karışmış durumda.
Boşuna hainler “karıştırmayın haa” diye zıplasın dursun. Yapışmış hainlerle
düşmanlar. Bir birine girmiş vurulacak
ile ülküce diliyle dövülecekler. Yazıklar olsun düşmandan önce düşmanlık
edenlere.
Selam ve dua
ile…