Unutmayın ve hatırlayın! (20 Kasım 2016
– Pazar) Dünya
Trafik Mağdurlarını Anma Günü!
Evet, dün 20 Kasım Pazar, yani her Kasım ayının üçüncü pazarı, Dünya
Trafik Mağdurlarını Anma gününe ayrılmıştır.
Yurdumuzda bu konuyla ilgili STK
(Sivil Toplum Kuruluşu) olarak ‘’Trafik Mağdurları Derneği’’ nin kurucu
başkanı muhterem hanımefendi Yeşim AYÖZ
ile tanışmam, geçen sene (12 - 14 Kasım)
da Ankara’ da 6. Karayolu Trafik Güvenliği Sempozyum ve
Sergisinde başladı.
Geçen sene yapmış olduğum görüşmeyi, yine bu
sütunlarda (19 Kasım 2015 – Perşembe) günkü
yazımda aynı başlıkla sizlerle paylaşmıştım.
Bu sene İstanbul’ daki anma günü
programı ile ilgili nazik daveti ve kıymetli yazıları tarafıma ulaştığında,
Ankara’ daki (17 – 19 Kasım) 7. KTG Sempozyum – Sergisine iştirakim
söz konusu oluşu dolayısıyla, yazılarını kamuoyuna ulaştırmayı bir borç bilerek
sütunuma alıyorum:
‘’ Karman çorman bir gündem
içinde yine geldi Dünya Trafik Mağdurlarını Anma Günü. “Mış” gibi açıklanan çözümler, halı altına süpürülmüş sorunlar,
hiçbir zaman değişmeyen ödül gibi cezalar ve haklıyken haksız duruma düşen
trafik mağdurları…
Her geçen gün sıkışan, çözümsüz bir
hal alan bu trafikte, şantiye alanına dönmüş varılmaz yollarda yine üçüncü
sayfa haberleri olarak izliyoruz trafik çarpışmalarını. “Bana bir şey olmaz” düşüncesi ile direksiyon başına oturup,
karşımızdakine zarar veriyoruz. Yaya olarak yürüyemediğimiz yollarda, her gün ölmeye
ve sakat kalmaya devam ediyor, bakıyor, selfie yani öz çekim yapıyor ama
görmüyoruz.
Toplum
olarak kanıksadığımız bir sorun trafik çarpışmaları, oysa Dünya Sağlık Örgütü 2011 yılında trafik çarpışmalarını “Önlenebilir Küresel Halk Sağlığı”
sorunu olarak ilan etti. Bu gün dünya genelinde 1. 300. 000 olan trafikte ölümlerin sayısının, 2020’
de 1. 900. 000’ e çıkacağını ve başta
Dünya Sağlık Örgütü olmak üzere uluslararası kuruluşların yaptığı araştırmalara
göre, tüm dünyadaki ölümlerin nedenleri sıralandığında, 9. Sırada bulunan trafik çarpışmalarının 2020 yılında, 3. sırayı
almış olacağını açıkladı.
Trafik tüm bileşenleri ile bütün toplumu
ilgilendiren ve bir kamu politikası oluşturularak acilen çözümlenmesi gereken
bir sorundur. Sadece ulaşım çözümleri trafiğin problemini ortadan kaldırmaz.
Pek çok bileşenden oluşur trafik problemi. En başta yayalar olmak üzere, trafik
mağdurları, araçlar, bisikletliler, motosikletliler, engelliler ve tüm bunların
yanında belediyeler, karayolları, trafik ile ilgili kurum ve kuruluşları da
kapsar.
Dünya Trafik Mağdurlarını Anma Gününde ve her gün en büyük
dileğimiz, bir gün bizi trafik çarpışması nedeni ile kimsenin aramaması; gelişmiş ülke standartlarında adil
soruşma / yargı / sigorta / rehabilitasyon
sisteminin çalışması ve en önemlisi de yeni bir trafik mağdurunun olmamasıdır.
·
Biz trafik kazası
demiyoruz çünkü “kaza” kelimesi
baştan affetmeyi öngörüyor. Oysa
yaşananların hepsi dikkatsizlik ve sorumsuzluk nedeniyle meydana geliyor yani “öngörülebilir”. Kırmızı ışıkta
geçerseniz, bir çarpışmaya neden olursunuz. Hızınızı kontrol edemeyecek şekilde
artırırsanız, istenmeyecek sonuçları ortaya çıkarırsınız ve birine çarpıp
kaçarsanız, “bir insanın yaşam hakkını
elinden alırsınız”. O zaman neden hala “kaza”
diyoruz! 17. 11. 2016. Yeşim Ayöz (Suat Ayöz Trafik Mağdurları Derneği)
Başkanı.’’
Şahsen trafik ve kazalarıyla ilgili olarak yazmış olduğum
onlarca yazıdan sonra, bu
açıklamanın üzerine ne söylenebilir ki?
Sadece ‘’anlayana sivrisinek saz,
anlamayana davul –
zurna az!’’
diyesi geliyor insanın!
NOT: 7. Karayolu Trafik Güvenliği Sempozyumu ve Sergisi ile ilgili
izlenimlerimi,
bilahare bu sütunlarda
okuyacaksınız.