TBBM
17. Dönem Başkanı ve Milli Merkez Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Hüsamettin
CİNDORUK Bey’ in, kamuoyuna duyurulmak üzere yapmış olduğu Basın
Açıklaması, Merkezin Genel Sekreteri Sayın Haluk DURAL Bey tarafından,
önceki gün şahsıma intikal etmiş bulunuyor.
Son
günlerde yurdumuzda gelişen durumlara yönelik olarak kaleme alınan yazıyı
aynen, sayın okuyucularımızın bilgilerine sunmayı uygun buldum:
Adalet istiyoruz * Adalet arıyoruz * Adalet için yürüyoruz!
Ana muhalefet partisi CHP’ nin Genel Başkanı Sn. Kemal Kılıçdaroğlu’ nun başlattığı “adalet” yürüyüşünü haklı, meşru ve doğru
buluyoruz.
Çünkü yürüyen sadece Sn. Kemal
Kılıçdaroğlu değil, toplumun adalet isteyen vicdanıdır. Bugün tarafsız olmayan, hukuk
devletinden hızla uzaklaşan, anti - demokratik
kararlarla siyasal laştırılan yargı, Demokrasimize yapılacak en büyük
kötülüktür.
Yargının siyasallaştırılması, OHAL’ in amacından saptırılarak, tüm
muhalif kişi ve kurumlara yönelik bir baskı ve infaz aracına dönüştürülmesi
asla kabul edilemez.
Çünkü adalet yoksa, yargıya güven
kalmamışsa, o zaman milletin demokrasi ve hukuk kuralları içinde direnme hakkı
meşru hale gelir.
Sn. Kemal Kılıçdaroğlu’ nun “adalet” yürüyüşünde kalben ve fiilen yanında
olduğumuzu ve olacağımızı kamuoyuna saygılarımızla duyururuz.
Halkımızı, tüm siyasi parti, sendika,
sivil toplum örgütleri ve platformları hukuk ve meşruiyet içinde, kırıp - dökmeden, şiddet ve provokasyona
meydan vermeden, bu “adalet” yürüyüşüne ve arayışı na katkı vermeye davet ediyoruz.
Milli Merkez, ABD iltisaklı, cemaat görünümlü kanlı ve vahşi dinci terör örgütü
mensupları ile bölücü - Kürtçü PKK ve onunla organik bağı olan militan
bir kısım HDP’ lilere karşı, hukuk
devleti ilkeleri içinde kararlı ve etkin bir biçimde mücadele edilmesini
desteklemektedir.
Ancak OHAL gerekçe gösterilerek, siyasi
iktidar tarafından muhalif görülen tüm kişi ve kurumların hedef alınması,
bağımsız ve tarafsız yargı yerine siyasallaştırılmış bir yargının kurulmak
istenilmesi, hukuk devletinden uzaklaşan – otoriter - keyfi ve anti - demokratik
iş ve işlemlere tevessül edilmesi asla kabul edilemez.
Bu yolda, birçok haksız ve hukuksuz
gözaltı ve tutuklamaların yapılması, basın, ifade ve toplantı hürriyetlerine
darbe vurulması ve bu nedenlerle çok sayıda kişinin telafisi olanaksız
mağduriyetlerine sebebiyet verilmesi ise son derecede vahimdir.
Yüz yıllık Cumhuriyet Gazetesi’ nin
yazarları ve çizerleri, Türkiye’ nin en büyük gazetelerin den Sözcü gazetesinin
mensupları adliye eliyle işkence sayılabilir biçimde uzun süredir tutuklu
bulunuyor.
Yüz elliyi aşkın yerel ve ulusal basın
mensubu yurdun dört köşesinde cezaevlerinde iddianame bekliyor.
Öte yandan, kurulan Sulh Ceza
Hâkimlikleri, anayasanın 37. Maddesinde güvence altına alınan tabii mahkeme
niteliğinde kabul edilemez. Üst mahkemeye itiraz hakkı, yan odadaki Sulh Ceza
Hâkimi zincirine bağlanmıştır.
Cumhurbaşkanı ve aşkım dediği
partisinin bu dönemde sergilediği tutum, karar ve davranışlar tam kanunsuzluk
halidir. Türkiye artık maalesef bir anayasa devleti değildir. İktidar
partisinin ve grubunun kuruluşları aşamasındaki değerlere ve ayarlara dönmesini
temenni ederiz.
Bugün, demokrasiye ve Lâik
Cumhuriyetimize sadık tüm vatandaşlarımıza, millî ve insani bir yükümlülük
düşüyor.
Lâik Cumhuriyetimizin ve hukuk
devletimizin içine düştüğü, düşeceği durumu gören ve paylaşan, tüm demokrat
yurttaşlar bir araya gelmeliyiz.
Yaşadıklarımız, bizde bir alışkanlık ve
umursamazlık yaratmamalıdır. İnsan hak ve özgürlüklerinin güvence altında
olduğu ülkeler, kurumlar Türkiye’ yi giderek ekseninden çıkan bir ülke olarak
niteliyor. Yalnızlaşıyoruz. Çağın hak, hukuk ve uygarlık çizgilerinin dışına
düşüyoruz.
MİLLÎ MERKEZ, sağ - sol demeden, köken -
mezhep ayırmadan, Türkiye Cumhuriyeti bayrağı altında, tüm yurttaşlarımızı
toplanmaya çağırıyor. ATATÜRK’ te BİRLEŞELİM diyor.
Hukuk devletine, hukukun üstünlüğüne ve
adalete olan inancımızı ve bağlılığımızı bir kez daha vurguluyor, “Adalet’ e bir ışık da sen yak” diyoruz.
Milletimize
saygılarımızla duyururuz.
HÜSAMETTİN CİNDORUK
MİLLÎ MERKEZ YÖNETİM KURULU BAŞKANI
(TBMM 17. Dönem Başkanı).
Yukarıya sütunuma almış olduğum basın açıklamasına şahsen bir şey ilave etmeye gerek
görmüyorum. Zira görüşlerine saygı duyduğum, engin bilgi ve tecrübesine son
derece güvenmiş olduğum bir siyasi şahsiyetin kaleme aldığı yazıyı, sizlere
ulaştırmaktan gurur duyarım.
* * *
* (Doğrunun
eğrildiği gün kıyamet kopar.) ‘’Kutadgu Bilig”
* (Bir ülkede namuslular da namussuzlar kadar cesur
olmazsa, o memleket batar.)
‘’İsmet İnönü”
* (Gazetecilik, başkalarının basılmasını istemediklerini basmaktır. Ondan ötesi, halkla
ilişkiler çalışmasıdır. ‘’George Orwell”