Bugün GSM’ den gelen bir mesajı, önemine binaen sizlere ulaştırmak ve
bilgiyi paylaşmak istiyorum. Genel bir prensip olarak, bildiğim ve gördüğüm,
toplum yararına olacağını düşündüğüm her şeyi okuyucularımıza ve çevremize
ulaştırmaktayım. Bu bağlamda bilgi sahibi olanların ileteceği kayda değer
bilgileri de sizlere iletmekten gurur duyarım.
Şimdi lütfen ‘’5 DAKİKANIZI AYIRIP OKUMANIZI TAVSİYE EDERİM!’’
KANSER HASTALIK DEĞİL!
‘’KANSER
O KADAR YAYGINLAŞTI Kİ, ARTIK GENÇ - YAŞLI DEMEDEN HERKESİ YAKALIYOR. BU
PAYLAŞIMI LÜTFEN SAYFANDAKİ HERKES PAYLAŞSIN. BELKİ BİR YARDIMIMIZ OLUR.
SONUÇTA, BİR ZARARI YOK, DENEMEKTE FAYDA VAR…’’
Bu yazılar çok müthiş, birçok "gizli dünya
yönetenlerini"rahatsız ediyor… O kadar ki, örneğin "World
Without Cancer", yani "Kansersiz
Dünya"isimli kitap, halen (Türkçe dahil)birçok
dile çevrilmedi!..
Şunu bilin ki, KANSER diye
bir hastalık yok!.. Kanser, sadece vitamin B17 eksikliği!... Başka bir şey değil!.. Kemoterapi, ameliyat veya
değişik ağır haplar almanıza gerek yok!..
Düşünün bir zamanlar denizciler, niçin çok sayıda öldüler? İSKORBÜT denilen hastalığa yakalanıyorlardı... Çok sayıda insan öldü...
ve bazıları da bundan çok büyük PARA
ve gelir elde etti!.. Sonra ne buldular?.. Meğer İskorbüt sadece vitamin C
eksikliği imiş!.. Yani hastalık bile değil!...
KANSER de öyle!... KANSER SANAYİSİ var artık!.. KANSER
den milyar milyar milyar kere milyar PARA
kazananlar var!... Bu konu çok uzun. Çok derin!.. KANSER SANAYİSİ nin kökü, ta ikinci dünya savaşına kadar
dayanıyor!... Ne dolaplar dönüyor...
SİZ İNANMAYIN!...Her gün sadece
15-20 kayısı çekirdeği yemeniz yeterli!.. Kanser olmuşsanız, önce KANSERİN ne olduğunu ANLAMAYA çalısın!..
KORKMAYIN!... Sakin KEMOTERAPİ
filan yaptırmayın!... ARAŞTIRIN
önce!... Biz bu siteyi bazı "sözde
doktorların sayfasına gönderdik, facebook’ ta, 5 dakika bile geçmeden"yorumsuz" olarak sildiler!...
SİZ bu kitabın TÜRKÇEYE ÇEVRİLMESİ için DUA
edin!... ÇOK ÇOK ÖNEMLİ bir eser
bu!.. Tekrar edelim: Günümüzde İskorbüt
den ölen var mı artık?... YOK!... Çaresi
biliniyor...
Peki KANSER?...SANAYİ haline
gelmiş!... Ancak, çaresi çoktan bulundu: VİTAMİN
B 17eksikliği!...Hepsi bu!...
Buğday çimi ekin... Buğday şırası için. Kanseri
engelleyen besinlerin başında atalarımızın Orta
Asya`da içtikleri Buğday Şırası
geliyor. Klasik tedavi yöntemlerini reddeden tüm doktorların ortak iddiası,
buğday çimi yenilmesi ve buğday şırası içilmesi. Pakistan`daki Hunzakut
Prensliğinde kanserden ölüm yok. Ayrıca Hunzakutlular, acı badem ve kayısı çekirdeğini yiyorlar ve
kansere yakalanmıyorlar.
Türkiye`de acı badem ve kayısı
tüketilen bölgelerde kanser vakalarının azlığı dikkat çekiyor. Ödemiş`le Salihli arasında, bin bir efsaneye konu olmuş Bozdağ`ın eteklerinde cennet gölcük kıyısında kanseri yenen, bu
zaferi kazandıktan sonra mücadelesi herkese örnek olsun diyerek bir de kitap
yazan Doktor İlhami GÜNERAL ile
sohbetimiz sürüyor. Önemli olan bağışıklık sisteminin güçlendirilmesidir.
Bağışıklık sistemini güçlendirmek çok da zor bir şey değildir. Buğday müthiş
bir kanser ilacıdır. Buğday şırası kanseri önler ve bu önemli bir bitkisel
tedavi aracıdır. Buğday çimi, bol klorofil maddesi dışında 100 kadar vitamin, mineral ve besin maddesi içerir. Taze olarak
kullanılan Buğday çiminde, aynı ağırlıktaki portakaldan60 kez daha fazla C
vitamini ve aynı ağırlıktaki ıspanaktan
8 kat fazla demir bulunmaktadır.
Buğdayın bir başka özelliği ise kandaki toksinleri nötralize eden
maddeler içermesidir. Sıvı oksijenle dopdolu olan buğday çimi doğanın en güçlü
anti kanseri olan `laetril`
içermektedir.
Izgara etler ve füme besinlerin kanserojen maddeler taşıdığı kanıtlanmıştır.(Japon Bilim Adamı Nagivara)
Japon Bilim Adamı Nagivara, taze buğday çiminde bu maddeyi etkisiz hale getiren
enzimler ve amino asitler bulmuştur.
- Buğday çimini evde üretebilir miyiz?
- Evde de üretilebilir, küçük bir saksıda bile üretilebilir ve olduğu gibi
yenebilir, evde üretemeyenlere tavsiyemiz ise buğday şırası üretmeleri...
- Buğday şırasını herkes üretebilir mi?
- Evet herkes üretebilir.
İsterseniz tarif edelim:Bir
bardak aşurelik buğday, önce
tertemiz yıkanarak bir litrelik cam kavanoza konur. Üzerine 3 bardak su -klorlu olmamak
şartıyla- ilave edilir. Kavanozun ağzı bir tülbentle kapatılarak serin bir
yerde 24 saat bekletilir. Bu ilk su
kullanılmaz, dökülür.
Kavanoza yeniden 3 bardak su ilave
edilir. 24 saat bekletildikten sonra
oluşan yarı gazozlu su içilmek üzere bir kaba aktarılır.
Böylece bir bardak aşurelik buğdaydan kış aylarında günde 5 kez, yazın ise günde 3
kezşıra alınır. Buğday şırasının lezzeti bazılarına itici gelebilir. O
takdirde her şıra bardağına bir C
vitamini tableti eklenirse, nefis bir içecek ortaya çıkar.
- Az önce sözünü ettiğimiz `laetril`
buğday çiminden başka nelerde bulunur? Çünkü anlaşılıyor ki, `laetril` kanserin tedavisinde en etkin
maddelerden biri... Elmanın çekirdeğini de yiyin!
- Evet, Türkiye`de en kolay
laetril`e ulaşabileceğimiz yer acı badem ve kayısı çekirdeğidir.
Ayrıca laetril elma
çekirdeğinde de vardır. Elmanın çekirdeği yenilirse çok da iyi olur. Amerika`daki ilaç sanayinin maşaları
bu `laetril` adlı ilacı yasaklatmayı
başarmışlardır ama Meksika`da
satılan `laetril` bu ülkeden alınıp
kaçak olarak ABD`ye sokulmaktadır.
Laetril, vitamin ve minerallerle
verildiğinde çok daha iyi sonuçlar alınmaktadır. `Kanserin Ölümü` adlı kitabında Manner, laetril ile yüzde 90
başarı kazandığını söylemişti.
- Acı badem ve kayısı çekirdeği de laetril içeriyor öyle mi?
- Evet öyle. Türkiye`de acı badem ve
kayısı çekirdeğinin sıkça tüketildiği yerlerde resmi bir istatistik yok ama
kanser vakalarının az olduğuna inanılıyor. Resmi istatistik yapılan bir ülke
var...
Pakistan`a komşu küçük bir prenslik
olan Hanzakut`ta şimdiye
kadar hiç kanser olayına rastlanmadı.Hanzakut`un
özelliği temel besinleri kayısı ve kayısı çekirdeği...
- Dünyada bugün kullanılmakta olan kemoterapi ve radyoterapi bağışıklık sistemini
bozduğunu iddia ediyorsunuz alternatif tedavilerin bir sıralamasını yapsak en
öne hangisini koyarsınız?
- Önceliği bağışıklık sistemini güçlendiren tedavilere veririm, daha sonra
biyolojik tedaviler ve bitkisel tedaviler gelir.
Bağışıklık sistemi konusunda Alman
Doktor Issel`in tüm beden tedavisi, bugün bu ülkedeki 60/70 klinikte başarı ile uygulanmaktadır.
Bu bilgiyi aktardıktan
sonra tüm okuyucularımız için dileğim odur ki, günümüzde yediğimiz ve içtiğimiz
hemen hiçbir şeyin tabii olmadığı bir süreç içerisinde, Kanunî Sultan Süleyman’
ın ‘’ Halk içinde
muteber bir nesne yok devlet gibi,olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi. ‘’dediği misal,
hepinizin hanelerinde sağlıklı ve afiyet içerisinde hayırlı bir ömür sürmeniz
dileklerimle Allaha emanet olun.