Bundan önce yapılan evet – hayır
referandumu çok insanın katı olan görüşünü değiştirip acaba bu gidişle tek adam
yönetimi bizi nerelere götürür diye kafası dank etmeye başlamıştır. Çünkü
referandumdan sonra İstanbul, Ankara, Balıkesir ve diğer bazı belediye
başkanlarının ‘’Metal Yorgunluğu’’ adı altında nasıl görevlerinden alındığına hep
beraber şahit olduk. Bu alınan belediye başkanları nasılda bangır bangır
bağırarak evet için oy istiyorlardı. Şimdi hiç birinde ses soluk kalmadı.İnanıyorum
ki bu belediye başkanları candan ciğerden evet için çalıştıklarına kim bilir ne
kadar çok pişman olmuşlardır.Bunların bu durumları diğerlerinin de derinden
düşünmelerine sebep olmuştur. AKP de aslında herkes bir tedirginliğin içinde,
fakat kime kimseye bir şeyler söyleyemiyor.
Herkeste olduğu gibi AKP’nin tüm
belediye başkanlarında, tüm il genel meclis üyelerinde, tüm, belediye meclis
üyelerinde bu korku vardır. Genel seçimlerinmahalli seçimlerden sonra olmasını
basit olarak bizler mümkün görmüyorsak bunu iktidar ve iktidar ortakları da bu
tehlikeyi hesaplamışlardır.
Mart 2019 da aday olacaklar
adaylığı garantilemek için erken yapılacak genel seçimlere canla başla
çalışmaları gerekecek. Hiç kimse ayrı telden çalmaya cesaret edemeyecek.
Herkese mavi boncuk dağıtılacak fakat mavi boncuğu sana verdim kimselere
söyleme diyerek herkes mavi boncuğun sadece kendisine verildiğini zannedecek.
Birçok kişi uyandığında tavşan çoktan yamaca geçmiş olacak. Tüm bunlardan sonra
yandım anam türküsü çağırmanın kimselere bir faydası olmayacak.
Genel seçimler mahalli seçimlerden
sonra olursa bu iktidar ve ortakları tarafından tam bir kâbusa dönebilir. Seçilenler
bir göz kaş hareketiyle görevlerinden istifa ettirilebileceği gibi yer
bulamayanlar sıraya giremeyenlerde iktidarın tüm seçim havasını bozabilirler.
Burada seçimlerin en karlısı kamuoyu
yoklamalarında seçimlere yalnız girerse barajın altında kalacağı düşünülen MHP
olacaktır. Öyle böyle ister iktidarla yüzde elli artı biri alsınlar, isterse
alamasınlar barajı geçen bir partinin ortağı olduğundan barajı geçmiş olacak ki
aslında olmayan gücü ile yine Balgat’taki saltanatlarını sürdüreceğe
benziyorlar. Durum ne olursa olsun geriye çekilip o anki duruma kıs kıs
gülenlerde yine bunlar olacaktır.
Bana göre kesin erken bir genel
seçimin olacağıdır. Genel seçimlerin yukarda anlattığım görüşler doğrultusunda zamanında
olması hiçte mantıklı gelmiyor.
Tüm bunların yanında ekonomik
veriler hiçte iyi gözükmüyor. Hükümetin şimdiye kadarki değişmez ekonomisti bu konuyla
ilgili bir iki söz edince hakkında neler söylendiğini hepimiz biliyoruz.
Dolar, Euro aldı başını gitti.
Benzinin mazotun yanına varılmıyor. İşçi memur,emekli açılan bütçelerinin tamir
olmasını bekliyor. Acil onarılması gereken o kadar çok kara delik olmaya başladı
ki olanların tamirinden ziyade daha büyük kara delikler oluşmaya başladı.
Tüm bu olanlar tek parti
hükümetinin aynı frekansta konuşmaları, birçok yayın organlarının yandaş
durumda yayın yapmaları sonucu halktan gizlenebiliyor. Yalnız bununda daha
fazla sürdürülemeyeceğini düşündüklerinden her şey dahada karmaşık,
içindençıkılmaz duruma gelmeden seçime gideceklerini düşünüyorum.
MHP Gurup toplantısında bunu dile
getirilmesi AKP ile ortak bir kararı olduğunu düşünüyorum. AKP ben istemedim
MHPistedi diyerek onun her dediğini yapan politikalarla ülkücülerin oyunu
almaktır. Fakat ülkücüler, daha önce AKP’nin yetkililerince ülkücülere neler
dediklerini unutmadıklarını hala sosyal medyanın en çok yazılanı ve
çizilenidir.
Öyle görülüyor ki iktidarın ve
ortağının tek korkularının İYİ Parti ve Meral Akşener olduğudur. Bir Nisanda
yapılan kongrenin tamamıyla gönüllülerin katılımıyla akla ziyan bir kalabalıkla
yapılması seçimlerde kazanacağım hesabı yapanların uykularını kaçırmışa
benziyor. Ağustosta seçim olması bir zafer edası vermekten ziyade İYİ Partinin Kongresinden
altı ayı geçmediği için seçime sokmama çabaları olabilir mi?
Herhalde İYİ Partinin tüm bunlara
göre bir ‘’A,B,C ‘’planları vardır. Kötü planlar her zaman plan yapanın ayağına
dolanır. Bunu da kimseler unutmasın.
Önümüzdeki yapılacak genel seçimler ülkemiz ve
milletimiz için sonuçları bakımından hayati önem taşımaktadır. Ya ülkeyi ve
geleceğini bir kişinin iki dudağından çıkacak inisiyatife vereceksiniz yada
yine eskiden olduğu gibi parlamenter sisteme yeniden dönüp fert olarak söz
sahibi olacaksın.
Eğer normal bir seçim olur
seçimlerde bir şaibe olmazsa, ülkende nasıl yaşamak, geleceğini kimlere teslim
edeceğin halk olarak senin elinde olacaktır. İyi düşün, bir daha bir daha düşün.
Gireceğin yol dönüşü olmayan son istasyon olabilir.
Erken seçimin en mantıklı zamanı kanımca eylülün
ikinci yarısı veya Ekimin başı en iyi tahminimdir.