Seçimler 24 Hazirana alınınca birçoğumuzun
anladığı gibi benimde aklıma İYİ Parti’yi seçimlere sokmamak için yapılmış bir
hareket diye düşündüm. Hemen seçim kanunu ve seçimlere girebilecek partilerin
belirlenmesiyle ilgili kanuna baktım. Siyasi partiler kanunun 36 . Maddesini okuyunca
ilan edilen tarihin İyi Parti’nin seçimlere girmemesi için yapılmış bir tuzak
olduğunu düşündüm.
Hükümetin üs düzey yetkililerince seçimin
hemen ve en erken yapılmasıyla ilgili önemini anlatırken aslında on beş yılda
ülkemizi getirdikleri noktanın şifrelerini veriyorlardı. Yapılmazsa ne gibi
depremlerle karşılaşılacağı anlatılırken aslında geldiğimiz noktanında nelere
gebe kalabileceği yetkililerce tescil edilmiş oluyordu.
Buna göre
kesin İyi Parti seçimlere giremiyordu. Yalnız CHP’nin gurupbaşkan vekilinin İyi
Parti’nin seçime girmesi için elimizden gelen katkıyı yapacağız demesi o anda
bende İyi partinin gurup kurmasında yardımcı olup milletvekili verebileceğini
düşündüm. Çünkü kanun açık CHP’nin sözle olsun demesinin hiçbir önemi yoktu.
Kanunun bu maddesini aynen yazıyorum.
SİYASİ PARTİLERİN SEÇİMLERE KATILMASI
MADDE 36 - (Değişik:
3420 - 31.3.1988) Siyasî partilerin seçimlere katılabilmesi için illerin en az
yarısında oy verme gününden en az altı ay evvel teşkilat kurmuş ve büyük
kongrelerini yapmış olması veya Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunması
şarttır.
Buradaki büyük
kurultayın atanmış delegelerle yapılan değil, en son seçilmiş delegelerle
yapılan kurultay olduğu unutulmamalıdır.
Bir gün önce Yargıtay kararında İyi
Partinin seçimlere gire bileceği halkımızda bayağı heyecan yarattı. Fakat İyi
Parti ve CHP aslında YSK’nın açıklayacağı sonucu tahmin ediyordu. Çünkü
taraflar satranç tahtasındaki oyuncularının son hamlelerini büyük bir ustalıkla
atıyorlardı.
En sonunda Kılıçtaoğlu 15milletvekiliniİyi
Parti’ye vererek iktidar partisine ŞAH dediğinde onlarında MAT demekten başka
bir çareleri kalmamıştı.
Yalnız bu iktidarın son hamlesi mi,değil
mi, bilemiyoruz. Çünkü kanun çıkarma yetkisi ve çoğunluğu olan biri her zaman
yeni oyun ve kurallar koyarak kazanacağı bir oyun geliştirebilirler.
CHP tüm bu yaptıklarıyla Cumhuriyeti kuran
bir parti olarak,kurduğu ilkeler bağlamında halkegemenliğinin sekteye
uğramaması için, ülkeyi Cumhuriyetten önce olduğu gibi bir kişinin inisiyatifine
vermemek için büyük bir demokrasi sınavı vermiştir.
CHP ülkemize getirdiği Cumhuriyet ve
demokrasinin sekteye uğradığı her dönemde yine demokrasiyi korumak için her fedakârlığı
yapmıştır.
On
beş milletvekili vererek başka bir partinin seçime girmesine olanak sağlamak,CHP’nin
yaptığı, demokrasimiz için tüm zamanların en büyük, en yerinde, en İYİ hamlesi
olmuştur.24.04.2018
İsmail Dursun KUZUCU