24 M2 LİK
OFİS VE ON BİNLERİN ÖLÜMÜ
‘’BİRİNCİ
BÖLÜM’’
Yazan: İhsan Memiş(KTYG)Karayolu Trafik ve
Yol Güvenliği Derneği Kurucu Genel Başkanı.
(Trafik ve Yol Güvenliği Uzmanı, -Kriminal Adli Trafik Bilirkişisi.)
Türkiye
toplumu günümüzde motorlu araç karşısında yılda 10 bin ölü ve 21 bin engelli
vatandaş ile ısrarlı ve çözümsüz olarak yoluna devam etmektedir. Devlette
kayıtlı STK nun sayısı yaklaşık 300 bini bulurken, bununda % 65 i
tamamen naylon STK olarak
karşımıza çıkmaktadır. Geri kalan % 35
inde ancak % 10u gerçek görevini
yaparken trafik ve yol güvenliğinde STK sayısı
yüz binde ikidir.
KTYG NEDEN KURULDU?
2006 Yılında dönemin Başbakanlık Müsteşarına 12 yabancı devleti inceleyip rapor
yazdığımda kendi varlığımdan sanki şüpheye düştüm. Gelişmiş tüm ülkelerde
devasa bütçeli tam sivil ve yarı sivil NGO
lar trafik ve yol güvenliğinin her safhasında var iken, Türkiye de hiç olmaması
Allah’ın yarattığı bir can ve sorumluluk sahibi olarak 3 kişisi ailemden ve 6 kişisi de çok duyarlı ve eğitimli
kamu bürokrasisinden seçerek bu Dernek kurulmuştur.
STK TARİHİ SÜRECİ VE PARLAYAN
YILDIZI:
Aristodan
başlayan bu süreçte devlet hakimiyeti, devletin sorunları paylaşması, devlette toplumların özgürleşmesi
ve ifade özgürlüğü öne çıkmıştır. Konuya can güvenliği açısından baktığımızda
tüm dinlerde olduğu gibi İslam dinide can güvenliği ve can güvenliğinin
devletin teminatı altında olduğunu esas almaktadır. Bu bağlamda baktığımızda Hegelden, Durkheime ve Marksist
görüşte STK üzerinde çok uzun
tartışmalar 1900 yılına kadar
gelmiştir. Otoriter rejimlerde STK
alanı çok daralırken ve ayak bağı olarak görülürken, Demokrasilerle yönetilen
devletlerde bu alan ve verimlilikte çok genişlemiştir.
Gelişmiş
tüm ülkelerde var olan kalıcı ve can yakıcı sorunlarla baş etmede son yarım
asırda STK nun çok büyük bir payı
vardır. Uluslararası verilerdeki trendde
bunu ispatlamaktadır. Örneğin Kanserle mücadele, kadın hakları, çocuk hakları,
uyuşturucu ile mücadele, çevre kirliliği,denizlerin kirletilmesi, çocuk
istismarları, insan kaçakçılığı, trafik terörü ile mücadele,abi afetlerle
mücadele vs. gibi konularda gerek maliyet ve gerekse zaman bakımından toplumsal
çok büyük organizasyon yapılarak mücadele edilmesi devletlerin çokça yararına
olmuş ve devletler çok rahat bir nefes alarak bu imkânları tüm gücü ile
desteklemişlerdir.
Diğer
yönden STK nun devletten kadro ve
maaş almamaları, gönüllü ve fedakâr çalışmaları, mesai zamanı ile sınırlı
olmadan çalışmaları, en bilgili insanların bir araya gelerek organize olmaları,
çoğu kez hükümetlerin dahi oy kaygısı ile çekimser kaldıkları konularda cesaretle
doğruları söylemeleri STK nun parlak
birer yıldızıdır. Tamamen devlet ve toplum kalkınması açısından bir özveridir.
STK DA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN
TEMEL KRİTERLER:
Örneğini
Türkiye de de gördüğümüz tüzüğünde belli amaçlarla kurulan STK nun yaklaşık % 80 i
başarısız olurken, bunların çok önemli bir kısmında başarısızlık ilkeleri şöyle
sıralanmaktadır.
1 -Amaca uygun ehliyetli ve bilgili
yöneticilerin seçilememesi,
2 -STK nun amacına uygun prestijli ve
cazibeli ofislerin olmaması veya yetersiz olmaları veya oturulan yerlerin yasal
olmaması,
3 -Orta ve uzun vadede mali sorunlarını
çözememeleri ve yıllık işletme giderlerini karşılayacak bir bütçeye sahip
olmamaları,
4 -Devletin esasta kamu yararına çalışan STK ile bilgi paylaşıma gitmemesi ile
proje bazında da olsa onlara görev vermemesi ve bütçe bakımından
desteklememesi,
5 -Yöneticilerin kendi siyasi veya ticari
amacının öne çıkması veya daha kötü kanunsuz amaçlarla kullanılması,
6 -Cemaatlerin çokça STK adı altında çokça Dernek veya vakıf kurarak açık veya kapalı
olarak bazı alanları ele geçirmek istemeleri,
7 -STK nun amacına uygun faaliyetlerinin devletçe
denetlenmesinin çok yetersiz olmaları gibi kriterler.
Türkiye gibi ülkelerde
çokça görülmekte ve doğmadan STK yok
olmaktadır. Yani hem toplum ve hem de devlet kaybetmektedir.
Trafik
Sigortası Zorunlu Olmalı
Trafiğe çıkan araç sayısı her geçen
gün artmasına rağmen, trafik sigortası yaptıranların sayısı azalıyor. Bu durumu
uzmanlar son dönemde yapılan zamlara bağlıyor.
Trafikteki
araç sayısı 22 milyonu geçerken,
zorunlu trafik sigortalı araç sayısı 14,
1milyon, kaskolu araç sayısı ise 4,
4milyonda kaldı. Geçen yıla göre sigortasız araç sayısı 1, 6milyon arttı. Zorunlu trafik
sigortası olmayan araç sayısı ise 7.
9milyona ulaştı.Trafiğe
çıkan araç sayısı her geçen gün artarken, trafik sigortası yaptıran sayısı
azalıyor. azalıyor. Türkiye İstatistik
Kurumu(TÜİK) verilerine göre, 2016´nın
Kasım ayında 21 milyonolan araç sayısı, 2017´nin
aynı döneminde 22milyonu aştı. Fakat
trafik sigortasına sahip araç14, 8milyondan
14, 1milyona geriledi. Sigortasız
araç sayısı da7, 9milyona ulaştı. Bu
da araçların % 35’ inin sigortasız
dolaştığı anlamına geliyor. “SİGORTASIZ
ARAÇLAR YÜZÜNDEN DEVLET 256 MİLYON LİRA ÖDEDİ!”Bu konuda açıklama yapanKoalay’ın Ülke Yöneticisi Bradley
Du Chenne;“Trafik sigortası fiyatlarının son yıllardaki
yükselişi, sigortasız araç sayısını artırdı. Trafikteki araçların yalnızca % 22’ si kasko sigortasına sahip. Türkiye’ deki kazaların
% 84’ ünün maddi hasarla
sonuçlandığını düşünürsek, trafik sigortası ve kasko olmadan yola çıkmak ciddi sonuçlar
doğurabilir. Sigortasız araçların karıştığı kazalarda, zarar görenlerin sigorta
güvencesinden yoksun kalmaması ve bedeni zararlarının giderilmesi içindevletçe
kurulan Güvence Hesabı’ ndan bu yıl 256 milyon TL ödeme yapıldı.” dedi Türkiye
Sigorta Birliği (TSB) a göre, 7, 9milyon sigortasız aracın 2, 9milyonu yani % 37’si otomobil.Sigortasız araçların % 15’i kamyonet, % 14’ü ise traktör. En yaygın sigortasız
grubu kamyonlar;833 bin kamyondan 522 bini, yani%63’ ü sigortasız. Otobüslerdeki sigortasızlık% 42.Minibüslerin de % 39’ u
sigortasız!
Hafriyat terörü: 1 yılda 24 can!
Son yıllarda İstanbul trafiğinin
kâbusu haline gelen hafriyat kamyonları ile beton mikserleri tehlike saçmaya
devam ediyor. Hız sınırı ve sürüş kurallarını ihlal eden hafriyat kamyonları
ile beton mikserleri, son bir yılda 24 can aldı. Kazalarda hayatını
kaybedenlerin çoğu kadın, çocuk ve yaşlı…
Arefe Çakır, Şule İdil Dere, Berfin Kantarkıran, Özge Kandemir, Hacer Yılmaz,
Mervan Buldu... Onlar
İstanbul’daki hafriyat kamyonları ve beton mikserlerinin neden olduğu kazalarda hayatını kaybeden 24 kişidenbirkaçı. Mega projeler ve
kentsel dönüşüm nedeniyle hemen her sokakta karşımıza çıkan hafriyat kamyonları
ve beton mikserleri,sadece son bir ayda
üç can aldı.16 Haziran’da karşısına geçmeye çalışan Berfin Kantarkıran
hafriyat kamyonun altında hayatını kaybetti. 19 Haziran’da Arzum İrem Çakma hafriyat kamyonetinin altında can
verdi.20 Haziran’da hafriyat
kamyonunun otomobile çarpması sonucu Selin Karakuş yaşamını yitirdi.
Ölümle sonuçlanan
kazaların çoğunda sürücü kusuru olduğu vurgulanan araştırmada: “Hafriyat kamyonları ve
beton mikser araçları şoförlerin göremediği kör noktalarında gerçekleşmekte. Bu
araçların insanların sokaktan çekildiği gece saatleri dışında, şehre girmesi
yasaklanmalıdır.”İstanbul’da saat 06.00 ile 10.00 akşam saat 16.00 ile 22.00’ de trafiğe çıkması
yasak. Sefer başına prim alan hafriyat kamyonlarının son 1 yılda karıştığı kazalarda 12’si
kadın, 3’ü çocuk19 kişi, beton mikserlerinin karıştığı kazalarda ise 3’ü çocuk 5 kişi hayatını kaybetti.İnşaat Mühendisleri
Odası Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Gökçe şunları söylüyor: “Hafriyat kamyonları prim usulü çalışırlar. Gün
içerisinde ne kadar çok malzeme taşırlarsa o kadar çok para kazanırlar. Böyle
olunca hafriyat kamyonları aşırı hız yapıyor. Beton mikserleri betonu
yükledikten sonra 2.5 saatte inşaat alanına ulaştıramazsa beton özelliğini
yitiriyor. Bu yüzden sürücüler hız yapıyor’’dedi.