TUZAĞA
DÜŞMEYİN!
Oktay
KIRLANGIÇ
Son günlerde kamuoyunda bilhassa sürücüleri ilgilendiren,‘’Radar Cezası’’hakkındaki
çelişkili bilgilere bir açıklık getirme gereği duydum.
Bu konu hakkında geçtiğimiz günlerde
bir ulusal basında da haber yayımlandı. Ancak haberde verilen bilgiler ile bazı
gerçeklerin çeliştiğini biliyoruz.
O nedenle de sürücülerimizin tuzağa
düşmesi, radar cezası yiyerek mağdur olmasını önlemek amacıyla, olanları ve
olması gerekenleri açıklayacağız.
2918 sayılı (KTK) Karayolu Trafik
Kanunun ilgili maddelerine göre hız ihlâlinden dolayı radar marifetiyle ceza
yazılması söz konusudur.
Bunun da kuralı gereği;hız
sınırını belirten işaretlerin konulmuş olması ve radar uyarı işaretinin olması
gerekmektedir.
Belirlenen hız sınırının
aşılması halindeki ceza değeri ise; a-)%
10’ dan % 30’ a kadar (2018 için: 235. 00 – TL), b-)% 30’
dan fazla aşıldığında ise (488. 00 – TL)
dir.
Tahakkuk eden cezanın da
tebliğ tarihinden itibaren 15 gün
içinde ödenmesi halinde ise, % 25
indirim uygulanmaktadır. Örnek (100. –
TL) için (75. – TL)
ödenmektedir. Geciktiğinde de bu defa aylık faiz eklenmektedir!
Tebliğ edilen cezaya geçerli ve belgeli bir itiraz söz konusu ise, yine bu
da 15 günlük yasal süre içinde, orada‘‘Trafik Mahkemesi’’ varsa oraya, yoksa
‘’Sulh Ceza Hâkimliği’’ ne ilgili evraklarıyla
birlikte müracaat edilmesi gerekir.
İtiraz edecek kişinin şunları
gayet iyi bilmesi icap eder. Aksi
takdirdedavayı kaybeder ve mahkeme masraflarını da üslenmeniz söz konusu olur!
1.-)
Cezanın düzenlendiği yolda hız sınırı kaç km / sa?
2.-)
Hız sınırları levhalandırılmak suretiyle doğru bir şekilde gösterilmiş midir?
3.-)
Radar uygulaması yapılacak yol üzerinde, o yolda radar uygulaması yapıldığına
dair herhangi bir uyarı levhası bulunmakta mıdır?
4.-)
Yapılan ölçüm neticesinde taşıtın hızı ceza tutanağına yazılmış mıdır?
5.-)
Tutanakta bulunan araç bilgileri, tarih ve yer bilgileri doğru mudur?
Belirlenen hız sınır ihlali, toleransının 1 – 2 birim üzerinde olabilirliği söz
konusu. Bu da cihaz hata payı veya kalibre (ayar) farkından kaynaklanabilmekte.
Böyle bir farkı mahkeme hâkimi kabul edebildiği gibi redde etmektedir.
Tüm
bunların ötesindeki son farklı durum ise, buraya kadar anlatılanların tamamını
iptal eder niteliktedir. Yargıtay’ ın‘‘devletin sürücülere tuzak kurmasının hukuka aykırı
olacağı’’şeklinde kararına karşı, (EGM) Emniyet Genel Müdürlüğünün (11. 03. 2013 / 10) sayılı genelgesinde ‘’Son yıllarda meydana gelen trafik kazalarının analizi
yapıldığında, özellikle aşırı hız ve yakın takip gibi kazaların oluşumunda
büyük rol oynayan kural ihlallerinin, radar ikaz levhaları ve ekiplerin
bulunduğu bölgelerde yapılmadığı, ancak bunların bulunmadığı bölgelerde,
sürücülerin başta hız olmak üzere birçok kuralı ihlal ettiği, kazaların
oluşmasına sebep oldukları anlaşılmaktadır.
Dolayısıyla sürücüler üzerinde oluşan yakalanma riskini artırmak, tüm güzergâhlarda
başta hız ihlali olmak üzere, trafik kurallarına uyma alışkanlığı kazandırmak
amacıyla, radar ile hız denetimlerinde kullanılan (‘’Radar İkaz Levhası’’uygulamasına
son verilmiştir)’’.
Ayrıcabazı yerlerde hız sınırını ‘’82 Km’’gösteren
trafik levhasından başka, kuytu bir yere konulmuş ‘’50 Km radar uygulaması’’yazan
levhaya dikkat etmezseniz yahut ta ‘’50’’ile
giderken bir anda ‘’30’’
levhasını görüp hızınızı düşürmezseniz, cezayı yersiniz!
Bir diğer hususta son uygulamaya konulan, tüm resmi – sivil emniyet mensuplarının ve
jandarmanın da bundan böyle trafik ihbar tutanağı tanzim ederek ceza
yazabilmesine yönelik çıkarılmış olan karardır.
Bundan böyle trafikte seyrederken, her an ve her yerde
sürücüleri gözetleyen bir gözün, ama FTM
(Fahrî Trafik Müfettişi), ama Polis, ama Jandarma
olabileceğini düşünmeniz lazım!
Onun için kurallar uyulmak ve sağlıklı kalabilmek için
konulmuştur.
Fren ve ‘’Ticari Araç Teknik
Güvenlik Denetimi’’ (2.)
Alpay Lök * Mak. Y. Müh.
(FRENTEKNİK) DEVAMI.
Bu tür karmaşık düzeneklerin, gelişmiş AB ülkelerinde olduğu gibi, ulusal
olarak düzenlenen, "Yetkilendirilmiş
Akredite Yetkili Servisler"tarafından yapılacak, sökme ve takmalı,
çok detaylı ve ek bir teknik güvenlik denetiminden geçirilmeleri gerekmektedir.
Bu teknik güvenlik denetimi sırasında fren gibi yaşamsal önemi olan sistemlerin
performansının fabrika çıkış değerlerinde olması aranmalıdır.
Bu ihtiyaçtan dolayı Almanya' da otobüsler yılda üç (3), diğer 7. 5 ton üstü ağır taşıtlar bir
(1) ek Ulusal teknik denetimden (SP)
daha geçmektedir. Bu ek ve farklı içerikteki denetimde otobüs ve ağır
taşıtların fren denetimi "fabrika çıkış
değerlerini sağlama"ölçütüne göre denetlenmektedir. Yani otobüs dâhil tüm
ağır taşıtların frenlerinin hizmet süresince "ilk
günkü gibi" olması istenmektedir.
Bakım / Tamir ve Ek Denetimin aynı çatı
altında fakat bu denetim için ayrılmış bir hat üzerinde ve bu denetim için yetkilendirilmiş
farklı uzmanlarla, yetkili servislerde yapılması sağlanabilir. Bu ek “Ticari Araç Teknik Güvenlik Denetimi” ülkemizde BSTB (Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı) tarafından
organize edilebilir. Bu şekilde onaylanmamış tadilatlar önlenebileceği gibi,
tip onayların devamının denetimi ve PGD
(Piyasa Gözetim ve Denetimi) konusunda da destek alınabilir.
Sektörle işbirliği içinde hazırlanacak
ve Türkiye’ ye özgü olacak “Yeni Mevzuat ve ISO / IEC
17020 B veya C” ikilisine göre akredite olacak yetkili servisler veya “Yeni Mevzuat ve ISO / IEC 17020 A” ikilisine göre
akredite olacak bağımsız kuruluşlar yetkili servislerde bu denetim için
ayrılmış bir hat üzerinde gerekli denetimleri yapabilirler.
Öte yandan ağır ticari taşıtların;
- Kullandıkları yedek parçaların
güvenli olduğu,
- Aldıkları yakıtın doğru
olduğu,
- Sigorta ve vergilerinin yatırılmış
olduğu,
- Yıllık muayenesinin yapıldığı,
- Eşdeğer parça ile eşdeğer bakım
yapıldığı,
- Doğru servislerde bakım yapıldığı,
- Sürücülerin gerekli eğitimleri
aldıkları,
- İş güvenliği yasalarına uyulduğu,
- Kışın takmak zorunda oldukları kış
lastiklerinin mevzuata uygun (kaplama
ise tip onaylı)
olduğunun denetimi ve belgelenmesi,
- Tip onaylarını düşürecek onaysız
bir tadilat yapılmaması,
- Ek “Ticari
Araç Teknik Güvenlik Denetimi”nin yapılması veya yaptırılması,
-"Yangın Algılama ve Uyarı",
“Damper Devrilme Uyarı”, "Havalı Kapı kapanma kuvveti"
ve “Güvenlik
Kamerası”gibi karmaşık düzeneklerinin denetimi,
-“Sürdürülebilir
Yola Elverişlilik” gibi hayati konuları MMO (Makina Mühendisleri Odası)
tarafından eğitilip yetkilendirilmiş "Filo Mühendisi" tarafından da
denetlenmelidir.
MMO tarafından eğitilip sertifikalandırılmış ve ilgili bakanlık tarafından
yetkilendirilmiş yaklaşık 3500 Filo
Mühendisinin (300 Araç / Filo Mühendisi
ve Türkiye çapında 1 Milyon Ağır Ticari Araç için) eğitilmesi ile ticari
araçların teknik güvenlik denetimi “Sürdürülebilir Yola
Elverişlilik” sağlanacak şekilde perçinlenmiş olacaktır.
MMO’ nun
yetkilendirilmesinin ardından sektörün ve üniversitelerin eğitimci desteği
vermesiyle 3500 Filo Mühendisi
sayısına üç yıl içinde
ulaşılabilmesi mümkündür. Üç yılın ardından sayıları 500bini bulan minibüslerin de kapsam içine alınmasıyla 1, 5 Milyon ticari taşıt 5000 Filo Mühendisi ile denetim altına
alınmış olur.
http://www.autoparts.com.tr/haber-detay/1228/fren-ve-ticari-arac-teknik-guvenlik-denetimi
MİNDER
ÜZERİNDE ÖLÜMÜNE YOLCULUK!
Hem kendini hem de yoldan geçen yaya ve arabaları
tehlikeye atan genç, şaşkın bakışlara aldırmadı. Adana Seyhan Bulvarı’ nda
hareket halindeki üç tekerlekli motosikletin sepetinde taşıdığı halı, sünger
yastık ve minder gibi ev eşyalarının üzerine oturup yolculuk yapan kişiyi
görenler ‘’Yok
artık’’dedi. Hiçbir güvenlik önlemi almayan kimliği belirsiz kişi,
yoldan geçen sürücülerin tüm uyarılarına karşın yolculuğuna devam etti.
Trafikte tehlikeye davetiye çıkaran bu kişi, cep telefonuyla anbean
görüntülendi.
*Trafik Güvenliği Uzmanı Aşır ALTINÖZ bu görüntüye (-Burası Hindistan
değil, Adana! Adana’ da at arabaları daha da güvenli idi!) yorumunu
getirdi.