Hükümet seçim meydanlarında polise, öğretmene 3600 Ek Gösterge ve Emeklilikte Yaşa
Takılanların kanununu hemen çıkarılması ile ilgili söz vermişti. Bu nedenle
3600 ek gösterge bekleyenlerle, Emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) büyük bir
beklenti içine girdiler.
Yakın zamanda ülkemizde bir genel seçim yapıldı.
Seçim vaatleri havalarda o kadar uçuştu ki ‘’ Ufak atta civcivler yesin’’ diyen
birçok insanımızı görmüşüzdür.
Fakat yine iktidarın sözlerine inanıp ‘’İşte bunda kesin olacak’’ diyenler, iktidara inanarak oy verdiler.
Emeklilikte Yaşa Takılanlar ’la ( EYT),3600 Ek Göstergeyi bekleyenler, meclisteki konuyla ilgili
İyi Parti’nin teklifini reddedilince:
Yine hayallerinin bir başka bahara kaldığını anladılar.
Birçok insanımız ‘’Kaç
bahar, yaz gelip geçecek, kaç mevsim geçecek hükümetin verdiği vaatler bir
türlü gerçekleşmeyecek’’ dediler.
Bu konular kim bilir kaç kere daha gelecek seçimlerin dolgu
malzemesi olarak kullanılacak.
Bu kanunu bekleyenler hükümetin gözünün içine bakarken,
hükümetin yetkilileri ensesini kaşıyarak dağların tepesini süzmekte,
söylenenleri duymazlıktan, görmezlikten gelmektedirler.
Emeklilikte Yaşa Takılanlar
ile 3600 Ek Göstergeyi bekleyenler hükümetin ve ortağının bu kanunları
hemen getireceğine öyle inandılar, öyle kendilerini kaptırdılar ki seçimden
sonra hemen olacak gözü ile baktılar.
Konu ile ilgili İyi Parti’nin verdiği önergeler AKP
tarafından ret, ortağı tarafından ya ret, ya da ret manasına gelen çekimser
oylarla reddedilerek EYT ve 3600 ek göstergeyi bekleyenlerin hayalleri ile
adata dalga geçildi.
Madem yapmayacaktınız, madem ülkemizin durumu buna müsait
değildi, o zaman söz vermeyecek, çalışanlarımızın hayalleriyle
oynamayacaktınız.
Şurası gayet iyi anlaşılıyor ki EYT ve 3600 ek gösterge
masalı bir sonraki seçimlerin en büyük vadi olacaktır. Yalnız halkımız veya
çalışanlarımız yine aynı masalları dinleyip inanacaklar mı, inanmayacaklar mı,
onu yine zaman gösterecek.
Hükümetin ve ortağının bu konudaki verilmiş sözleri
duymazdan görmezden gelmeleri halkımızın birçoğu tarafından ‘’Biz veremeyiz Allah versin’’ der gibi
algılanmaktadır.
En kötü şey insanların umuduyla oynamak, verilen sözleri ne
zaman olacağı belli olmayacak şekilde beklemek, umudu hep sıcak tutup, bir
gösterip, bir geri çekmektir.
Fakat Yalancı çoban misali hep’’ Kurt geldi’’ diye insanları kandırırsan bir de bakmışın kurt
gerçekten gelmiş, koyunlarına büyük zarar vermiş olabilir!!!
‘’Eyvah, vallahi de
billahi de bunda doğru söylüyorum. Kurt
gerçekten geldi’’ der, gırtlağını yırtarcasına bağırırsın, çağırırsın fakat
kimseleri inandıramazsın.
Bundan sonraki seçimlerde de halkımızın büyük bir kısmının
hükümet ve ortağının sözlerine inanmayarak, verdikleri sözleri yerine
getirmedikleri takdirde, oyları da sizelere ‘’Biz veremeyiz Allah versin’’ diyecekleri unutulmamalıdır.