Kırıkkale Makine Kimya ve Endüstrisi Kurumu'nda yetkili Türk
Metal Sendikası'nın 4. olağan genel kurul toplantısı ve yeni şube yönetimi
seçimi, geçen hafta sonu itibariyle yapıldı.
Esasında bu seçim
iki kısımdan ibaret idi. İlki, yeni şube yönetimini seçen delegelerin
seçildiği, 20 Aralık 2018 tarihinde
gerçekleşen seçimdi.
Bir aylık peryotta
hummalı bir çalışma ve oldukça çekişme ve rekabet içerisinde geçen bir seçim
olmuştu. Kırıkkale'deki bütün MKE Kurumlar'ında çalışan işçiler, yönetim
talipliği için delege seçimine giren, beraber çalıştıkları mesai arkadaşları
arasında, kendi nazariyatlarına gerekli tercihlerini yaptılar.
Bu seçimde de göze
çarpan ince ayrıntılar ve gözardı edilemeyecek önemli detaylar da vardı.
Zaman zaman ufak tefek gerginlikler olsa da,
oy vermeye giden adayların, birbirlerine lâtife yaparak kol kola sandığa
gitmeleri, tam örnek teşkil edecek nitelikte güzel görüntülerdi. Her ne kadar
ince bir detay gibi görünse de önemli mesajlar da içeriyordu.
* * *
Öncelikle ilk delege
seçimine baktığımızda, öyle görülüyor ki işçi, emekçi insanlar yeni simalar,
yeni sendika yönetimi arayışındalar. Evet yönetime aday insanlar, çok iyi birer
arkadaş, insan, dost olabilirler. Fakat yöneticilik, idarecilik, sendika
yönetimi daha farklı bir durum. Çalışanlar, muzdarip oldukları hususlara çare
olacak yeni çehreler arayışı içersindeler. Öyle de görüldü ki, tercihleri bu
doğrultuda şekil aldı.
Her seçimin olduğu
gibi, bu seçiminde elbette ki bir kazananları ve bir de kaybedenleri vardı.
KAYBEDEN YÖNETİME GEÇMİŞ OLSUN DİYOR, YENİ SEÇİLEN BAŞKAN VE
YÖNETİMİ KUTLAYARAK, TÜM MKE KURUMUNA VE İŞÇİ EMEKÇİ ÇALIŞANLARA HAYIRLI
OLMASINI TEMENNİ EDİYORUM.
Kaybedenler
analizlerini yapacaklardır muhakkak. Nedenlerini, eksiklerini, işçi
arkadaşların hangi beklentilerine karşı eksik kalındığının, tek tek anoktotları
çıkarılacaktır. Yapmalıdırlar da.
ÇÜNKÜ BAŞARI, HATALAR FARKEDİLİP, DÜZELTİLDİKÇE ELDE EDİLİR.
Bunun yanı sıra,
kazananlar da kendilerince analiz yapmalıdırlar. Çünkü; bu kazanılmış bir zafer midir, yoksa
evvelki yönetimlerden dolayı yeni umutlar arayışı mıdır?
Bu sorularla
seçimin sonuçları analiz edilip, hatalara, problemlere, eksikliklere
eğilinmediği müddetçe, işçi arkadaşlar her seferinde yeni umutlar, yeni çareler
ve yeni çehreler tercihine gireceklerdir. Bu hâl kaçınılmaz bir sonuçtur. Her ne kadar seçilip yönetime gelinse de 4
sene sonra aynı mesai arkadaşlarından oy talebinde bulunacaklardır. İşte o an,
yönetimin çalışmalarının aynası ve zahir görüntüsü ortaya çıkacaktır.
--İşçi ve emekçi insanlar çalıştıkları kurumun her an
özelleşme endişesini yaşamadan, geceleri rahatça endişesizce uyuyabilmek
istiyor.
--İşçive emekçi insanlar enflasyon oranlarında ezilmemek
istiyor.
--İşçi emekçi insanlar, çalıştığı iş ortamlarında yaşadığı
sıkıntılarda kolundan tutan eli, sendikasını görmek istiyor.
--İşçi emekçi
insanlar, zaten eflasyon ve vergi dilimlerinde ezilirken, bir de ağır tehlike
şartlarında çalıştığı emeğinin karşılığını ve skala düzenlemelerinde kayıplar
yaşamamak istiyor.
Kısacası işçi
emekçi insanlar kendisinin hakir görülmeden, önemsendiğini, değer verildiğini
görmek istiyor. Türk Silahlı
Kuvvetlerimiz Afrin'e girdiğinde, MKE çalışanları, hafta içi ve hafta sonu,
ücretlerinden feragat ederek fazla mesai yaparak örnek bir milliyetçilik
sergilemişlerdi. Hiç bir maddî beklentisi olmayan işçilerin, tek beklentileri
hak ettikleri saygıyı görmek, bekledikleri değeri bilmektir sadece.
"EMEK EN YÜCE
DEĞERDİR!"
EMEK VEREN DE BU
YÜCELİĞİN. TİMSALLERİDİR.