Bir Bayram da Böyle Geçti!
Son 10 yılda motorlu araç sayısındaki % 61' lik artışa
rağmen, aynı dönemdeki bayram tatillerinde meydana gelen trafik kazalarında,
ortalama bir güne düsen can kaybı 20’ den, 10’ a indi.
Anadolu Ajansı ve DHA’ dan
* (10. 06. 2019 - Pazartesi)

İçişleri Bakanlığı Ramazan Bayramı' nda vatandaşların
huzur ve güven içinde seyahat etmeleri için, karayollarındaki kara noktalarında
can kayıplarını önlemek ve trafik akışını sağlamak amacıyla çeşitli önlem
ve denetimler gerçekleştirdi.
Bakanlığın açıklamasında
belirlediği; 31 Mayıs - 10 Haziran' daki
11 günlük sürede, trafiğin
yoğunlaşacağı merkezler başta olmak üzere ülke genelindeki güzergâhlarda yaklaşık
185 bin trafik personeli ile 24 saat esasına göre önlemler aldı.

Ayrıca, çocukların aileleri
üzerindeki yaptırım etkisi kullanılarak "Bu
Bayram Ben de Trafik Polisiyim: Hatalı Sürücüye Kırmızı Düdük" ve "Dikkat Sizden Karne Bizden"
kampanyaları ile farkındalık oluşturulmaya çalışıldı.
1 - 9 Haziran' daki 9
günlük Ramazan Bayramı tatilinde meydana gelen 73 ölümlü trafik kazasında 86
can kaybı oldu.
Son 10 yılda motorlu araç sayısındaki % 61' lik artış ve trafik yüküne rağmen, aynı dönem bayram
tatillerinde bir güne düşen can kaybı 20
düzeyindeyken, bu bayramdaki sayı % 51, 5
azalarak 10 düzeyine indi. Geçen yıl
ile mukayese edildiğinde ise % 48, 3 azalış oldu.
Tespit edilen ve tedbir
alınan 18 ildeki 20 kaza kara noktasında, sadece yayaya çarpma
seklinde bir ölümlü trafik kazası oldu. Şehirlerarası yolcu taşımacılığı
yapan otobüslerin olduğu ölümlü trafik kazası ise meydana gelmedi. Olan kazalarında
çoğu yerleşim yerleri dışında.
Bayram tatilindeki
ölümlü trafik kazaları analiz edildiğinde, kazaların % 27, 4’ ü yerleşim yeri içinde (20), % 72, 6’ sı yerleştim yeri dışında (53), ölümlerin % 26, 7’ si yerleştim yeri içinde (23) ve % 73, 3’ ü ise yerleştim
yeri dışında (63) oldu.
Kazaların % 91, 8’ i açık (67), % 5, 5’ i yağmurlu
(4), % 2, 7’ si bulutlu (2)
havada, ölümlerin % 91, 9’ u acık (79), % 4, 7’ si yağmurlu (4)
ve % 3, 5’ i bulutlu (3) havada yaşandı.
Kazaların % 94, 5’ i kuru (69), % 5, 5’ i ıslak / nemli (4) yolda, ölümlerin % 95, 3’
ü kuru (82), % 4, 7’ si ıslak / nemli (4) yolda
meydana geldi. Kazaların % 66' sı
gündüz oldu
Tatildeki kazaların % 65, 8’ i gündüz (48), % 30, 1’ i gece (22), % 4, 1’ i alaca karanlıkta (3),
ölümlerin % 67, 4' ü gündüz (58), % 27, 9’ u gece (24) ve % 4, 7’ si alaca karanlıkta (4) oldu.
Kazaların % 41, 1’ i yoldan çıkma (30), % 13, 7’ si devrilme / savrulma
/ takla (10), % 12, 3’ ü karşılıklı
çarpışma (9), % 12, 3’ ü yayaya çarpma (9),
% 9, 6’ sı yandan çarpma (7), % 8, 2’ si arkadan çarpma (6),
% 1, 4’ ü engel / cisim ile çarpışma (1), % 1, 4’ ü duran araca çarpma (1)
şeklinde kayıtlara geçti.
Ölümlerin ise % 36’ sı yoldan çıkma (31), % 15, 1’ i devrilme / savrulma
/ takla (13), % 11, 6’ sı karşılıklı
çarpışma (10), % 11, 6’ sı yayaya çarpma (10),
% 11, 6’ sı yandan çarpma (10),
% 11, 6’ sı arkadan çarpma (10), % 1, 2’ si engel / cisim
ile çarpışma (1) ve % 1, 2’ si duran araca çarpma (1) neticesinde meydana geldi.
Oktay KIRLANGIÇ * Fahrî Trafik Müfettişi
(TFTM ve KTYG İl Temsilcisi) 
Bakanlığın açıklamış olduğu
yukarıdaki istatistiki bilgilerden sonra, dokuz günlük bayram tatili (31 Mayıs - Cuma) günü mesai bitimden (10 Haziran - Pazartesi) mesai başlangıcına olan tatil sürecine
yönelik değerlendirme bakıldığında, vatandaşların memleketlerine yahut ta tatil
yörelerine gittikleri görülmektedir.
Özellikle Marmara ve Ege
bölgelerinde tatilciler yollarda yoğunluğa neden olurken, alınan tüm önlemlere
ve yapılan tüm uyarılara karşın çok sayıda kaza meydana geldi. Yurdun çeşitli
yerlerinde meydana gelen bu kazalarda genel toplamda 86 kişi öldü!
Bu rakamlar olay yeri tespit tutanağında belirtilen
değerler olup, olay anından sonrası safha yolda – hastanede ve taburcu olup evinde ölenler dâhil değildir! Bunların
genel ortalaması ile gerçekleşen sayı ise, olay yerinin iki katına çıkmaktadır! ‘’İnsanın yedeği yoktur!’’
Kazalarda yaralananların
ortalama % 15’ inde ömür boyu kalıcı
rahatsızlık oluşmakta ve bu durum ailelerde psikolojik sorunlara sebebiyet
vermektedir.
Aynı şekilde bir kazanın iş
saati yani zaman kaybı açısından değerlendirilmesindeki iş gücü kaybını milyon
saat olarak belirlersek, hiçte abartmamış oluruz!
Meydana gelen kazalardaki
maddi kayıpların toplamı, milli servet ziyanıdır. Bunun tam ve net olarak
boyutunun hesaplanması ise söz konusu değildir!
Kuruluşları itibariyle otuz
seneye dayanmış olan ‘’Sürücü Kursları’’
nda yeterli eğitimin verilememiş olması ve bunun sonucu bilgisiz – tecrübesizliğin bedeli, her gün
karayollarımızda oluşan onlarca kaza sonucunu hazırlamaktadır!
Bundan daha öncesi olması
gereken, Anaokullarından itibaren başlayıp, tüm eğitim süresince ‘’Trafik Bilgisi ve Adabı’’ nın keyfî
değil, mecburî ders olarak okutulması gerekir! Bu konuda da STK olarak ilgili kuruluşlarla
istişareli olunması ve Milli Eğitimin (adı tartışılır!) herşeyi tekelinde
bulundurmasından vazgeçmesi gerekir!
Yine bu konuyla bağlantılı
olarak, bugün Tanzanya gibi bir
Afrika ülkesinde bile ‘’Trafik
Enstitüsü’’ ve Avrupa
ülkelerinde ‘’Trafik Mühendisi’’
varken, bizde mazisi otuz seneye dayanan YÖK’
ün bu konulara eğilmemesinin değerlendirmesini yüce kamuoyunun takdirine
bırakmak gerekir!
Keza kırk senelik bilinen
malûm teröre kurban verdiğimiz canların toplam sayısını, adına ‘’Trafik Kazası’’ dediğimiz ama
gerçekteki ‘’TRAFİK TERÖRÜ’’ ne her 3 – 4 yıllık toplamda vermekteyiz!
Çok değil daha birkaç sene
önce Soma’ daki maden faciasında
kaybettiğimiz canların toplamını, bugün biz ortalama her hafta kan gölüne dönen
karayollarımızda feda etmekteyiz!
Bu konularda tarafsız ve
bağımsız bir STK olarak on yıldan
fazladır hizmet vermeye çırpınan KTYG
‘’Karayolu Trafik – Yol Güvenliği Derneği’’ nin çabalarına müspet bir
yaklaşım sağlanmamakta, çözüm öneri taleplerine cevap dahi verilmemektedir!
KTYG’ nin bu konudaki yazısı 15
Mayıstaki 49. sayımızda da
yayımlanmış olan, Cumhurbaşkanı (Aynı zamanda AKP Genel Başkanı) ve tüm siyasi partilerin genel başkanlarına
gönderdiği görüşme önerisine, sadece Meral
AKŞENER Hanımefendi randevu verip görüşmesi yapılmış olup, diğer hiçbirisinden
cevap dahi alınmamıştır!
Bürokrasideki bencil
yapıdan kaynaklanan uygulamaya bağlı olarak STK’ yla bilgi paslaşmasının yapılmaması sonucu, işte bugün
karşımıza katliam gibi kazalar olarak çıkıyor! Bu konulardaki müracaat ve
talepler de boşta kalıyor!
Yıllardır yapılan ‘’Trafik Güvenliği Sempozyumları’’ nın
tabir caizse havanda su dövmekten öteye gidemediği ve adeta birbirini ağırlama
şovuna dönüşen açılış ve kapanışlar arası yapılan oturumlarda, bilhassa ilgili
müessese yetkililerinin olmadığı gözlenmektedir!
Böyle göstermelik
programlarla bir yere varılamayacağı, bunca yıldır yaşanan gerçeklerle
ispatlanmaktadır! Bu durumların düzelmesi yönünde fikir beyanlarına kulak
tıkanmaktadır! Hâl böyle olunca da, karayollarımızdaki adına kaza denilen
katliamların sonu gelmemektedir!
Bu durumdan dolayı günlük
ortalama bir düzüne, yollarda telef olan canların kanlarının vebali kimlerin
omuzlarındadır sizce?... … 
( NOT: Bu 52. sayı ile haftalık kesintisiz bir yılı tamamlamış olmanın gururuyla, tüm okuyucularımıza teşviklerinden
dolayı teşekkürlerimi sunarım. Yaz
tatili münasebetiyle önümüzdeki haftadan itibaren, sayfamıza ara vereceğimizi bildirir, cümlenize ‘’İYİ’’, kazasız, belasız ve hayırlı günler dilerim. O.
K. )