Yahşihan’da İlçe Milli Eğitim
Müdürü olarak çalıştığım yıllardı. Öğle istirahati başlamış odamda yalnız
başıma dinleniyordum. Faks olarak kullandığımız direk telefon uzun uzun çalmaya
başlamıştı.
Avizeyi kaldırdığımda:
-
Ben Kırıkkale Valisi B… Ç… Müdür Bey biliyorsun
sendikalar ortak olarak greve gittiler gözlerinin yaşına bakmayacak, kanunun
verdiği yetkilerini kullanarak greve katılan tüm personele gerekli cezaları
vereceksin.
Bugüne kadar bir valinin sekreteri
olmadan, bir ilçe müdürünü aradığı görülmemişti. Şüphelendim fakat kendisinin
sesinide tanıdığımdan:
-
Buyurun Sayın Valim. Ben ilçe millî Eğitim
Müdürü İsmail Dursun Kuzucu.
-
Memur sendikaları ortak eylem yapacaklarmış. Memur
arkadaşların yaptıkları eylemler tamimiyle yasa dışıdır.
-
Evet efendim.
-
Bu konuda ihmali olan idarecilerimiz hakkındada
işlem yapılacaktır.
-
Emirleriniz yerine getirilecektir. Efendim.
Telefonukapattıktan sonra diğer
ilçeleride arayarak,gerçekten arayan Vali Bey mi, yoksa birileri bizimle
dalgamı geçti diye teyit için aramıştım. Sonrada aynı şekilde diğer ilçeleride aradığını
teyit etmiştim.
Daha sonra düşündüğümde tüm sendikaların
ortak eylemi olduğu için o gün işe gelmeyenlere ceza vermeme ile ilgili
düşünmeye başladım. Çünkü tüm sendikalarmemurların yasal haklarının düzelmesi
için birleşmişlerdi. Benim onlara ceza vermemin yanlış olacağını düşünmüştüm.
İlçemizde görev yapan sendikaların ilçe temsilcilerini çağırarak Vali Bey’in
talimatlarını aktardıktan sonra savunmalarını istediğimde herkes haklı bir
mazeret yazarsa ceza vermeyeceğimi söylemiştim.
Önce kendi fikirlerime yakın
olduğunu düşündüğüm sendikanın temsilcisine greve giden öğretmen arkadaşlar
haklı nedenler yazarlarsa ceza vermeyeceğimisöylediğimde ilçe temsilcisi çok
sevinmişti. Daha sonra hükümete yakın diğer sendika yetkililerine de aynısını
söylemiştim. Onlarda çok sevindiklerini söyleyerek teşekkür etmişlerdi.
Daha sonra Eğitim Sen Temsilcisi
Bekir Hoca’yı çağırarak aynı sözleri söylemiştim.
-
Hocam sizler tüm sendikalar birleşerek biz
memurların sosyal, ekonomik haklarımızın iyileşmesi için greve gittiniz. Bende
sizlere ceza vermeyerek destek olmak istiyorum. Greve katılmadık diyerek başka
haklı sebepler yazarsanız sizlere ceza vermeyeceğim.
Sendika temsilcisi Bekir Hoca
gayet kendinden emin, yaptığı eylemde yanlış bir şey yapmadıklarını, yaptıkları
eylemi kanun ve yönetmenlikten aldığını söyleyerek:
-
Müdürüm bizim yaptığımız eyleme bir işveren
olarak ancak bu kadar destek olunur. Sendika olarak size teşekkür ederim. Bizim
ceza alıp almadığımızdan daha önemli olan tüm arkadaşlarımızın daha güzel
ortamlarda yaşamaları için biz bu greve katıldık. Sayın müdürüm siz diğer
sendikalara verdiğiniz sözü yerine getirebilirsiniz. Bizim bu konuda bir
itirazımız olmaz. Yalnız bizim sendikanın üyelerine kanunun uygun gördüğü cezayı
verirseniz size gücenip, kırılmayız.
Kızaran, bozaran bir şey söyleyemeyen
ben olmuştum.
Karşımda zayıf,çelimsiz ufacık
boyu ile kocaman bir dev duruyordu. Söylediklerinin hepsi doğruydu. Greve
gitsende ceza almayarak işin içinden sıvışmayla, kime ve neye faydaolacağını Bekir
Hoca’nın itirazıyla bende anlamıştım.
Aynen sendika ilçe temsilcilerine
dediğim gibi Bekir Hoca’nın sendikası hariç diğerlerine 657 ye göre
savunmalarını alıp ceza vermedim. Bekir Hoca ve diğer arkadaşlarına uygun cezalar
verdim. Daha sonra Bekir ve arkadaşları da idare mahkemesi yolu ile cezaları
kalkmıştı.
Bu olay sonraki yıllarda Bekir
Hoca’nın yiğitliği, yürekliliği ve doğruluğu tüm çalışmalarımda bana örnek
olmuştu.
Sendikacılık yapacaksan Bekir Hoca
gibi yiğitçe mertçe yapacaksın. Korkarsan ancak hükümetlerin ekmeğine yağ
sürersin. O zamanda ne hak alırsın ne de üyelerine hak ve menfaat sağlarsın.
Yapılan korkak sendikacılıkla aylar yıllar geçer patronlar şişmanlayıp enseleri
kalınlaşırken, sen ancak bıyığını sıvazlayıp, saçlarını karıştırırsın. Veresiye
veren esnafın resmine benzersin.
Bekir Hocanın yaptığı bu yiğitçe
davranış doğruluğun en büyük erdem olduğunu beli kırılamaz, bileği bükülemez
bir yiğitlik olduğunu bizlere anlatmış oldu.
Not: Bu hatıra yazısını yazıp gazeteye vereceğim gün Bekir
Hoca’nın öldüğünü duydum. Beş veya altı yıl olmuş rahmetli olalı. Allah rahmet
eylesin. Dinimizin temeli doğruluktur. Allah’ım seni doğruluğun için rahmetiyle
mükâfatlandırsın, Koca Yürekli Adam