Tarih bilmeyen, tarih
şuuru olmayan insanların devlet yönetemeyeceği, hasbelkader yöneticilik
makamına gelmişlerse de ülkeyi zelil edeceklerini daha önceki yazılarımda belirtmişimdir. Tarih
bilinci bize bağımsız olma, bağımsız yaşama şuuru vermesi gerekirken bazılarına
aynı duyguları hissettirmediğini biliyorum.
Son dönemlerde
ülkemizde sanki Cumhuriyete, Atatürk’e, bayrağa, Türklüğe karşı kasıtlı bir tavır
olduğunu, en azından milli mücadeleye düşman kişilere iltifat edildiğini
görüyoruz.
Birileri çıkıyor “Keşke
Kurtuluş Savaşını Yunanlılar kazansaydı” diyor. Arkasından devlet ricali elini
öpmek için sıraya giriyor.
Tamam anladık, milli
mücadele düşmanısınız. Cumhuriyet düşmanısınız. Hatta “milli mücadele diye bir
savaş yok”, “Sakarya’da, Büyük Taarruz’da kaybedilenler şehit de değil”
diyebiliyorsunuz da, bu şehit torunları size niye ses çıkarmıyor onu anlayamıyorum.
Hükümet tarafından
desteklenen bazı gazetecilere bakıyoruz. Bayrağımızın adı ile kimisi devletin
adıyla uğraşır.
Çıkıp bir bakan
İstanbul’un fethine “işgal” diyebiliyor. Arkasından “dil sürçmesi” dese bile
dil beynin kabul etmediği bir konu da sürçmez diye düşünüyorum. Cumhuriyet
tarihine düşmansınız Fatih’e işgalci diyorsunuz O halde siz sadece Vahideddin
Osmanlısına mı sahip çıkıyorsunuz?” diye sormak gerekiyor.
Sonra çıkıyor bir din
adamı hiç üstüne elzem olmadığı halde “Türkçülük bölücülüktür, haramdır” diyor.
Devletin televizyonunda
“19 Mayıs Cumhuriyet Bayramı Kutlu Olsun” afişi yayında yer alır. Mustafa Kemal
Atatürk’ün mili mücadeleyi başlatmak için Anadolu’ya çıktığı günün Cumhuriyet
Bayramı ile karıştırılıyor olmasında kasıt mı var, şuursuzluk mu var öğrenmemiz
gerekiyor.
Şimdi sadece anlamak
için soruyorum. Acaba bunlar tesadüf mü, bir planın basamakları mı, kasıtlı mı
yapılıyor.
Özellikle son
dönemlerde cumhuriyet tarihine düşmanlık yapan bir kitle var. Bu kitle genç
kuşaklarımızı cumhuriyet, millet, bayrak düşmanı olarak yetiştirmeye çalışmasa
bile bu kutsal mefhumlara daha duyarsız hale getirmeye çalışmaktadırlar.
Bu durum bugün bize
şunu gösteriyor ki, Allah göstermesin memlekette bir fiili işgalle karşı karşıya
gelsek, Atatürk’e küfredenler, iftira atanlar, Türkçülere saldıranlar kesinlikle
işgalcileri çiçekle karşılayacaklarından eminim.
Çünkü ibret alınmadığı
için tarih tekerrür etmek mecburiyetinde. İstanbul’un itilaf güçleri tarafından
işgalinde, Anadolu’nun Yunanlılar tarafından işgal edildiği sırada nasıl bazı
soysuzlar işgal güçlerini alkışladılar, onlara yardım ve yataklık ettilerse
bugünde aynı olayların cerayan edeceğini düşünüyorum.
Tarihinden, kökünden,
manevi duygularından uzaklaştırılacak gençlerin kolayca mankurtlaştıklarını
tarih bize göstermektedir.