Geçen hafta (24 Haziran – Çarşamba) günü yine bu sütunlardan
yayımlanan ‘’Motorlu Magandalar!’’ başlıklı yazıma okuyucuların göndermiş
olduğu yorumları bu defa köşemize almış bulunuyorum!
O yazımın özüyle ilgili olarak şu ana kadar en ufak bir
çalışmayı gözlemleyememiş olup, okuyucularımızdan da konuyla örtüşür
mahiyetteki ve iki ayı geçmiş olan şikâyetlerin bilgisi de ulaşınca, işte bu
yazının şehrin yetkililerine tekraren iletilmesi zarureti hâsıl oldu!
Bizim
zamanımızın yetişme tarzı ve bildiğimiz, şehrin idare makamının bir Basın
Bürosu olur. Burası o şehrin günlük medya yayımlarından değerlendirme yapmak
suretiyle, konuları doğrultusunda müspet veya menfi yönleriyle ilgili olarak gerekli
birimleri bilgilendirir.
İşte önceki
hafta yazmış olduğumuz ‘’Motorlu Magandalar!’’ yazımızın da, bu şehrin sükûn ve
huzurunda etken rol oynayan taraflarından, usulü kaidesince bahsedip, şayet
bilmiyorlarsa diye ilgili ve yetkililerimizin dikkatine sunmuştum!
Bu yazımıza maalesef hiçbir resmi birimden dönüş olmayıp,
gelen okuyucu yorumlarını aynen sütunumuza taşıyor ve toplumun diğer
fertlerinin de bilgilenmesine sunuyorum!
*
Mehmet Kalkan – 26 – 06 - 2020 – 15, 01.
O şekilde araba sürenler, genellikle babasının arabasını
sürerler!
Sadettin Işıkten – 27 – 06- 2020 – 01, 58.
Ya buna nedersin amca. Mühimmat fabrikasının önündeki yaya
yolu gerek emniyeti arayarak gerek zabıtaya giderek bizzat şikâyette bulundum.
Adamlar çıkıp ta bu vatandaşları mağdur eden şahıslara bakmıyorlar bile. Bu
yoldan gelip geçerken Allah’ım sen sabrıma aklıma mukayyet ol diye.Bizde şu
varki haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır.Ordan bi dünya bayan gelip
geçiyor ister istemez birbirine sürtünüyor ve bayanların yüzünden
okunuyor.Ordaki geçerken temasın etkisi buna ne zabıta nede trafik bişi
demiyor. Seyyar satıcı ama ensesi kalın galiba.😀😀
Ha yanındaki seyyar kokoreççiyi demiyorum daha. Tezgâhın altına giren lağım
farelerini. Akşam oldu mu senin iki tekerlekli magandalarda orda zaten.
Koyuyorlar çıkarıyorlar karşısında evde oturan ailelere bakarak etmedikleri
küfür kalmıyor. Trafik ve zabıta görevlilerini belediye görevlilerini göreve
davet ediyorum.
Şimdi de izninizle Facebook sayfamdan yayımlanan yazımın
devamına gönderilen yorumlardan bazılarını bilgilerinize sunmak istiyorum:
* )S. IŞIKTEN: Valla amca zabıta bizzat gördü resimleri, açıp
telefonumdan gösterdim. Tamam, gideceğiz oraya dedi. Tam 2 aydır ne gelen ne
giden var! 112 yi arayarak polislerede şikâyette bulundum.2 aydır onlardan da
ne gelen ne giden oldu!
* ) Vatandaş olarak kendimiz müdahale edince, Savcı –
Hâkim;‘’Sen Kimsin? Bu ülkenin polisi var, zabıtası var!’’ diye bize kayıyor!
Madem hak hukuk var, niye uygulanmıyor?
* ) Sözde yaya yolu var! Kullanamadıktan sonra ondan sonrada
diğer ilde yaşayanlar dalga geçiyor Kırıkkale halkıyla! Ününüz ta buralara
kadar geldi diye. Kaldırımda değil de yolda yürüyen tek millet nam salmışız tüm
Türkiye ye. Buda bi Kırıkkaleli olarak şahsımı derinden üzmektedir. Kaldırım
var da rahat yürünebilecek Kırıkkale halkı yürümüyorsa, o da Kırıkkale halkının
ayıbıdır.
* ) Açsın bi dükkân, devletten vergi kaçırmasınlar. Sorsan
hepsi vatanseverdir! Vatanını seviyorsan niye vergi kaçırıyon, seyyar kaçak
göçek!
*
Sayın M. KALKAN ve S. IŞIKTEN adlı yorum yollayan kıymetli
okuyucularım:
Gerek burada gazeteye yapmış olduğunuz yorumunuz ve gerekse
facebook sayfamda yazımın devamına yollanan yorumların ortak paydası, maalesef
ve ne yazık ki, birtakım sorumlu görevlilerin görevlerini layıkıyla
yapmadıkları yahut ta suiistimal ettiklerini göstermektedir!
Gösterdiğinizi belirttiğiniz ve göndermiş olduğunuz, ilgili
yerlere ait resimlerin tamamında da konum itibariyle suç unsurları mevcut olup,
cezai müeyyideleri söz konusudur. Bu hem Trafik açısından ve hem de Belediye
Zabıtasına yönelik yapılması gereken bir görevdir!
Üstelik bu şikâyetlerinizin,(112) ihbar hattı kayıtlarında
bulunması da yine ayrıca sizin lehinize olan bir durumdur.
Şikâyetinizinresmi müracaat makamının size (S: IŞIKTEN)
vermiş olduğu cevap, doğru ve yerinde bir söz olup, onun karşıtında bir söz
söylenmez! Şikâyet makamında daha öncesinde (112) marifetiyle bu konuyu gündeme
getirdiğinizi belirtmeniz gerekirdi diye düşünüyorum.
Çünkü(112) kayıtlı bir ihbar bilgisine yönelik öyle veya
böyle bir şekilde sonucun alınması icap eder. Dolayısıyla da sizin olaya
karışmanıza gerek kalmaması icap ederdi!
Ancak; bir rahatsızlık, bir şikâyet gerekli ve ilgili
makamlara gerektiği şekilde intikal ettirildiği halde ve üzerinden de koskoca
iki ay gibi bir zaman geçmesine rağmen hala bir çözüme ve sonuca ulaşamıyorsa,
işte orada bir arıza var demektir!
Bu yazımızın da yayımını müteakiben yine konunun takipçisi
olunacağının bilinmesini ifade etmek isterim.
‘’Motorlu Magandalar’’ ile ilgili olarak yapılması
gerekenler hakkında burada tekraren ayrı bir paragraf açmak istemiyorum. Zira
bunlara karşı yapılması gerekenler için içimdeki güven ve inancı kaybetmek
istemiyorum!