Gün geçmiyor ki vatandaşın bir
şeylerden şikâyeti olmasın! Ve işin
garibi de bu şikâyetlerini ilgili makam ve mercilere iletmiş olmalarına rağmen, ne yazık ki çözümlenmemiş olması!
İşte
bunlardan birisi de önceki gün facebook sayfamdan intikal etti! Konusu bu şehirde yaşayan ve hemen
herkesin muzdarip olduğu şu meşhur gürültü kirliliği. Yani daha doğrusu sokaklardaki arabalı satıcıların megafon
sesleri!
Konuya burada başlamışken hemen şunu
bilhassa ve peşinen belirteyim.
Hiçbir surette, hiçbir şekilde ve
kesinlikle, hiçbir kimsenin hele ki
helal kazancına karşı bir durum ve düşünce asla söz konusu değildir!
Tabii bunu böyle belirtirken de yine
aynı şart ve şekilde rahatsız edilinmesi söz konusu değildir! Tüm bunların hepsi karşılıklı hak – hukuk çerçevesinde ve demokratik
ilişkiler içerisinde iyi niyet ilişkileriyle yürütülmesi gereken hususlardır.
Bir zamanlar şu sokak
– ev düğünlerinde, evin önüne
kurulan ya da sokağı kapatarak yapılan düğünlerde müzisyenlerin, anfinin ayarını sonuna kadar açarak, adeta şehire konser verir gibi
çıkardıkları gürültüler vardı. Şükür
kurtulduk onlardan.
Evet, şimdide gelelim gelen mesaja. Kırıkkale Sanayi Mah. Şehîd Bedri ŞAHİN
Sokağı sakinleri adına geliyor şikâyet!
Hemen belirteyim ki bu şikâyet
her ne kadar ilgili yerden geliyor ise de,
şehrin her mahallesi ve sokağı için bu gerçek geçerlidir!
Adeta diyor vatandaş, sanki sözleşmişlercesine onar, yirmişer dakika arayla akşama kadar
biri geçiyor arkasından öbürü geliyor!
Hepsinin hoparlörü de en son ayardan! Evin
içerisinde ses adeta yankılanıyor!
Patates – soğan… Samırsakcı… Overlokcu – Kilimci… Hurdacı… Sucu… Bulgurcu… VS. İşte böyle bir
curcuna anlayacağınız! Yani her ne
ararsan, bi eksiksiz bu anonslarda
var!
Vatandaş
çıkıp ta müdahale edince kavga hazır! Ondan
sonra al başına belayı! Adamlar
adeta patlamaya hazır bomba! Dedik
ya ekmek kavgası işte!
Bu şikâyet bana daha önce yazdığım iki
yazımı hatırlattı; ‘’Motorlu Magandalar!’’ ; (24 Haziran – http://kalehaber.net/yazar-3836-motorlumagandalar!
(133.).html) Linkiyle ve Trafikle
ilgili bir yazımı. Diğeri ise öbür okuyucumun
mesaj ve resimleriyle bildirdiği; ‘’Vatandaşın Çözülmeyen Şikâyeti!’’ ; (08 Temmuz - http://
kalehaber.net/yazar-3862-vatandasin cozulmeyensik%C3%82yeti!(135.).html) Linkiyle Bahçeliveler
Mah. Ahıllı Yolundaki AVM’ lerin karşısındaki olumsuzlukları anlatan yazımı
hatırıma getirmiş oldu!
Önce
hatırıma gelen şu ‘’Motorlu Magandalar’’ ile
ilgili o günden bu güne bişey yapıldı mı derseniz, ne gereği var ki yani. Gençlerin
keyfini bozmaya gerek var mı sizce ha?
On beş on altı yaşındaki zibidiler,
altlarında motosikletler!
Ne plaka var, ne kask var ve nede herhangi bir koruma materyali! Sokaklarda adeta fink atıyor, motoru arka teker üzerinde şaha
kaldırıyor gidiyorlar! Bazen de üçü
beşi biraraya geliyor ve adeta
sokaklarda terör estiriyor, egzoz
patlatıyorlar! Var ise eğer plakası, onunda üzerine bir toz bezi parçası
sallıyorlar ki plakası alınıp ta ceza yazılamasın!
Büyük yarış motorları ise ayrı bir âlem! Şehir merkezinde günün 24 saati kafa ütülemekten geri
kalmıyorlar! Hiç gereği yokken
biranda tam gaz vererek ortalığı ayağa kaldırıyorlar! Haa, bak bunlar
plakalılar. Yalnız bu uyanıklarda ya
plakayı ortadan büküyor, arka
çamurluğun altına saklıyorlar! Ya da
bunlarda küçük motorlarınki gibi plakanın üstüne bir bez sallıyorlar!
Gelelim şimdi hatırladığım ikinci şikâyete. Burası Ardiyeciler Sitesinin
Bahçelievler Mahalle köprüsünü geçince, Ahıllı
Caddesi üzerindeki AVM’ lerin karşı
kısmındaki MKE’ nin boş arazisi
kenarında bulunan yer oluyor!
Burasıyla
ilgili şikâyeti bildiren okuyucumuzu ismiyle de bildirerek, kendisinin yapmış olduğu resmi şikâyetlere de değinerek yazmış
olduğumuz o zamanki yazımızdan, bu
güne kadar maalesef ve ne yazık ki hiçbir müspet sonucun çıkmadığını da, burada üzülerek ifade etmek isterim! İşte yazı başlığımızın özü de, bunu ifade etmektedir!
Bildiğim kadarıyla belli resmi
kurumların bünyesinde birer de Basınla ilgili birimleri olur. Bu birimlerin
görevi kendi kurumlarıyla ilgili konulardan basına yansıyanları günlük dosya
halinde makama arz eder.
Aceba diyorum bu bizim defalarca
gündeme getirip yazıp – çizip,
dikkat çekip, düzeltilmesini yahut
çözümlenmesini bildirmiş olduğumuz hususları, bu ilgili makamların yetkilileri okumuyorlar mı? Bunların içerisinde Belediyeyi olsun, Valiliği olsun, ne bileyim herhangi bir başka makamı olsun ilgilendirenlerden hiç
birisinden de mi bir olumlu çözüm çıkmaz!
Doğrusu merak ediyorum!
Yapılan ihbar veya şikâyeti usulü
kaidesince kaleme alıp, gereğinin
yapılmasıyla ilgili olarak intikal ettiriyoruz. Ondan sonrada bekliyoruz ki,
o sorun çözülsün. Tabii ki her şeyin
bir planı, bir programı, bir sırası olur, amenna. Ama bir
problemde öyle aylarca çözümsüz beklemez herhalde!
Geçmişten
süregelen konularla ilgili yazıların kendilerini mükerrer baskı olmasın diye
yalnız yazı başlıklarıyla tarihlerini ve LİNK
adreslerini verdim! Bilmeyen, anlamayan yahut okumayanlar, oradan detay ayrıntılarını
okuyabilirler!
İlgilileri
de eğer bu saatten sonra bilgilenip ilgilenecek olursa şayet, oradan gerekli açıklamaları ve
okuyucu yorumlarına ulaşabilirler! O
şikâyet ve ihbarı yapanların,
yarınlarda eğer başları bir belaya girerse,
bunun sorumluluğunun da,
zamanında gereken çözümü sağlamadıklarından dolayı, vebalinin kendilerinde olduğunu bilmelerini istedim! Anadolu daki bir deyimle de yazıyı
sonlandırmış olayım. ‘’Elçiye zeval
olmazmış derler!’’