“ O bir işin olmasını istediği zaman, ona sadece ” Ol “ der,o hemen oluverir”
(Mümin Süresi Ayet 68)
Öyle de oluverdi…
Yanan yüreğime, sızlayan kalbime, hasretle tüten özlemimdi
oluveren…
2002 yılında gittiğim Hac yolculuğundan beri burnumda buram
buram tüten sevdamdı “O”.
Pandemi süreci başlayınca kapanmasının üzüntüsü ile yanan
yüreğimin sızısıydı “O”. Onun adı Aşktı, Onun adı sevdaydı, Onun adı Kabe’ydi.
Onun adı Mekke’ydi. Onun adı Beytullah’tı. Peygamber ülkesinde onun
coğrafyasında onun döneminde yaşamaktı “O”zihinde canlandırmaktı her şeyi
.Muhacirlerle birlikte Medine’ye yolculuk etmekti. Yılda bir kere belirlenmiş
bir zamanda belirlenmiş bir mekanda herşeyinden sıyrılıp huzurda olmak tüm
yaratılmışlarla birlikte Allah’a doğru hareket etmek,imanın harekete geçmiş
haliydi,Hac idi “O”
Tevhidi burada yaşayıp varlık felsefemizi görüp Allah’a
yükselmekti. Allah‘ın halifesi insan olarak dünyevi düşüncelerden sıyrılıp
özünü bulmaktı,hayat döngüsünde unuttuğumuz
özümüzdü “O”.Allah‘ın meleklerinin secde ettiği özümüz…
Vahyin yağdığı bu
mekanda Rasulün izini ararken kızgın taşlara bakıp taşların ve tüm
yaratılmışların aşkını görmekti. Mikat’te
tüm etiketlerden soyunmak “ben” olmak,her şeyden beri olmak, renk/ şekil
/biçim /makam/millet ve ırktan soyunmak adeta kefenini giyinmekti .Allah’a
yönelmek ,insan olmak, özel bir zaman ve özel bir mekanda vücud-u mutlakı
bulmak “dönüş ancak onadır “ ı yaşamaktı.Hamd’in O’na ait olduğunu zikretmekti .
Sabah namazımda dilimden düşmeyen Lebbeyk’ti “O”. Buyur Ya
Rabbi, Emret Ya Rabbi davetimin cevabıydı “O”.
2021 yılı Şubat ayında Umre için ailece niyetlendik. Bir
kardeşimize rica ettik.
O ise;
-Lebbeyk deyin, Oranın sahibi var, O çağırsın, gerisi kolay
.dedi
Dediği de oldu. 2021 yılı Hac Mevsiminde dünyadan Mekke’ye
giden tek davetli misafir biz idik. Eşim ve iki oğlumla vizelerimiz çıktı,
uçuşların yasak olmasına rağmen uçak biletlerimiz alındı. 300 kişilik uçakta
hepsi Suud vatandaşı olmasına rağmen 20 kişi vardı ve onların içinde
Türkiye’den tek dört kişi biz vardık. Uçağa binene kadar o kadar çok
heycanlıydık ki, zira pandemi sürecinden beri ilk kez bu şekilde dünyadan
Mekke’ye giden tek bizmişiz, bunu havaalanında anladık. Bağaj teslim, bilet
kesim, uçağa biniş, Cidde’ye iniş, pasaport kontolde hep bu ilk olmanın sorgusu
ve sualı vardı. Nasıl başardınız. Dedim ki ;Allah dileyince oluyor. O dileyince
kulları yolları kapatsa bile oluyor ,oluveriyor…
Ülkemiz adına, Kırıkkalemiz adına Mekke’ye Hac Mevsiminde
uçan tek bizi Rabbim misafir etmişti. Ülkemiz,Kırıkkalemiz adına bu benim için
onurdu. Ülkeme, Kırıkkalemize ,ümmeti Muhammed’e ve dua isteyen herkese hep
dualar ettim.
42 dereceye varan sıcaklık göstergesini hiç görmüyorsunuz
bile. Yüzünüze vuran sıcaklığı Kabe aşkından dolayı hissetmiyorsunuz bile.
Mekke’nin sokakları o kadar boş ki, caddelerde hiçbir kimse yok,insan seli
yok,namaz telaşında kabeye koşuşturan insanlar da yok sokaklarda .Ama biz bir
ilahi temsilin davetlileri olarak Mekke’deyiz.
Mekke’den tüm Kırıkkaleli hemşerilerime selam ediyorum.
Duamda olduklarını bilmelerini istiyorum.
Tüm sevdiklerimin ve hemşehrilerimin bayramını ailecek canı
gönülden kutluyoruz.
Selam ve dua ile..