Yeryüzünde
insanoğlunu terbiye edecek ve onu hizaya getirebilecek yegâne hakikat ölüm
gerçeğidir. Gelin görün ki ölümün varlığı dahi insanı nefsine köle olmaktan
kurtaramamıştır.
İnsan denilen varlığın nefs ve iman arasında
kaldığında çoğunlukla nefsinden yana tavır aldığı, iman tarafında çok acziyet
gösterdiği bir hakikattir.
Dünya hayatının hiç bitmeyeceği, ölümün, kendisinden çok uzakta olduğu
psikolojisi ile gaflet uykusunda uyurgezer dolaşan insan nefsine teslim
olmaktan kurtulamıyor. İnsanın nefsi arzuları, kendisini cehennem ateşine
sürükleyerek götüren bir halat gibidir. Bilirsiniz ki cehennem ne kötü bir
yurttur. Kor ateşten bir yataktır. Ateşin sarıp sarmalayacağı o dehşet günü
gelip çattığında pişman olup dövünmenin kendisine zerre bir yarar
sağlamayacağını aklederler mi?
Bir düşünür “Ölümün olduğu şu
dünyada aslında hiçbir şey çok da önemli değil” sözü ile dünya
hayatının ne denli boş, gelip geçici olduğunu ne de güzel vurgulamıştır. Evet
belki de kainatın en büyük gerçeklerinden birisi ölüm gerçeğidir. Mahşerin
dehşetli çığlığına bir an şahit olsa insan, hesap gününün azametini dünya
gözüyle çok kısa bir süre görebilse insan, Allah’a secdeye eğilen başını bir
daha yukarı kaldırabilir mi? Dünyanın tüm serveti çöp dağlarına döner
birden. Makam, mevki, şöhret ve zenginlik ne de anlamsızdır artık.
Bir omzunda kâfir nefsinin, diğer omzunda melun şeytanın kölesi olmuş insandan
daha zavallısı kimdir? Bu nedenledir ki insanın kendine yaptığı
kötülüğü hiç kimse yapamaz. İnsanın zulmü kendinedir. İnsan başkasına kötülük
yaparken aslında kendisine zulmetmektedir.
Ölüm hakikatinin terbiye edemediği insanı hiçbir şey terbiye edemez. Yeryüzünde
bozgunculuk çıkaranların, kul hakkı yiyenlerin, doğayı katledenlerin,
masum canlara kıyanların, dünyayı fitne ve fesata boğanların, çıkarları için
mala, mülke, paraya tapanların ölüm gerçeğinden haberdar olduklarına sahiden
inanıyor musunuz? Eğer bu gerçeğin bilincinde olsaydı insanlık,
yeryüzünde ne haksızlık, ne terör, ne savaşlar, ne de açlık olurdu.
Ölümü bir türlü hatırlamak istemeyen İnsana bu gerçeği hatırlatacak olan tek
şey o son günde üzerine atılacak olan bir kürek topraktır.