Siyasal ve toplumsal yapıda Gerontokrasi
kavramı ile karşılaşırız. Tam karşılığı, “yaşlılar yönetimi” demektir. Tanım
olarak ise topluluk üyelerinden en yaşlının ellerinde bulunan politik sisteme
verilen addır.
İslamiyet öncesi
eski Türk inançları arasında en temel olanlardan birisi olarak “atalar kültü”nü
görürüz. Buna göre, tarih boyunca ataların ruhlarının koruyucu olduğuna, onlara
saygısızlığın her iki dünyada da kişiyi rahatsız edeceğine inanılmıştır.
Türk kültüründe
yaşlı; tecrübe sahibi, danışılan, toplumsal hiyerarşinin üstünde, evin
başköşesinde oturtulan ve eli öpülen kimsedir. Bu yüzden de yaşlanmak asla
görevden uzaklaştırılma gerekçesi görülmemiş, yüz yaşını aşan kağanlar ve her
yönetim kademesinde akıl danışılan Dede Korkut gibi bilge ihtiyarlar olmuştur.
Toplumsal
yaşlılık, bilgelik ve akil olmakla eşdeğer anlamlar içerir ve dolayısıyla
itibarlı bir konuma sahiptir. Bu bağlamda "aksakallılar" tarihte hep
yönetimde söz sahibi olmuştur. Dünyada “ihtiyar meclisi” gibi tamamen yaşlının
bilgi ve görgüsünden yararlanma anlayışı üzerine temellenmiş bir kurula Türkler
dışında zor rastlanır.
Osmanlı’da 16.
Yüzyılın sonlarında kabul edilen “ekberiyyet” ile hanedanın hayatta bulunan en
yaşlı üyesinin saltanata geçmesi kuralı âdet olarak yerleşmiştir. Günümüze bile
bu düşünce sirayet etmiş TBMM İçtüzüğü, genel seçimler sonrası toplanan
parlamentonun başkanlığına milletvekilleri arasından en yaşlısının
getirilmesine hükmetmektedir.
Gerek İslam öncesi devirde gerekse İslam sonrası Türk
tarihinde yöneticilere akıl veren, danışmanlık yapan, asker ve halkı kötü
zamanlarda teselli edip normal zamanlarda destek ve ahlak bilgilerini aktaran
ulu insanlar olmuştur. Sadece halka değil askerlere moral ve motivasyon katan,
onlara savaş öncesi ve savaş esnasında şevk ve aşk aşılayan pirler olmuştur.
Ama bu yapının “Aksakallılar Meclisi” olarak kurumsallaştığını görmüyoruz.
Filmlerde duyduğumuz Aksakallılar, Türk Devletleri Teşkilatı sayesinde, gerçeğe
dönüşmüş oluyor. Bu Aksakallılar çözülemeyen sorunların çözülmesine, Türk
töresi ilkeleri doğrultusunda çözüme kavuşturacağını umuyoruz. Temennimiz Türk
milletinin birlik ve beraberliği için, gelecek nesillerin daha iyi yetişmesi ve
yaşaması için var gücüyle çalışmalardır.
12 Kasım 2021 ‘de toplanan Türk
Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi'nin adının "Türk Devletleri
Teşkilatı" olarak değiştirilmesi kararlaştırıldı.
Türk
Konseyi olarak da anılan Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (Türk
Keneşi), 1992 yılında başlayan ve 17 yılda on kez gerçekleştirilen Türkçe
Konuşan Devletler Devlet Başkanları Zirveleri sonucunda, 3 Ekim 2009’da
imzalanan ve 17 Kasım 2010’da yürürlüğe giren Nahçıvan Anlaşması’yla
kurulmuştur. Türk Keneşi, bölgesel bir uluslararası çatı örgüt olarak
yapılanmıştır.
Türk
Devletleri Teşkilatı (TDT) İstanbul’da yapılan 8. Zirvesinde Aksakallılar
Heyeti Başkanı olarak Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı aynı zamanda TDT
dönem başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK
Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım’ı atadı.
Türk
dünyasının geleceği için çok önemli bir kurum olan Türk Devletleri
Teşkilatı’nın en önemli organlarından birine eşe dosta makam dağıtırcasına
atama doğrusu bizleri şaşırttığı gibi umutlarımızı da kırmıştır.