* Ve yine gördüğüm kadarıyla 2022 yılında erken seçim kaçınılmaz

Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk Milleti defalarca kez ekonomik krizler yaşamış, defalarca kez bu krizler nedeniyle sıkıntılı süreçlerden geçmiştir. 2001 krizinin doğurduğu sonuçlarla 2003 yılında iktidara gelen ve doğru ekonomi politikalarının yanı sıra bence yanlış özelleştirmelerden gelen sıcak paralar ile Türk ekonomisi 10 yıl boyunca rahat bir dönem geçirmiştir.

2011 yılında ise Türk ekonomisinin yukarı doğru seyri kırılmış, her geçen gün gerileşmiştir. Sadece doların, TL karşısında ki yıllara göre ortalamasına baksak dahi bu kırılmanın 2011 yılında olduğunu görebiliriz.

2013 yılı gezi olayları, 17-25 Aralık 2013 olayları, 7 Haziran 2015 seçim sonuçları ve bu sonuçların doğurduğu siyasi ortam, 15 Temmuz hain darbe girişimi gibi olaylar son 10 yıl içerisinde meydana gelmiş ve ekonomi her bir olaydan ziyadesi ile yara almıştır.

Ancak hükümetin de bunun gibi elinde olmayan hatta haince olayların yaşandığı bu dönemde doğru ekonomik ve siyasal politikalar üretememesi 2021 yılı finalinde yaşadığımız ve yıllar boyu unutulmayacak ekonomik krizi tetikledi. Kriz henüz bitmiş değil, yakın bir zamanda da bitecek gibi görünmüyor. Hükümetin de krizi sonlandıracak doğru yada planlı bir hamlesinin olmadığı aşikâr.

Dolayısıyla 2022 yılına ekonomik anlamda ümitle bakmamız imkânsız. Gördüğüm kadarıyla; adalet, eşitlik, demokratik yapı tesis edilene kadar da Türkiye’de kriz artarak devam edecek.

* Ve yine gördüğüm kadarıyla 2022 yılında erken seçim kaçınılmaz…

GECİKMİŞ BİR YAZI

*Aferini, teşekkürü, takdiri hak eden

Uzun süredir yazmayı düşündüğüm bir yazı bu. Zamanında ilk düşünüldüğünde yazılmadığı için gecikmiş bir yazı. Aferini, teşekkürü, takdiri hak eden ülkücü bir kamu görevlisi, Dr. Ömer Dedebali…

Çiçekçi babanın evladı... Benim diyen çiçekçiden daha iyi çiçek ustası…

Bir çiçekçi dükkânında usta olan babasının yanında çırak olarak yetişmiş ancak eğitimini hiç ihmal etmemiş başarılı bir hayat hikayesi… Hayallerini, arzularını yerine getirmeyi her defasında başarmış bir hayalperest…

Çiçekçi çırağı iken MHP Belediye Başkan ve milletvekili adaylarının ismini çiçeklerin üzerine yazarken bile özendiğini her fırsatta dile getiren ve kendini adadığıdavasının partisi olan MHP’den milletvekili adayı olmuş, tüm halkın sempatisini kazanmış. MHP’nin rekor oy almasında büyük rol oynamış bir halk adamı…

Doktorluğu en çok sevdiği şehir olanKırıkkalespor için uykusuz kalmayı, ailesine ayırdığı vakitlerinden çalmayı göze alarak kuruş talep etmeden ve almadan doktorluğunu yaptığı takımın şehri olan Kırıkkale’de bir doktor. Şehrine ve davasına bu kadar bağlı olmasına karşın hak ettiği bir göreve ne hikmetse layık görülmeyen, her dönem başka bir ilçede görevlendirilen, ancak buna üzülmek yerine ‘şehrime insanıma hizmet ediyorum’ anlayışı ile karşılayan bir devlet adamı.

Hayattaki en büyük varlığı ailesi olan 2 çocuğunu kendisi gibi yetiştirmek ülküsünde olan, kendisi gibi sağlık personeli olan eşine deliler gibi âşık bir adam.

Siyasetteki emsallerine oranla aşırı mütevazı kişiliğe sahip olan haksız bir davada zirve olmaktansa, haklı davasında zerre olmaya razı olan bütün egolarından sıyrılarak Kırıkkale Ülkü Ocakları Yönetim Kurulu Üyeliği yapan bir adam.

Kırıkkale Türkiye Kamu Çalışanları Vakfı yönetim kurulu üyeliği, Kırıkkale Türk Sağlık-Sen Şube Başkan Yardımcılığı, Kırıkkale KIR-DER yönetim kurulu üyeliği, Kırıkkalespor yönetim kurulu üyeliği gibi birçok sivil toplum kuruluşunda görev alan ve vaktinin neredeyse tamamını bu STK’lar için harcayan bir gönül adamı.

Gönül demişken en sevdiği şehrin takımı ve ölesiye taraftarı olduğu Kırıkkale Büyük Anadoluspor’un gönüllü kulüp doktorluğu yapan bir adam. İleri düzeyde İngilizce ve orta düzeyde Almanca bilen ve kendini geliştirmekten hiç geri durmayan bunca iş içerisinde halen gelişmek için çaba gösteren azimli ve başarılı bir adam.

Benim de aile hekimim olan Dr. Ömer Dedebali, başarılarınla gurur duyuyor, gecikmiş teşekkürlerimi sunuyorum…

BİR ŞİİR ANLADI BENİ, BİR DE SEN BE HOCAM

Yusuf Tüfekçi, Kırıkkale İl Milli Eğitim Müdürü olduğundan bu yana eşsiz çalışmalara imza atan ve eğitimde Hakkari ile yarışan şehrimizi birincilikler için yarıştırmaya başlayan mükemmel bir insan.

Yusuf Bey döneminde Kırıkkale İl Milli Eğitim Müdürlüğü,

* Bir kahvenizi içeriz projesiyle öğretmenler, öğrencilerin evine gitti. Bu sayede gönüllere dokundu. Ailelerinve öğrencilerin eksikleri, sorunları yerinde görüldü.

* Sosyal Okul Projesi ile Kırıkkale merkez ve ilçeler dahil olmak üzere dinamik bir yapı oluşturuldu.

* Her okul kriterlere göre okulunu geliştirmek için idare, öğretmen veli ve öğrenci koordineli şekilde çalıştı. Bu sayede okullarımız ihtiyaçlara cevap verir hale geldi.

* Kırıkkale’deki tüm okullar ziyaret edilerek öğretmen buluşmaları ile sorunlar bizzat dinlenildi. Öğretmenlerin ve okulların sorunları ortadan kaldırılarak, eğitimin önünde engel bırakılmadı.

* Erasmus projeleri ile birçok okulda öğretmenler ve öğrenciler Avrupa’daki eğitim sistemini yerinde gördü. Kırıkkale’yi diğer iller bir yana Avrupa ile kıyaslanacak projelere imza atıldı.

* Liselere giriş sınavında çok büyük bir başarı göstererek Kırıkkale 81 il içinde Türkiye üçüncülüğüne ulaştı, hedef ise birincilik olarak belirlendi.

*Kütüphanesiz okul kalmayacak projesini kısa sürede hayata geçirerek tüm okullarda zengin içerikli kütüphaneler kuruldu ve yenilendi.

Yaz yaz bitmez, daha neler var neler…

Öyle ki önceki dönemlerde yapılan öve öve bitiremediğimiz projeler bu dönemde yapılanların yanında gündeme dahi gelemeyecek kadar küçük kaldı. Unutmadan, bir de bana şiir yazmıştı, gururumu aşırı okşamış, beni ziyadesiyle mutlu etmişti. Son olarak şiir kitabı çıkarttı “Beni Bir Şiir Anladı” adlı kitabı şimdiden yok satmaya başladı.

Başarılar hocam, sen başardıkça bizim çocukların eğitim seviyesi artıyor. Sen başardıkça, bizim çocuklar çok güzel yerlere geliyor.