Konya'da 24 yaşındaki bir kişi, 2 yıl önce arkadaş ortamında tanışarak arkadaşlık yaptığı sonrasında kendisinden ayrılmak isteyen 19 yaşındaki üniversite öğrencisi kızı uzun süre darp etti. Genç kız daha sonra kendisini yurdun önüne bırakan şüpheliden şikayetçi olurken, şüpheli adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Selçuk Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi 2. sınıf öğrencisi 19 yaşındaki S.A., 24 yaşındaki H.S. ile yaklaşık 2 yıl önce arkadaş ortamında tanışarak arkadaşlık etmeye başladı. Birkaç gün önce ilişkisini bitirmek isteyen üniversite öğrencisi S.A.'yı 23 Kasım akşamı arayan ve ısrarla görüşmek isteyen H.S., yanında B.T. ile birlikte genç kızı kaldığı öğrenci yurdundan aldı. Bir eğlence merkezine giden ve mekandan da çıkan H.S., yanındaki arkadaşı B.T. ile genç kızı önce otomobilde ardından eve götürüp orada dövmeye devam etti. Şüpheliler darp olayının ardından genç kızı yaralı halde yurdun önüne bırakıp kaçtılar. S.A., olayın ardından hastaneden aldığı darp raporu ile kendisini darp eden H.S. ve yanında bulunan arkadaşından şikayetçi oldu. Şikayet sonrası gözaltına alınan ve suçlamaları reddeden H.S., adli kontrolle serbest bırakıldı.
"Bugün seni döve döve öldüreceğim"
Yaşadıklarını anlatan S.A., "Eski erkek arkadaşım benimle tekrar barışmak istediğini ve tekrar bir şeyleri yoluna koyabileceğimizi söyledi. Özür dilemek için beni yurtta iken aşağıya çağırdı. Tamam diyerek indim. Yolda giderken bana ‘Bugün sana da çok güzel bir sürprizim var, öğretmenler günü hediyem var sana. Bugün seni döve döve öldüreceğim' dedi. Böyle bir şey yapacaksan beni arabadan indir dedim ve ‘şaka yaptım ben sana öyle bir şey yapar mıyım' diye cevap verdi. Sonra kafeye gittik oradan da eğlence merkezine gittik. Hiçbir problem yoktu, gayet her şey barışmaya yönelik şeyler idi. Sonrasında eğlence merkezinden çıktık, araçta B.T. ile H.S. bir konu hakkında tartışıyorlardı. Sonrasında ben de olaya dahil oldum, tepki gösterdim. H.S., direkt beni dövmeye başladı, sonra araçtan indirmeye çalıştı. B.T. ile birlikte indik. Sonra beni yolun ortasında tekrar dövmeye başladı. Kafamı kaldırım taşına çarptı. Çarptıktan sonra bayılmıştım uyandığımda arabanın içinde ön koltuktaydım ve üzerimde sadece iç çamaşırım vardı. Ceket verin, üstüme bir şeyler giymem lazım dedim vermediler. ‘Ceket mi istiyorsun' deyip tekrar dövdüler. Arabanın camına vurmaya, bağırmaya çalıştım. B.T.'den yardım istedim. Hiçbir şekilde yardım gelmedi, aksine yardım etmek yerine tuttu. Sonrasında kafenin orada tekrar dövmeye başladılar. B.T. inerken ‘inme' dedim ona yardım istedim hiçbir şekilde yardım etmedi. ‘Ben bunlara şahit olmak istemiyorum' dedi. Tekrar yardım istedim, yardım istediğim için tekrar dövdü. Sonrasında bir arkadaşı var onu aradı ve ‘15 dakikaya kadar mezar hazırlar mısın' demesiyle zaten bende bütün ipler koptu, tepki veremedim. Artık öleceğime inanmıştım, hiçbir şekilde beni kurtarmayacak dedim. Arabadan inmeye, direksiyonu falan kırmaya çalışıyordum ama beni bayılttı döverek. En son uyandığımda evin içerisindeydim. Kapıyı açmaya çalıştım, balkonu, hepsini kilitlemişti. Telefonumu, cüzdanımı aldılar, hiçbir şekilde vermediler. Hüseyin'e defalarca beni bırakması gerektiğini söyledim. Hiçbir şekilde bırakmadı. Beni tekrar dövmeye başladı sonra uyumak istediğini söyledi. 4-5 saat sonra seni geri bırakırım dedi. Sonra ben kendisini uyandırdım, iyi değilim dedim. Her yerim çok acıyor dedim. O şekilde beni yurda doğru götürdü. Yolda da beni şikayet etmeye kalkma, benim arkam çok kuvvetli, benim amcamın oğulları, babam falan savcı dedi. Arabanın torpidosunda 35 bin lira falan vardı, onu çaldı derim suçlarım, gasptan içeriye girersin gibi suçlamalarda bulundu. Serbest kaldı, adalet istiyorum başka hiçbir şey istemiyorum” dedi.
"Nerede ve ne zaman nasıl bir işkenceye maruz kalacağı bilinmemektedir"
S.A.'nın avukatlarından Muhammet Çağrı Türk, "Müvekkilimiz darp edildikten, işkence gördükten sonra kendisi bizimle iletişime geçti. Görüştüğümüz zaman, kendisi zaten psikolojik olarak çöküntüdeydi, olayları tam anlatamıyordu. Yaşadığı olayların etkisinden daha çıkamamıştı. Bu işkenceden dolayı sonrasında tabii ilk şikayetçi olurken de çok tedirgindi. Devamında yine işkence görür müyüm, şüpheli tarafından şüphelinin ailesi tarafından başka işkencelere maruz kalır mıyım şeklinde bir tedirginliği vardı. Biz adli makamlara başvuruda bulunduk, savcılığa gittik. Gitmeden önce tabii darp raporunu aldık, müvekkil darp edildikten sonraki fotoğraflarıyla birlikte biz savcılık makamına başvuruda bulunduk. Müvekkil ifadelerini verdi ve bunlara bakacak olursak şüphelinin eylem içerisinde 5-6 farklı suçun barındığını görmekteyiz. Bunlara baktığımız zaman şüphelinin eylemlerinde yaralama, tehdit, hakaret bununla birlikte gece boyu arabasında keza evinde tutarak zorla alıkoyarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılması da olduğu bununla birlikte müvekkilin telefonunu ve cüzdanını da zorla aldığı için yağma suçunun da burada oluştuğunu görmekteyiz. Ancak savcılık makamı tarafından şüpheli dün adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştır. Az önce bahsettiğimiz üzere müvekkil daha önce bu tedirginliği yaşamaktaydı, şu anda bu kadar olaya rağmen yaşadığı bu işkenceye rağmen şüphelinin serbest bırakılması gerek müvekkili gerekse toplumun vicdanı rahatlatmadı. Müvekkilin şu anda can güvenliği yoktur. Şüpheli tarafından nerede ve ne zaman, nasıl bir işkenceye maruz kalacağı bilinmemektedir. Biz müvekkilin hukuki sürecinde yanında olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
İHA