Padişah II. Abdülhamid’in talimatıyla, Ankara üzerinden Bağdat’a uzanacak olan İpek Yolu’nun bir parçası olarak planlanan köprünün yapımına 1901 yılında karar verildi. Köprü, Belçikalı bir şirket tarafından inşa edilerek 1905 yılında tamamlandı ve kullanıma açıldı.

Yapımı tamamlandığı günden bu yana yüz yılı aşkın süredir ayakta kalan köprü, Türk Kurtuluş Savaşı yıllarında stratejik bir rol üstlendi. Ankara’ya mühimmat taşımak için kullanılan yol güzergâhında önemli bir bağlantı noktası haline gelen köprü, bu yönüyle sadece mühendislik açısından değil, tarihsel anlamda da değer taşıyor.

98,75 metre uzunluğunda ve 3,85 metre genişliğinde olan demir köprü, uzun yıllar boyunca kara yolu ulaşımında vatandaşlar tarafından aktif olarak kullanıldı. Ancak teknolojik gelişmeler ve ulaşım ihtiyaçlarının artmasıyla birlikte, köprünün hemen yanına modern bir köprü inşa edilerek taşıt trafiği bu yeni köprüye yönlendirildi. Tarihi köprü günümüzde yalnızca yayaların geçişine açık olarak kullanılmaya devam ediyor.

1995 yılında Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından “korunması gereken taşınmaz kültür varlığı” olarak tescillenen yapı, 2012 yılında Karayolları 4. Bölge Müdürlüğü tarafından restore edildi.

Yahşihan’daki bu simgesel yapı, hem Osmanlı döneminin mühendislik mirasını hem de Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş sürecindeki tarihi rolünü yaşatmaya devam ediyor. Köprü, tarih ve kültür meraklılarının ilgisini çeken önemli bir ziyaret noktası olmayı sürdürüyor.

Kaynak: Haber Merkezi