Türk halk müziğinin efsane sanatçılarından Edip Akbayram, müziğe ve halkına adanmış bir ömür sürdü. Yoksulluk içinde geçen çocukluğunda yaşadığı çocuk felci, hayatının dönüm noktalarından biri oldu. Buna rağmen müziğe olan tutkusu, onu Türkiye’nin en sevilen sanatçılarından biri haline getirdi.
Çocukluk Yılları: Mücadeleyle Geçen Bir Hayat
Gaziantep’te bir bayram arifesinde dünyaya gelen Edip Akbayram, henüz 9 aylıkken çocuk felcine yakalandı. Küçük yaşlarda yaşıtları gibi koşup oynayamayan sanatçı, o günleri şu sözlerle anlatmıştı:
"Çocukken arkadaşlarım top peşinde koşarken, ben kenarda oturup izlerdim. Heves ederdim, onlar gibi koşup oynamaya. Bazen düşünüyorum da; sesimin yanıklığı o yıllardan gelmiş olmalı, bağrı yanık büyümem ondan olmalı."
Tıp Hayali Yerine Müzik Kariyeri
Lise eğitimini Gaziantep’te tamamladıktan sonra 1968 yılında İstanbul’a gelen Akbayram, tıp alanında kariyer yapmak istedi. Üniversite sınavına girerek Diş Hekimliği Fakültesi’ni kazandı, ancak müziğe olan ilgisi ağır bastı. Babasının ona muayenehane açacak maddi imkanı olmadığını söyleyen sanatçı, müzikte ilerleme kararı aldı.
Müzikal Başarıları ve Unutulmaz Eserleri
Edip Akbayram, 1972 yılında çıkardığı “Kükredi Çimenler” adlı ilk 45’liğiyle müzik dünyasında ses getirdi ve Altın Mikrofon ödülünü kazandı. Ardından “Aldırma Gönül” ve “Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz” gibi unutulmaz parçalarıyla Altın Plak sahibi oldu.
Müziğe olan bağlılığı ve sanata kattığı değer nedeniyle 250’den fazla ödüle layık görülen sanatçı, halkın sanatçısı olarak anıldı. Müziğindeki toplumsal duruşunu hiçbir zaman kaybetmeyen Edip Akbayram, müzikte yozlaşmaya karşı mücadele veren ender isimlerden biri olarak hafızalarda yer etti.
Türk Müziğine ve Halkına Adanmış Bir Ömür
Sanatı ve mütevazı kişiliğiyle milyonların gönlünde taht kuran Edip Akbayram, halkın sesi olmayı başaran sanatçılar arasında yer aldı. Onun şarkıları, ezgileri ve mücadelesi, müzik tarihimizde unutulmaz bir iz bıraktı.
Türk müziğinin efsane ismine Allah’tan rahmet diliyor, ailesine ve sevenlerine başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz. Ruhun şad olsun, büyük usta!