Kırıkkale Üniversitesi Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Murat Şahin, “Bilgi temelli toplumun ve yükseköğretim sistemini analiz etmenin öneminin farkında olarak, her yıl yükseköğretim sistemini incelemekte ve analiz etmekteyiz.”

ARZ-TALEP ARASINDAKİ FARK, 2022 YILINDA DAHA DA ARTMIŞTIR

Kırıkkale Üniversitesi Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Murat Şahin Bu sene altıncısını hazırladığımız Yükseköğretime Bakış 2022: İzleme ve Değerlendirme Raporu ile hem Türkiye’deki güncel yükseköğretim sistemini hem de dünya örneklerini inceleyerek karşılaştırmalı analizlerde bulunmaktayız. Uluslararası kuruluşların standartları kullanılarak ve veri temelli analiz ilkesi gözetilerek hazırlanan Yükseköğretime Bakış 2022 Raporu, içeriği ve metodolojisi ile yükseköğretimde yaşanan değişimlerin süreç analizlerini ve sonuç gözlemlerini yansıtan bir perspektifle sunulmaktadır. Rapor, yükseköğretime geçiş, yükseköğretime erişim ve katılım, eğitimin çıktıları, öğretim elemanları, eğitim ortamları, yükseköğretimin finansmanı ile üniversitelerin akademik ve yenilikçilik performansı olmak üzere yedi bölümden oluşmaktadır. 2021/22 öğretim yılında genel ortaöğretimden 1 milyon 121 bin 270 kişi, mesleki ve teknik ortaöğretimden ise 472 bin 554 kişi olmak üzere ortaöğretimden toplamda 1 milyon 593 bin 824 kişi mezun olmuştur. 2022 yılında ÖSYS’ye başvuran aday sayısı 3 milyon 234 bin 318, yerleşen aday sayısı ise 1 milyon 5 bin 490 olmuştur. Başvuran aday sayısındaki artışın temel nedeni, baraj puanları uygulamasının kaldırılmasından kaynaklanmaktadır. Buna rağmen mevcut kontenjanlar, başvuran aday sayısındaki artışa oranla fazla artırılmamıştır. Arz-talep arasındaki fark, 2022 yılında daha da artmış bulunmaktadır. 2021 yılında toplamda 148 bin 800 açık öğretim programı kontenjanı bulunurken, 2022 yılında 6 bin 133 artışla açık öğretim programı kontenjanı 154 bin 933 olmuştur. Bu kontenjanların yüzde 74’ü ön lisans, yüzde 26’sı lisans kontenjanıdır. Bu açık öğretim kontenjanlarının yüzde 52’si Anadolu Üniversitesi, yüzde 28’i Atatürk Üniversitesi, yüzde 17’si İstanbul Üniversitesi ve yüzde 3’ü ise Ankara Üniversitesi’ne aittir. 2012 yılında ön lisans düzeyinde yeni kayıt yaptıran öğrencilerin yeni kayıt yaptıranların içindeki payı yüzde 45 iken, 2021 yılında bu pay yüzde 52’ye yükselmiştir. 2017’den 2020’ye kadar yeni kayıt öğrenci sayısı artış eğilimindeyken, 2021 yılında bir önceki yıla göre düşüş yaşanmıştır.”

PUANLIK BİR ARTIŞ

Şahin, “2021/22 öğretim yılında yükseköğretimdeki toplam öğrenci sayısı 8 milyon 296 bin 959 olup, ön lisans düzeyinde 3 milyon 250 bin 101, lisans düzeyinde 4 milyon 579 bin 47 ve lisansüstü düzeyinde ise 467 bin 811 öğrenci bulunmaktadır. 2011-2016 yılları arasında hem öğrenim düzeylerinde hem de toplam öğrenci sayısındaki artış, 2016-2021 yılları arasındaki artışa göre daha fazladır. Açık öğretimde bulunan öğrenci sayısına bakıldığında, ön lisans düzeyinde 2 milyon 251 bin 781, lisans düzeyinde 2 milyon 202 bin 347 ve toplamda ise 4 milyon 454 bin 128’dir. 2021 yılında 25 ve üzeri yaş grubunda yükseköğretim mezunu oranı kadınlarda yüzde 20,1, erkeklerde yüzde 21,2’dir. 2018, 2019 ve 2020 yıllarında 25-34 yaş grubunda yükseköğretim mezunu kadınların oranı erkeklerin oranını geçmiş ve aradaki makas açılmaya başlamıştır. OECD ülkeleri arasında 25-34 yaş arası yükseköğretim mezun oranlarında 2011 yılından 2020 yılına Türkiye yüzde 21 puanlık bir artış yaşamıştır. 2021 yılı verilerine göre OECD ülkeleri ortalaması 25-34 yaş arası yükseköğretim mezunu kadınların oranı yüzde 53, erkeklerin ise yüzde 41 iken, Türkiye’de bu oranlar kadınlar için yüzde 36, erkekler için ise yüzde 35’tir.

 

2012 yılında 25 bin 704 olan yüksek lisans mezun sayısı, 2017 yılında 48 bin 683’e, 2019 yılında 86 bin 251’e yükselmiş ve 2021 yılına gelindiğinde 70 bin 396 olarak gerçekleşmiştir.  2017-2019 yılları arasında yüksek lisans mezun sayılarında ciddi bir artış meydana gelirken, 2020 yılında düşüş, 2021 yılında ise artış yaşanmıştır. 2021 yılında doktora mezun sayısı ise 8 bin 857 olarak gerçekleşmiştir. Türkiye, 25-34 yaş arası yükseköğretim mezunu oranını 2021 yılında bir önceki yıla göre yüzde 35’ten yüzde 40’a yükseltmiştir. Buna ilaveten son on yıllık süreç içerisinde 25-34 yaş arası yükseköğretim mezunu oranını en fazla artıran OECD ülkesidir ancak OECD ülkeleri ortalaması olan yüzde 47’nin hâlâ altındadır. 25-34 yaş arası yükseköğretim mezunu ne eğitimde ne istihdamda olanların (NEET) oranı bakımından OECD ülkeleri ortalaması yüzde 16,1 iken, bu oranın en yüksek olduğu ülke yüzde 32,2 ile Türkiye’dir.”

 


Editör: TE Bilisim