Kırıkkale 23°
Kale Haber

Gündem

Türkiye İHA'larla "uçuşa" geçti Türkiye İHA'larla "uçuşa" geçti  Türkiye, havacılık sektöründe attığı adımlarla gücünü artırırken insansız hava aracı kullanımında da dikkati çekici trend yakaladı.  Ülkedeki İHA sayısı, haziran itibarıyla 68 bin 426'ya, kayıtlı İHA pilotu sayısı da 1 milyon 440 bin 867'ye ulaştı.AA muhabirinin, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünün (SHGM) "2023 Yılı Kurumsal Mali Durum ve Beklentiler Raporu"ndan yaptığı derlemeye göre, İHA'lar, sivil ve ticari amaçlı kullanımların yanı sıra askerlik, güvenlik, istihbarat, tarım/ilaçlama, kargo, gümrük işlemleri, orman yangınlarıyla mücadele ve kamusal hizmetlerde de giderek yaygınlaştı. Söz konusu araçlara yönelik düzenlemeler ve mevzuat çalışmaları bu alanda aşama katedilmesini sağladı. SHGM tarafından 22 Şubat 2016'da yayımlanan İHA Sistemleri Talimatı kapsamında 500 gram ile 25 kilogram aralığındaki İHA'lar için Kayıt Sistemi oluşturuldu. İHA uçuş izinlerinin, İHA Kayıt Sistemi üzerinden internet ortamında alınmasını ve buradan cevap verilmesini sağlayan Mülki İdare Modülü çalışmaları, ilgili kurum ve kuruluşlarla koordine edilerek hizmete girdi. İHA yetkili eğitim kuruluşlarının Milli Eğitim Bakanlığından (MEB) onaylı İHA eğitim kuruluşu olma süreci tamamlandı. Hem İHA hem pilot sayısı artıyor Türkiye'de haziran sonu itibarıyla 80 İHA yetkili eğitim kuruluşu bulunuyor. Bunlardan 27'si MEB, 53'ü YÖK İHA yetkili eğitim kuruluşu olarak hizmet veriyor .İHA Sistemleri Talimatı gereği, internet üzerinden İHA'lar için kayıt başvuruları 2016'da alınmaya başlandı. Söz konusu yılda İHA pilotu sayısı 11 bin 839 olarak kaydedildi. Bu yılın haziran sonu itibarıyla ise ülkedeki İHA sayısı 68 bin 426'ya, kayıtlı İHA pilotu sayısı da 1 milyon 440 bin 867'ye yükseldi. Ayrıca, İHA0 amatör sportif lisans sayısı 481 bin 524'ye, İHA1 amatör sportif lisans sayısı 912 bin 882'ye, İHA Kayıt Sistemi'nde kayıtlı kişi sayısı 1 milyon 765 bin 977'ye, İHA0 ticari lisans sayısı 9 bin 905'e, İHA1 ticari lisans sayısı 37 bin 851'e, İHA2 ticari lisans sayısı 2 bin 271'e ulaştı.  İzinsiz İHA uçuranlara ceza Mevzuat gereği askerlik, güvenlik, istihbarat, gümrük ve orman yangınlarıyla mücadele hizmetlerinde kullanılan ve Türk Silahlı Kuvvetleri, emniyet müdürlükleri, Orman Genel Müdürlüğü, istihbarat birimleri, Gümrük Muhafaza Genel Müdürlüğü gibi kurumların sahip olduğu devlet İHA'ları hariç, azami kalkış ağırlığı 500 gram ve üstü tüm İHA'ların sahiplerince kaydettirilmesi gerekiyor.   Ayrıca azami kalkış ağırlığı 500 gram ve üstü İHA uçurmak isteyen pilotların da SHGM sistemine kaydolmaları ve İHA uçuşları öncesi izin almaları şartı bulunuyor. İzinsiz veya kayıtsız, tescil olmadan İHA uçuranlara ve pilotlarına idari para cezası uygulanıyor....
Yelda Kayhan
Türkiye'nin en uzun nehri Kızılırmak'ın ... Türkiye'nin en uzun nehri Kızılırmak'ın debisi son 4 yılın en yüksek seviyesinde  Kızılırmak'ın debisi ağustos ayında Sivas girişindeki Dikmencik mevkisinde 7,21, şehrin çıkışındaki Söğütlühan'da ise 8,01 metreküp ölçüldü.Türkiye'nin en uzun nehri Kızılırmak'ta son 4 yılın ağustos ayındaki en yüksek debisi ölçüldü. AA muhabirinin Devlet Su İşleri 19. Bölge Müdürlüğü yetkililerinden aldığı bilgiye göre, Sivas girişindeki Dikmencik mevkisinde geçen yıl ağustosta saniyede 3 metreküp olan ortalama debi, bu yıl aynı ayda saniyede 7,21 metreküp olarak belirlendi. Irmağın Sivas çıkışındaki Söğütlühan mevkisinde geçen yıl saniyede 5,01 metreküp olarak tespit edilen ortalama debi, bu sene aynı dönemde saniyede 8,01 metreküp ölçüldü. Böylelikle, Kızılırmak'ta son 4 yılın ağustos ayındaki en yüksek debiye ulaşıldı.DSİ 19. Bölge Müdürü Zafer Aslan, AA muhabirine, ülkede son yılların en sıcak yaz mevsiminin yaşandığını söyledi. Sivas'ın bu yıl iyi yağış aldığını belirten Aslan, bunun Kızılırmak'ın debisine de yansıdığını dile getirerek, şunları kaydetti: "Akımlarımız gayet iyi durumda. Bu yıl geçen yıllara nazaran temmuz ayına kadar bölgemiz çok önemli yağış aldı. Bundan kaynaklı olarak havzamızdaki sular arttı. Barajlarımızdaki doluluk oranı da yüzde 90'lara ulaşmıştı. Geçen yılın çok daha üzerinde doluluk oranlarına sahip olarak sezonu kapatıyoruz." Debi, son 10 yılın ortalamasının üstünde Kızılırmak'ta son 10 yılın ağustos ayı ortalamasının Söğütlühan'da 6,05 metreküp/saniye, Dikmencik'te ise 4 metreküp/saniye olduğunu ifade eden Aslan, bu yıl debinin bu ortalamaların üzerinde olduğuna dikkati çekti....
Yelda Kayhan
Erdoğan: Musk İzmir Teknofest’e Büyük İhtimalle Ge... Erdoğan: Musk İzmir Teknofest’e Büyük İhtimalle Gelecek Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD gezisinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, Elon Musk ile yaptığı görüşmenin detaylarını anlattı. Azerbaycan'ın Karabağ operasyonu ile görüşlerini aktarırken "Enflasyonla ilgili olumlu gelişmeleri gelecek yıl göreceğiz" dedi.Erdoğan: Musk İzmir Teknofest’e Büyük İhtimalle Gelecek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD’nin New York’ta düzenlenen 78. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. BM Genel Kurul’u dışında birçok temasta bulunduklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Genel Kurul’a hitabımızın yanında birçok temas gerçekleştirdik; çeşitli etkinliklere iştirak ettik. Genel Kurul görüşmeleri öncesinde, 17 Eylül günü Ahıska Türkleri kardeşlerimizle bir araya gelerek, vatandaşlığa geçen kardeşlerimize kimliklerini teslim ettik. Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi’nin toplantısında burada yaşayan vatandaşlarımızla hasret giderdik. 18 Eylül günü düşünce kuruluşu temsilcileriyle yaptığımız toplantıda uluslararası gündemi meşgul eden meseleler hakkında fikir alışverişinde bulunduk” dedi. “Güvenli ve Müreffeh Bir Geleceğe Kavuşturmak için Atılması Gereken Adımlara Dikkat Çektim” “Eşim Emine Erdoğan’ın öncülüğünde dünya ölçeğinde bir harekete dönüşen “Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanına” imza attık. Aynı gün Amerikan Ticaret Odası’nın desteğiyle düzenlenen 2023 Concordia Zirvesi’ne hitap ederek, iş dünyasının temsilcilerini kabul ettim. Biliyorsunuz, bu yıl Genel Kurul genel görüşmeleri “Güvenin Yeniden Tesisi ve Küresel Dayanışmanın Yeniden Canlandırılması” temasıyla yapıldı. 19 Eylül’deki açılış oturumunda Genel Kurul’a hitabımızda insanlığı güvenli ve müreffeh bir geleceğe kavuşturmak için atılması gereken adımlara dikkat çektim.” “Dünya Beşten Büyüktür Çağrımızı Bu Sene Güçlü Bir Şekilde Tekrar Vurguladık” “Uluslararası barış ve güvenliğin korunması açısından önem taşıyan uluslararası meselelere dair Türkiye’nin görüşlerini dile getirdim. Küresel lobiler tarafından her geçen gün daha çok saldırıya uğrayan aile kurumunun korunmasına verdiğimiz önemi ifade ettim. “Dünya Beşten Büyüktür” çağrımızı bu sene güçlü bir şekilde tekrar vurguladık. Bu çağrımıza verilen desteğin arttığını görüyor, bundan da insanlık adına memnuniyet duyuyoruz.”...
Yelda Kayhan
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Enflasyonla ilgili olumlu g... Cumhurbaşkanı Erdoğan: Enflasyonla ilgili olumlu gelişmeleri önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde görmeye başlarız Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, enflasyonla ilgili olumlu gelişmelerin, gelecek yılın ilk çeyreğinde görülmeye başlanacağını söyledi.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 78. Genel Kurulu'na ilişkin "Genel Kurul'a hitabımızda insanlığı güvenli ve müreffeh bir geleceğe kavuşturmak için atılması gereken adımlara dikkat çektim. Uluslararası barış ve güvenliğin korunması açısından önem taşıyan uluslararası meselelere dair Türkiye'nin görüşlerini dile getirdim." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan: BM Güvenlik Konseyi, 5 ülkenin siyasi stratejilerinin çarpışma alanı haline gelmiştir Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Birleşmiş Milletlerde yoğun diplomasi trafiği New York’taki Türkevi binası BM haftasında Türkiye'nin diplomasi merkezi haline geldi Erdoğan-Miçotakis görüşmesi için Yunan basınında "olumlu iklimin devamı" vurgusu Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD ziyareti sonunda New York'taki Türkevi'nde gazetecilerle gerçekleştirdiği söyleşide, BM 78. Genel Kurulu genel görüşmelerine katılmak üzere gerçekleştirdikleri New York ziyaretlerini tamamladıklarını, son derece verimli, yoğun bir ziyaret olduğunu belirtti. Ziyaret sırasında, Genel Kurul'a hitabın yanında birçok temas gerçekleştirdiklerini ve çeşitli etkinliklere iştirak ettiklerini belirten Erdoğan, "Genel Kurul görüşmeleri öncesinde, 17 Eylül günü Ahıska Türkleri kardeşlerimizle bir araya gelerek, vatandaşlığa geçen kardeşlerimize kimliklerini teslim ettik. Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi'nin toplantısında burada yaşayan vatandaşlarımızla hasret giderdik. 18 Eylül günü düşünce kuruluşu temsilcileriyle yaptığımız toplantıda uluslararası gündemi meşgul eden meseleler hakkında fikir alışverişinde bulunduk." ifadelerini kullandı....
Yelda Kayhan
Yurt içinde gözler TCMB'ye çevrildi Yurt içinde gözler TCMB'ye çevrildi Küresel piyasalarda Fed'in politika faizini sabit bırakmasına karşın yılın geri kalanında bir faiz artışına daha gidebileceğinin sinyalini vermesiyle negatif bir seyir izlenirken, bugün yurt içinde gözler, TCMB'nin faiz kararına çevrildi. Küresel piyasalarda Fed'in politika faizini sabit bırakmasına karşın yılın geri kalanında bir faiz artışına daha gidebileceğinin sinyalini vermesiyle negatif bir seyir izlenirken, bugün yurt içinde gözler, TCMB'nin faiz kararına cevrildi. ABD Merkez Bankası (Fed), politika faizini beklentiler dahilinde değiştirmeyerek 22 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 5,25-5,50 aralığında bıraktı. Karar sonrası açıklamalarda bulunan Fed Başkanı Jerome Powell, uygun olması halinde faiz oranlarını daha da artırmaya hazır olduklarını belirterek, enflasyonun sürdürülebilir şekilde hedefe doğru indiğinden emin olana kadar para politikalarını kısıtlayıcı seviyede tutma niyetinde olduklarını söyledi. Bu toplantıda aldıkları politika faizini sabit tutma kararlarının para politikasında istedikleri duruşa ulaştıkları anlamına gelmediğini ifade eden Powell, Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) üyelerinin çoğunun bu yıl kalan 2 toplantıda faiz oranlarını bir kez daha artırmanın uygun olacağını öngördüğünü aktardı. Powell, ekonomide "yumuşak inişin" öncelikli hedefleri olduğunu vurgulayarak, bunca zamandır bunu başarmaya çalıştıklarını kaydetti. Dünkü toplantının ardından yayımlanan Fed'in ekonomiye ilişkin projeksiyonları ve politika faizine ilişkin üyelerin beklentilerinin yer aldığı "dot plot" grafiğinde federal fon oranına ilişkin tahmin, bu yıl sonu için yüzde 5,6 olarak korunarak bir faiz artışının daha sinyalini verdi. Fed'in federal fon oranına ilişkin 2024 yılı için tahmini yüzde 4,6'dan yüzde 5,1'e, 2025 yılı için de yüzde 3,4'ten yüzde 3,9'a yükseltildi. Fed'in 2026 yılına ilişkin faiz öngörüsü ise yüzde 2,9 oldu. Uzun dönem ortalama faiz beklentisi ise yüzde 2,5'te tutuldu. Banka'nın enflasyon tahminleri ise bu yıl için yüzde 3,2'den yüzde 3,3'e yükseltildi, 2024 için yüzde 2,5 olarak korunurken, 2025 yılı için yüzde 2,1'den yüzde 2,2'ye çıkarıldı. Enflasyon tahmini 2026 için yüzde 2 oldu. Analistler, Fed'in beklenenden daha uzun süre faizleri yüksek seviyelerde tutacağına ilişkin sinyallerin projeksiyonda verildiğini söyledi. Söz konusu gelişmelerin ardından Fed'in hamlelerine en duyarlı göstergelerden biri olan 2 yıllık ABD hazine tahvili getirileri, Temmuz 2006'dan bu yana en yüksek seviyesine çıktı. New York borsasında dün S&P 500 endeksi yüzde 0,96, Nasdaq endeksi yüzde 1,53 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,22 değer kaybetti. ABD'de endeks vadeli kontratlar, yeni güne de negatif bir seyirle başladı. Avrupa borsalarında dün pozitif bir seyir izlenirken, bugün yatırımcılar, İngiltere Merkez Bankası'nın (BoE) faiz kararına odaklandı. Analistler, dün İngiltere'de açıklanan verilere göre, enflasyonun beklenmedik bir şekilde yavaşlamasının ardından para piyasalarında, BoE'nin faiz artıracağına yönelik beklentilerin azaldığını söyledi. İngiltere'de enflasyon, ağustos ayında yıllık bazda hız keserek yüzde 6,7 düzeyinde gerçekleşti. Bir önceki ay Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yıllık bazda yüzde 6,8 artış gösterirken, piyasaların beklentisi bu ay yüzde 7 artış olacağı yönündeydi. İngiltere'de enflasyonun beklentilerin altında kalmasının ardından para piyasalarındaki fiyatlamalarda, BoE'nin politika faizini bugün 25 baz puan artırma ihtimali yüzde 80'den yüzde 40'a geriledi. Analistler, BoE'nin politika faizini artırsa bile artık bu döngünün sonuna yaklaştığını düşündüklerini bildirdi. Dün İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,93, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,67, İtalya'da MIB 30 endeksi 1,64 ve Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,75 artış kaydetti. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar, yeni güne ise negatif bir seyirle başladı. Powell'ın "şahin" tonlu yönlendirmelerinin ardından düşen risk iştahı, Asya piyasalarına da taşındı. Analistler, Fed'in faizleri beklenenden daha uzun süre yüksek seviyelerde tutacağına yönelik endişelerin arttığını belirterek, küresel pay piyasalarında risk iştahının azaldığını ifade etti. Dün doların diğer önemli para birimleri karşısında değer kazanırken, Japon yeni karşında yatay bir seyir izlediğine dikkati çeken analistler, Japonya Merkez Bankası'nın (BoJ) müdahaleye devam ettiğini söyledi. Kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,2, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1,6, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 1,3 ve Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,6 azalış kaydetti. Yurt içinde, dün satıcılı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, yüzde 0,82 değer kaybıyla günü 7.719,82 puandan tamamlarken, bugün gözler Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz kararına çevrildi. AA Finans'ın beklenti anketine katılan ekonomistler, TCMB politika faizinin 500 baz puan artırılarak yüzde 30'a çıkarılacağını tahmin ediyor. Anket sonuçlarına göre, 250 ila 600 baz puanlık bir artırım öngören ekonomistlerin politika faizi beklentileri yüzde 27,50 ile yüzde 31, yıl sonu politika faizi beklentileri ise yüzde 35 ile 45 arasında yer aldı. Dolar/TL, dün yatay bir seyir izleyerek günü 27,0278'den kapatmasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 27,0420 seviyesinden işlem görüyor. Öte yandan, dün Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), 5 şirketin sermaye artırımına onay verdi. Kurul, Kalekim Kimyevi Maddeler'in 345 milyon liralık, Mercan Kimya Sanayi ve Ticaret'in 127 milyon liralık ve Çimsa Çimento'nun 810,5 milyon liralık bedelsiz sermaye artırımı başvurusunu onayladı. İzmir Fırça Sanayi ve Ticaret AŞ ile Kuvva Gıda Ticaret ve Sanayi Yatırımları AŞ'nin tahsisli sermaye artırımı başvurusuna onay verildi. İzmir Fırça'nın sermayesini tahsisli olarak 50 milyon TL satış bedeli karşılığı nominal tutarda artırması talebi ile Kuvva Gıda'nın 287,1 milyon TL satış bedeli karşılığı nominal tutarda sermaye artırımı talebi onaylandı. Analistler, bugün yurt içinde TCMB'nin faiz kararının yanı sıra haftalık para ve banka istatistikleri, yurt dışında ise İngiltere'de BoE'nin faiz kararı ve ABD'de ikinci el konut satışları başta olmak üzere yoğun veri gündeminin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 7.800 ve 7.900 seviyesinin direnç, 7.700 ve 7.600 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti. Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle: 10.00 Türkiye, eylül ayı tüketici güven endeksi 14.00 Türkiye, eylül ayı TCMB faiz kararı 14.00 İngiltere, eylül ayı BoE faiz kararı 14.30 Türkiye, ağustos ayı uluslararası rezervler ve döviz likiditesi 15.30 ABD, haftalık işsizlik başvuruları, 17.00 ABD, ağustos ayı CB öncü göstergeler endeksi 17.00 Avro Bölgesi, eylül ayı tüketici güven endeksi...
Yelda Kayhan
Sağlık Müdürü Dr. Murat Ağırtaş, 21 Eylül, tüm Dün... Kırıkkale İl Sağlık Müdürü Dr. Murat Ağırtaş, 21 Eylül, tüm Dünya’da Alzheimer Günü olarak anıldığını söyleyerek, açıklamalarda bulundu.Ağırtaş açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “Alzheimer hastalığı günlük yaşamsal aktivitelerde azalma ve bilişsel yeteneklerde bozulma ile karakterize nöropsikiyatrik semptomların ve davranış değişikliklerinin eşlik ettiği bir hastalıktır.Alzheimer hastalığı, yaşlılıkla beraber ortaya çıkan ve başta unutkanlık olmak üzere çeşitli zihinsel ve davranışsal bozukluklara yol açan ilerleyici bir beyin hastalığıdır. Halk arasında bunama ya da demans olarak bilinen Alzheimer hastalığı, günlük hayatın her zamanki gibi sürdürülmesini engelleyen, ilerleyici kronik bir beyin hastalığıdır.Alzheimer hastalığının oluşumunda yaşlanmanın önemli bir risk faktörü olduğu ve 65 yaş sonrasında hastalığın görülme sıklığının sürekli artış içinde olduğu bilinmektedir. Dünyanın değişik bölgelerinde yapılan çalışmaların gösterdiği sonuçlara göre, 65 ile 85 yaşları arasında hastalığın görülme sıklığı her beş yılda bir iki katına çıkmaktadır. Yaşın ilerlemesi Alzheimer riskini artıran en önemli etkendir. Genetik etkiler de yaşlanan bireyin Alzheimer hastalığına yakalanma ihtimalini arttıran faktörlerin başında gelmektedir. Ülkemizin nüfus yaşlanma hızı dikkate alındığında hastalığın en önemli sağlık sorunu olacağı düşünülmektedir. Bu hastalığın tedavisinde erken tanı çok önemlidir. Yapılan tedaviyle, hastalığın ilerlemesi yavaşlatılır ve semptomları azaltılır.ALZHEİMER HASTALIĞININ BELİRTİLERİUnutkanlıkYol bulma sorunlarıZamanı unutmaKelime haznesinin azalmasıKarar verme sorunlarıMuhakeme yeteneğinin kaybolmasıKişilik, huy ve davranış değişiklikleriOlaylara ilgi azalmasıGünlük yaşam becerilerini yerine getirmekte güçlükALZHEİMER HASTALIĞINDAN KORUNMA YÖNTEMLERİ-Egzersiz ve yürüyüş yapmak-Düzenli ve dengeli beslenmek-Alkol ve sigara kullanımından uzak durmak-Zihni aktif tutacak aktivitelerde bulunmak-Sosyal yaşamı güçlendirmek-Kitap okumakAlzheimer hastalığının engellenmesi mümkün değildir ancak yavaşlatmak da elimizdedir. Özellikle beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesi, Akdeniz tipi beslenme, balık tüketimi, sebze ve meyve tüketimiyle bu hastalığın başlaması ve ilerlemesi yavaşlatılmaktadır” diye konuştu. ...
Yelda Kayhan
Galatasaray, Devler Ligi’nde grup maçlarına berabe... Galatasaray, Devler Ligi’nde grup maçlarına beraberlikle başladı . Galatasaray, UEFA Şampiyonlar Ligi A Grubu ilk haftasında konuk ettiği Danimarka temsilcisi Kopenhag ile 2-2 berabere kaldı.İkinci yarı 56. dakikada Diogo Gonçalves'in ceza sahası yayı içinden vuruşunda, top az farkla üstten auta gitti. 58. dakikada Kopenhag farkı 2'ye çıkardı. Hızlı gelişen atakta savunma arkasına sarkan Meling, solda topla buluştu. Kaleci Muslera bu oyuncuyu karşılamak isterken büyük bir boşluk verdi. Meling'in pasını penaltı noktası gerisinde alan Diogo Gonçalves, yaptığı vuruşla topu ağlara gönderdi: 0-2.69. dakikada Icardi'nin ceza sahası yayı gerisinden çıkardığı şutta, top üstten auta gitti73. dakikada konuk takımdan Jelert, ikinci sarıdan kırmızı kart görerek oyundan atıldı.88. dakikada ev sahibi ekip beraberliği buldu. Zaha'nın soldan ortasında top ceza sahasında ters kanada açıldı. Çaprazda meşin yuvarlağa gelişine vuran Tete, yakın direk dibinden fileleri havalandırdı: 2-2.Müsabaka 2-2 beraberlikle sona erdi. Son anda bulduğu gollerle bir puanı hanesine yazdıran sarı-kırmızılı takım, gruptaki ikinci maçını 3 Ekim Salı günü deplasmanda Manchester United ile oynayacak. Şampiyonlar Ligi'nde galibiyeti unuttu Galatasaray, UEFA Şampiyonlar Ligi'nde son dönemdeki galibiyet hasretini, Kopenhag maçında da dindiremedi.Sarı-kırmızılı takım, "Devler Ligi" grup aşamasında oynadığı son 12 karşılaşmada galibiyet elde edemedi. Şampiyonlar Ligi grup aşamasındaki son galibiyetini 2018-2019 sezonunun ilk haftasında Lokomotiv Moskova karşısında 3-0'lık skorla elde eden Galatasaray, sonraki 12 maçında 4 beraberlik ve 8 mağlubiyet yaşadı.  Son 19 Avrupa maçında sadece 1 kez kaybetti Galatasaray, Avrupa kupalarında çıktığı son 19 müsabakada sadece 1 kez yenildi.2021-2022 sezonunda UEFA Şampiyonlar Ligi elemesinde Hollanda temsilcisi PSV'ye sahasında 2-1 kaybeden sarı-kırmızılı ekip, sonrasında UEFA Avrupa Ligi'nde 12, UEFA Şampiyonlar Ligi elemesinde 6 ve grup aşamasında 1 olmak üzere toplam 19 maça çıktı. Galatasaray, bu süreçte 10 galibiyet ve 8 beraberlik alırken, tek mağlubiyetini 2021-2022 sezonunda UEFA Avrupa Ligi son 16 turu maçında İspanya temsilcisi Barcelona karşısında yaşadı. Resmi maçlardaki yenilmezlik serisini 17'ye çıkardı Galatasaray, son 17 resmi maçında mağlubiyet yüzü görmedi. Son yenilgisini geçen sezonun 32. haftasındaki derbide Beşiktaş karşısında yaşayan sarı-kırmızılı ekip, sonrasındaki 6 lig mücadelesini (Biri Hatayspor'a karşı 3-0 hükmen) kazandı. "Cimbom" bu sezon da Trendyol Süper Lig'de 4, UEFA Şampiyonlar Ligi elemesinde 6 ve grup aşamasında 1 olmak üzere çıktığı 11 maçta 8 galibiyet, 3 beraberlik yaşadı....
Yelda Kayhan
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Birleşmiş Milletler... Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Birleşmiş Milletlerde yoğun diplomasi trafiği Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 78. Genel Kurulu için bulunduğu New York'ta devlet ve hükümet başkanlarıyla görüştü.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın BM 78. Genel Kurulu temasları kapsamında BM Genel Merkezi karşısında yer alan Türkevi, yoğun diplomatik görüşmelere ev sahipliği yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan: BM Güvenlik Konseyi, 5 ülkenin siyasi stratejilerinin çarpışma alanı haline gelmiştir Erdoğan, temasları kapsamında ilk gün Türkevi'nde Gürcistan Başbakanı Irakli Garibaşvili'yi kabul etti. Kabulde Erdoğan, Orta Koridor'un hayata geçirilmesinin önemini vurguladı, Bakü-Tiflis-Kars demir yolunun süratle operasyonel hale getirilmesinin beklendiğini belirtti.Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkevi'nde Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun ile görüşmesinin gündemi, iki ülke siyasi ve ekonomik ilişkilerinin yanı sıra Afrika'daki gerilimler ve iki ülkenin çözüm önerileri oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşme sonrası X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Köklü bağlara sahip olduğumuz Cezayir ile işbirliğimizi her alanda geliştirmeyi sürdüreceğiz." ifadesini kullandı. Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda ile New York'taki temaslarının ikinci gününde bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşme sonrasında yaptığı paylaşımda ikili ilişkilerin yanı sıra bölgesel konuları da ele alma fırsatı bulduklarını kaydetti. "NATO'ya en aktif destek veren ülkelerden biri olmayı sürdüreceğiz" Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York'taki temasları kapsamında NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'i de kabul etti.Erdoğan'ın gündeminde, Türkiye'nin dış politikası, 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler, Rusya-Ukrayna Savaşı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), Azerbaycan'ın Karabağ'daki antiterör operasyonu, Suriye'deki gelişmeler ve terörle mücadele konuları yer aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında BM'nin yapısına yönelik "Dünya beşten büyüktür, daha adil bir dünya mümkündür." mesajını bir kez daha vurguladı. Erdoğan'ın bu sözleri Genel Kurulda alkışlandı....
Yelda Kayhan
İmar Planında Dijital Yeterlilik Zorunluluğu İmar Planında Dijital Yeterlilik Zorunluluğu Çevre, Şehircilik ve İkim Değişikliği Bakanlığı, “Plân Yapımını Yükümlenecek Müelliflerin Yeterliliği Hakkında Yönetmelik”te değişikliğe gitti. Değişiklikle, kaliteli, güvenli yapılaşmanın sağlanması ve yetkisiz imar planı yapımının önüne geçilmesi amacıyla plan müelliflerine karekodlu ‘Dijital Yeterlilik Belgesi’ verilecek. Bakan Özhaseki, “Yönetmelikte yapılan değişiklik ile beraber imar planının yapımını yüklenecek plan müelliflerinin bundan sonra dijital ortamda belge alarak çalışmalarını yürütebilecek.” dedi.İmar Planında Dijital Yeterlilik Zorunluluğu Bakanlığın, “Plân Yapımını Yükümlenecek Müelliflerin Yeterliliği Hakkında Yönetmelik”te yaptığı değişiklik, Resmî Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yapılan değişiklikle, imar planı müelliflerine basılı plan yapım yeterlilik belgesi yerine, doğruluğu ve geçerliliği Bakanlıkça oluşturulan elektronik ortam ‘e-Plan Otomasyon Sistemi’ üzerinden teyit edilerek karekodlu ‘Dijital Belge’ verilecek. Kaliteli ve güvenli yapılaşmanın sağlanması için plan müelliflerinin yeterliliklerinin tespiti, kayıt altına alınması ve yetkisiz plan yapımının önüne geçilmesi amacıyla düzenlenen Plan Yapımı Yeterlilik Belgesi ile ilgili olarak; bürokrasinin azaltılması ve dijital Türkiye hedefi doğrultusunda çalışmalar tamamlanırken, belgenin doğruluğu ve geçerliliği ise karekod ile teyit edilebilecek. Çevre, Şehircilik ve İkim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, imar planının yapımını yüklenecek plan müelliflerinin dijital belge ile çalışmalarını yürütebileceğini bildirdi. BÜROKRASİ AZALACAK Yapılan değişiklik ile imar planlarında, yoğunluk artırmayan ve alan kullanım değişikliği öngörmeyen parsel ölçeğindeki değişiklikler ile maddi hataların düzeltilmesine yönelik değişiklikler için de plan yapım yeterlilik belge grubu şartı aranmayacak. Yayımlanan yönetmelikle beraber, plan müelliflerine verilecek yeterlilik belgesi; müellifin TC kimlik numarası, adı ve soyadı, çalışılan sektör gibi bilgilerin yanı sıra, hangi grupta plânlama işlerini üstlenebileceğini geçerlilik belgesini gösteren e-Plan Otomasyon Sistemi üzerinden üretilen ve doğruluğu teyit edilebilecek karekodlu bir ‘Dijital Belge’ye dönüştürüldü....
Yelda Kayhan
Kazazede Merve'ye kask hediye edildi  Kırıkkale valisi Mehmet Makas, “Kaskınla Yol Ver Hayata” Mottosu ile Düzenlenen Kampanya ve Bilgilendirme Çalışmalarına Katıldı Vali Mehmet Makas, Kırıkkale Emniyet Müdürlüğüne tarafından, motosiklet sürücülerine yönelik farkındalık oluşturmak amacıyla “Kaskınla Yol Ver Hayata” mottosu ile düzenlenen kampanya ve bilgilendirme çalışmalarına katılarak, motosiklet sürücülerine kask hediye etti. Makas, İl Emniyet Müdürü Mustafa Emre Başbuğ ve İl Jandarma Komutanı J.Kd.Albay Barış Cücen, Cumhuriyet ve Demokrasi Meydanında “Kaskınla Yol Ver Hayata” mottosu ile düzenlenen kampanya ve bilgilendirme çalışmaları kapsamında düzenlenen etkinlikte motosiklet sürücüleri ile sohbet ederek, trafik kurallarına uymaları konusunda uyarılarda bulundular. İl Emniyet Müdürlüğü yetkililerince, 1-30 Eylül tarihleri arasında uygulanacak olan “Kaskınla Yol Ver Hayata Projesi" kampanyası kapsamında kampanya içeriklerine ait görsellerin vatandaşların yoğun olarak bulunduğu alanlardaki dijital ekranlarda gösteriminin yapılacağı ve motosiklet sürücülerine bilgilendirme faaliyetlerinin yanı sıra “Kask Tak Hayatta Kal, Yelek Giy Görünür Ol” baskılı reflektörlü yeleklerin dağıtılacağı ifade edildi. Daha önce kazaya karışan motosiklet sürücüsü Merve Biçer’e kask hediye ederek, kazasız ve belasız sürüşler temennisinde bulundu. Motosiklet sürücülerinde kask takma bilincinin oluşturulması amacıyla İçişleri Bakanlığı tarafından ülke genelinde başlatılan ve bu kapsamda ilimizde uygulanan “Kaskınla Yol Ver Hayata ”projesinin hayata geçirildiğini kaydeden Vali,“ "Yanımızda daha önce kaza geçirmiş ve acı tecrübeleri yaşamış kardeşlerimiz var. Hem onlara kask hediye ettik hem de o hatalara bir daha düşmemeleri anlamında farkındalık eğitimi veriyoruz. Hem İl Emniyet Müdürlüğü hem de İl Jandarma Komutanlığı trafik ekiplerine şükranlarımı sunuyorum. Bölgemiz kırsal ve motosiklet kullanımının yoğun olduğu bir bölge. Gençlerimize tavsiyede bulunduk ve onları da dinledik. İnanıyorum ki bundan sonra tüm Kırıkkale'de motosiklet sürücülerimiz, kaskını takıp hayata yol verecek, yeleğini giyip görünür olacak. Biliyorsunuz son yıllarda yapılan çalışmalarla ölümlü trafik kazaları yüzde 50 oranında azaltıldı. Bu çalışmayla da trafik kazalarının azalmasına katkı koyacağına inanıyorum." dedi. Uygulamadan duyduğu memnuniyeti dile getiren motosiklet sürücüleri ise kask dağıtımından dolayı Vali Makas 'ateşekkür ettiler....
Yelda Kayhan
Yapay Zeka Her Yerde: Gazetecilikte Sufle Yönetimi Yapay Zeka Her Yerde: Gazetecilikte Sufle Yönetimi Türkiye’de ilk Sufle Yönetimi dersini Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde veren Web3 Teknolojileri Derneği Başkanı Buğra Ayan, yapay zekanın medyaya etkisini Birlik Haber Ajansı’na (BHA) verdiği özel röportaj ile anlattı. Ayan, “Sufle yönetimi dersi aslında yapay zeka okur yazarlığını öğrencilere kazandıracak bir derstir” dediYapay Zeka Her Yerde: Gazetecilikte Sufle Yönetimi Tahsin KEMER – Gurbetelli YALÇIN / ANKARA – BHA Gazi Üniversitesi Bilişim Enstitüsü’nde yapay zeka üzerine yüksek lisan yapan ve blokzincir üzerine doktorasını sürdüren aynı zamanda da Web3 derneğinin kurucusu olan Elektrik Elektronik Mühendisi Buğra Ayan Web3 ile ilgili blokzincir, metaverse, NFT ve yapay zeka gibi konular üzerine araştırmalar yapıyor. Buğra Ayan, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde vereceği Sufle Yönetimi dersini, Web3 teknolojisi, yeni medya, blokzincir ve yapay zekanın medyaya etkisini Birlik Haber Ajansı’na (BHA) verdiği özel röportaj ile anlattı.Sufle Yönetimi Dersi Aslında Yapay Zeka Okur Yazarlığını Öğrencilere Kazandıracak” Sufle yönetimi dersi ile öğrencilere yapa zeka araçlarını kullandırmayı amaçladıkların belirten Buğra Ayan, “Sufle yönetimi dersi aslında yapay zeka okur yazarlığını öğrencilere kazandıracak bir derstir. Yapay zeka araçlarına kullanmayı araçlarla sufleler oluşturmayı içerikler oluşturmayı öğretiyoruz. Bunları profesyonel olarak yapmalarını ve hem İstihdam noktasında onların istihdam edilmesini hem de iş süreçlerini daha kaliteli hale getirmelerini sağlıyoruz” dedi.Yapay Zekanın Kullanılmadığı Sektör Yok” Yapay zekayı üç evrede tanımladıklarını ifade eden Ayan, “Yapay zekayı, internetin üçüncü evresinin Web3’ü kişiselleştirilmiş internet olarak tanımlıyoruz. İlk evrede içerikleri çok az bir kullanıcı üretiyor. İkinci evrede yoğun olarak kullanıcılar üretiyor. Üçüncü evrede ise içeriğin ana üreticisi yapay zeka konumuna geçiyor. Bu içeriği üretirken de yapay zeka kullanıcılardan aldığı verileri anlamlandırarak bunlara özel içerikler üretiyor. Kişiselleştirmeyi biz birçok alanda kullanıyoruz. Örneğin bir öğrencinin bir konuyu öğrenirken onun direncini kırmadan yapay zeka kullanıyoruz. Onlardan aldığımız bilgilerle ona özel içerik üretiyoruz veya dijital pazarlama noktasında kullanıyoruz. Yapay zekanın kullanılmadığı sektör yok gibi diyebiliriz” diye konuştu. “Chat GPT’nin Ürettiği İçerikleri İndekslemeye Biliyor” Yapay zeka tabanlı analitik araçlar haberlerin performansı nasıl arttırıyor sorusu üzerine Buğran Ayan şunları söyledi: “Bu tartışılan bir konu, şimdi Google yapay zeka tarafından üretilen içeriklerin indekslenmesi noktasında bazen sansür uygulayabiliyor. Chat GPT’nin ürettiği içerikleri indekslemeye biliyor. Buradaki tartışma şu; yapay zekanın ürettiği aslında özel bir içerik mi yoksa insan emeği ile üretilen içerikler mi? İkisinin de avantajları ve dezavantajları var. Yapay zekanın ürettiği içerikler doğrudan bir hedef kitle olayını da aşıp direkt hedef bireye yönelik içerik üretebiliyoruz. Ama diğer taraftan da yapay zeka bunu üretirken insansı bazı dokunuşları da metinde kırıyor. Bu anlamda bazı metinler insanların ve yapay zekanın ürettiği metinlerden farklı bir yere sahip. Bunların analizi noktasında da şu anda emekleme aşamasındayız. Halihazırda internette yapay zeka tarafından üretilen kitap, haber vs. düşük bir oranda çünkü güçlü bir şekilde analizini yapmamız için daha fazla kullanım senaryolarının gelişmesi lazım. Ama burada eğer Google bunları indekslenmezse alternatif Bing gibi arama motorları indeksleyebilir. Burada da arama motorları ve analiz araçları için yepyeni bir mücadele alanı olacak.” Yapay Zeka Her Yerde: Gazetecilikte Sufle Yönetimi Türkiye’de ilk Sufle Yönetimi dersini Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde veren Web3 Teknolojileri Derneği Başkanı Buğra Ayan, yapay zekanın medyaya etkisini Birlik Haber Ajansı’na (BHA) verdiği özel röportaj ile anlattı. Ayan, “Sufle yönetimi dersi aslında yapay zeka okur yazarlığını öğrencilere kazandıracak bir derstir” dedi Yapay Zeka Her Yerde: Gazetecilikte Sufle Yönetimi Tahsin KEMER – Gurbetelli YALÇIN / ANKARA – BHA Gazi Üniversitesi Bilişim Enstitüsü’nde yapay zeka üzerine yüksek lisan yapan ve blokzincir üzerine doktorasını sürdüren aynı zamanda da Web3 derneğinin kurucusu olan Elektrik Elektronik Mühendisi Buğra Ayan Web3 ile ilgili blokzincir, metaverse, NFT ve yapay zeka gibi konular üzerine araştırmalar yapıyor. Buğra Ayan, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde vereceği Sufle Yönetimi dersini, Web3 teknolojisi, yeni medya, blokzincir ve yapay zekanın medyaya etkisini Birlik Haber Ajansı’na (BHA) verdiği özel röportaj ile anlattı. “Sufle Yönetimi Dersi Aslında Yapay Zeka Okur Yazarlığını Öğrencilere Kazandıracak” Sufle yönetimi dersi ile öğrencilere yapa zeka araçlarını kullandırmayı amaçladıkların belirten Buğra Ayan, “Sufle yönetimi dersi aslında yapay zeka okur yazarlığını öğrencilere kazandıracak bir derstir. Yapay zeka araçlarına kullanmayı araçlarla sufleler oluşturmayı içerikler oluşturmayı öğretiyoruz. Bunları profesyonel olarak yapmalarını ve hem İstihdam noktasında onların istihdam edilmesini hem de iş süreçlerini daha kaliteli hale getirmelerini sağlıyoruz” dedi. “Yapay Zekanın Kullanılmadığı Sektör Yok” Yapay zekayı üç evrede tanımladıklarını ifade eden Ayan, “Yapay zekayı, internetin üçüncü evresinin Web3’ü kişiselleştirilmiş internet olarak tanımlıyoruz. İlk evrede içerikleri çok az bir kullanıcı üretiyor. İkinci evrede yoğun olarak kullanıcılar üretiyor. Üçüncü evrede ise içeriğin ana üreticisi yapay zeka konumuna geçiyor. Bu içeriği üretirken de yapay zeka kullanıcılardan aldığı verileri anlamlandırarak bunlara özel içerikler üretiyor. Kişiselleştirmeyi biz birçok alanda kullanıyoruz. Örneğin bir öğrencinin bir konuyu öğrenirken onun direncini kırmadan yapay zeka kullanıyoruz. Onlardan aldığımız bilgilerle ona özel içerik üretiyoruz veya dijital pazarlama noktasında kullanıyoruz. Yapay zekanın kullanılmadığı sektör yok gibi diyebiliriz” diye konuştu. “Chat GPT’nin Ürettiği İçerikleri İndekslemeye Biliyor” Yapay zeka tabanlı analitik araçlar haberlerin performansı nasıl arttırıyor sorusu üzerine Buğran Ayan şunları söyledi: “Bu tartışılan bir konu, şimdi Google yapay zeka tarafından üretilen içeriklerin indekslenmesi noktasında bazen sansür uygulayabiliyor. Chat GPT’nin ürettiği içerikleri indekslemeye biliyor. Buradaki tartışma şu; yapay zekanın ürettiği aslında özel bir içerik mi yoksa insan emeği ile üretilen içerikler mi? İkisinin de avantajları ve dezavantajları var. Yapay zekanın ürettiği içerikler doğrudan bir hedef kitle olayını da aşıp direkt hedef bireye yönelik içerik üretebiliyoruz. Ama diğer taraftan da yapay zeka bunu üretirken insansı bazı dokunuşları da metinde kırıyor. Bu anlamda bazı metinler insanların ve yapay zekanın ürettiği metinlerden farklı bir yere sahip. Bunların analizi noktasında da şu anda emekleme aşamasındayız. Halihazırda internette yapay zeka tarafından üretilen kitap, haber vs. düşük bir oranda çünkü güçlü bir şekilde analizini yapmamız için daha fazla kullanım senaryolarının gelişmesi lazım. Ama burada eğer Google bunları indekslenmezse alternatif Bing gibi arama motorları indeksleyebilir. Burada da arama motorları ve analiz araçları için yepyeni bir mücadele alanı olacak.” “Her Teknolojinin Çocuğu Karamsarlıktı, Her Karamsarlığın Çocuğu Yeni Bir Teknolojidir” Buğra Ayan, yeni medya ile haberciliğin değiştiğini vurgulayarak, “Biz 2006-2007’den itibaren yeni medya dönemine geçtiğimizde haberciliğin değiştiğini gördük. İlk başta şöyle düşünülüyordu; eğer biz gazeteye bastığımız şeyi internete koyarsak bunun yeni medya olduğunu düşündük daha sonra ise tam tersi oldu, gazeteye koyamadığını internete koyduğunda bunun yeni medya olduğunu ve yeni bir içerik türünün ortaya çıktığını gördük. Bu içerik türünün etrafında da hem internet haberciliği gelişti hem de birçok yeni uzmanlık alanı ortaya çıktı. Yani gelişen teknolojiler aslında hem istihdam noktasında daha zengin yeni alanlar ortaya çıkarıyor. Ama burada şu gerekiyor; meslek mensuplarının bu teknolojileri dinamik olarak takip edip, gelişecek fırsat ve senaryoları değerlendirmeleri ve buna yönelikte kendilerini geliştirmeleri gerekiyor. Bu durumda dalganın üstünde kalabiliyorlar aksi taktirde tıpkı yeni medya geldiğinde internetle ilgilenmeyen, sosyal medya araçlarını kullanmayan meslek mensubu nasıl zorluk çekiyorsa yapay zeka okuryazarı olmayan mensup da benzer zorlukları çekebilir. Gelişen her teknoloji için bizim kullandığımız bir söz var. Her teknolojinin çocuğu karamsarlıktır, her karamsarlığın çocuğu yeni bir teknolojidir. Burada da bir gelişen teknoloji başta bir karamsarlık oluştursa da bunu biz bir kere daha gördük hem internetin hem sosyal medyanın kırılımında daha sonrasında artık buna uygun yeni içerik türleri ve istihdam alanları ve yeni bir kültür ortaya çıkıyor. Bu kültürü de mesleğini en iyi yapan kişiler daha rahat yapıyor. Çünkü oradaki bilgi birikimlerini getirip bu alana aktarıyorlar” ifadelerini kullandı. “İnsanoğlu Onu Daha İyi Kullanıyorsa O Zaman Alet Edevata Hakim Oluyor” Yapay zekanın gelişimiyle birlikte insanlardan daha üstün olabileceği ve insanlara ihtiyaç duyulmayacağı düşüncesine karşı Ayan, “Her gelişen şeye alet, edevat olarak bakıyoruz. Bir alet, edevat geliştiğinde insanoğlu onu daha iyi kullanıyorsa o zaman alet, edevata hakim oluyor, kullanamazsa alet edevat ona hakim oluyor. Buna o bağlamda bakıyoruz. Çok anlık bir değişiklik değil. Süreç içeresinde her şey yavaş yavaş dönüşüyor. Bunun biraz daha hızlandığına tanıklık ediyoruz, o yüzden dersi koyduk üniversitede, ben öyle bakıyorum. Bizim derneğin misyonu da bütün gelişen teknolojileri alet, edevat olarak görüp bu alet, edevatı en iyi şekilde kullanma becerilerini kazandırmak ve bu şekilde o alet, edevata hükmetmek” yanıtını verdi. “Son 200 Yıldır Gelişen Her Teknolojiye Karşı Bir Ön Yargı Oluştu” Yapay zekaya karşı bir ön yargı olup olmadığı ile ilgili Ayan, “Son 200 yıldır gelişen her teknolojiye karşı bir ön yargı oluştu. Aynaya karşı da oluştu. Amerika’da 1800’lerde aynaların yasaklanmasını isteyen köşe yazarları da oldu. Çünkü kibri ön plana çıkardığı için aynalar yasaklansın. Walkman’ler, scooter’lar, bisikletler yasaklansın her şey yasaklansın diye. Gelişen her teknolojiye bir direnç olur. Ama o dirençteki kaygıları da ele alarak zamanla teknolojide suyun yolunu bulduğu gibi toplumun kullanım alanına sunulur. Burada da öyle olacağını düşünüyorum” açıklamasını yaptı...
Yelda Kayhan
KASK TAK HAYATTA KAL KASK TAK HAYATTA KAL  Kırıkkale'de trafik kazalarında kayıpların azaltılması amacıyla bir dizi etkinlik yapılmaya başlandı Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada trafik kazalarında Can kaybının azalması için özellikle motosiklet kullanan sürücülerin kask takmalarına önem verilmesi istendi. Yapılan açıklamada; Trafik kazalarından kaynaklı can kayıplarının %50 oranında azaltılmasını hedefleyen Karayolu Trafik Güvenliği Strateji Belgesi ve Karayolu Trafik Güvenliği Eylem Planında belirlenen hedefler doğrultusunda motosiklet kullanan vatandaşlarımızın üzerinde trafik güvenliği konusunda farkındalığın artırılması amacıyla trafik bilgilendirme faaliyetlerinin düzenlenmesi hedeflenmiştir.  Günümüzde artan ihtiyaçlar doğrultusunda trafikte motosikletli sürücü sayısında önemli derecede artış olduğu ve çoğu zaman söz konusu sürücülerin trafiği tehlikeye düşürecek şekilde motosiklet kullandıkları ve motosiklet kullanırken koruyucu ekipman ile kask kullanmadıkları görülmüştür.  BİLGİLENDİRME YAPILDI Bu doğrultuda 1-30 Eylül 2023 tarihleri arasında “Kaskınla Yol Ver Hayata” sloganıyla kampanya ve bilgilendirme çalışmaları yürütülecektir. Kampanya dâhilinde 20.Eylul 2023 günü saat  11:00 ilimiz Cumhuriyet Meydanında yapılacak etkinliklerde, çeşitli tarihlerde kazaya karışan motosiklet sürücüleri Merve BİÇER, Sena MEYDANER ve Batın Alp ALTINER’ e İl Emniyet Müdürlüğümüz tarafından özel olarak hazırlanan kask hediye edilecektir.  Ayrıca hafta boyunca kampanya içeriklerine ait görsellerin vatandaşların yoğun olarak bulunduğu alanlardaki dijital ekranlarda gösterimi sağlanacak ve motosiklet sürücüleri üzerinde yapılacak olan denetimlerde, bilgilendirme faaliyetlerinin yanı sıra hazırlanan “Kask Tak Hayatta Kal, Yelek Giy Görünür Ol” baskılı reflektörlü yelek dağıtımı da yapılacaktır. ...
Yelda Kayhan
"Beyaz Araçlar, Tercih Lideri Olarak Otomobil Paza... Otomobil sektöründe renk tercihleri, sürücülerin kişisel zevklerine ve trendlere uygun olarak değişebilir. Ancak son yıllarda beyaz renk, otomobil alıcıları arasında kesin bir favori haline gelmiş durumda. Beyaz araçlar, estetik zarafeti, şıklığı ve zamansızlığıyla tercih edilen bir renk olmaya devam ediyor.Son verilere göre, otomobil pazarında beyaz renkli araçlar, en çok tercih edilen renk seçeneği olarak öne çıkıyor. Bu tercihin arkasındaki nedenler arasında estetik çekiciliği, yaz-kış mevsimlere uygunluğu, kir ve çamurun göze çarpmayışı gibi önemli faktörler bulunuyor.Beyaz otomobiller, sahiplerine bir dizi avantaj sunuyor. Özellikle yaz aylarında güneş ışınlarını yansıtma özelliği sayesinde iç mekanın daha serin kalmasına katkı sağlıyor. Ayrıca, beyaz araçlar kir ve tozun daha az belirgin olduğu bir yüzey sunarak temizlik konusunda da avantaj sağlıyor.Beyaz renkli otomobiller aynı zamanda modern ve şık bir görünüm sunarak sürücülere kişisel tarzlarını ifade etme fırsatı veriyor. Bu nedenle, özellikle genç sürücüler arasında popülerlik kazanıyor.Ayrıca, beyaz renkli araçlar, ikinci el satışlarında da tercih edilen bir renk olma eğilimindedir. Beyaz otomobillerin değeri, diğer renklere göre daha istikrarlı bir şekilde yüksek kalabiliyor.Sonuç olarak, beyaz renkli otomobiller otomobil pazarında hala birincil tercih olarak öne çıkıyor. Bu renk seçeneği, hem fonksiyonel hem de estetik avantajları nedeniyle sürücüler arasında her dönemde popüler kalmaya devam ediyor. ...
Yelda Kayhan
Kırıkkale'de kuş bakışı "Allah" lafzıyla dikk... Cidde Başkonsolosluğu eski basın ataşesi Bahattin Akyön'ün girişimleriyle Karacalı köyü girişindeki 5 dönüm arazide 2015 yılında yapımına başlanan cami, 4 yarım hilal şeklinde tasarlandı.Manevi havayı yansıtması açısından Kur'an kursları bölümüne Kabe revaklarını andıran özel revaklar yapılan camiye gökyüzünden bakıldığında "Allah" lafzı dikkati çekiyor.Hayırseverlerin katkısıyla yaptırılan İslami Değerler Külliyesi, 22 Ekim'de açılacak.Bahattin Akyön, İslami Değerler Külliyesi'ndeki Mescid-i Rağbet Camisi'nin Kırıkkale'de ilkleri barındıran bir eser olduğunu söyledi.Külliye hakkında bilgi veren Akyön, şöyle konuştu:"Külliyemizin ve camimizin en büyük özelliklerinden biri, 4 hilal şeklinde yarım kubbeden oluşması. İslam'ın nurunu ve nişanesini hilalle dört bir yöne temsil eyledik. Bir diğer özelliği de semadan bakıldığında 'Allah' lafzını Anadolu'nun bağrına mühür şekilde vurduğumuz ve 'Allah' lafzı üzerine kurulu bir cami inşa edildi. Gece ışıklar yandığında 'Allah' lafzı semadan gözüküyor. Bir diğer özelliği de Selçuklu mimarisine uygun, tamamen taşla yapılmış bir cami. Aynı zamanda Osmanlı ve modern Türk mimarisinden esinlenerek 2 minareli tasarlandı."Akyön, külliyede 500 kişilik erkek, 250 kişilik kadın alanı olmak üzere 2 ayrı mescidin bulunduğunu dile getirdi.Külliyede kütüphane, gasilhane, imam evi, lojman ve misafirhane bulunduğunu anlatan Akyön, külliyenin yapımında kendilerine destek verenlere teşekkür etti."8 yılda tamamlandı"Akyön, "Burası gönüllülük esasına uygun olarak yapıldı ve 8 yılda tamamlandı. Ayrıca öyle bir noktada ki Kırıkkale'nin her tarafından görülebiliyor." dedi.Bahattin Akyön, farklı etkinliklerle gençleri külliyede buluşturacaklarını sözlerine ekledi. ...
Yelda Kayhan
Aliyev: Karabağ'daki Ermeni silahlı güçlerin ... Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile ABD Dışişleri Bakanı Blinken arasındaki telefon görüşmesine ilişkin açıklama yaptı. Açıklamaya göre Aliyev, Blinken ile görüşmesinde Karabağ'da Azerbaycan ordusunca başlatılan antiterör tedbirlerinin gerekçelerini aktardı. Karabağ'daki Ermeni silahlı güçlerden ve son aylarda artan provokasyonlarından, sözde rejimin "cumhurbaşkanı seçimi" yapmasından bahseden Aliyev, provokatif eylemleri önlemek için bölgede yerel nitelikte antiterör tedbirlerine başlamak zorunda kaldıklarını kaydetti. Aliyev, Azerbaycan ordusunun sivilleri ve altyapı tesislerini hedef almadığını, yalnızca meşru askeri hedefleri imha ettiğini vurguladı. Azerbaycan'ın Karabağ bölgesinde yaşayan Ermenilerin temsilcilerinin, Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı İdaresi tarafından yeniden entegrasyon konularını görüşmek üzere defalarca diyaloga davet edildiğini fakat bu davetlerin reddedildiğini hatırlatan Aliyev, antiterör tedbirleri devam ederken de diyalog davetini yinelediklerini ifade etti. Aliyev, Karabağ'daki Ermeni silahlı güçlerin silah bırakması ve silahsızlandırılması durumunda terörle mücadele tedbirlerinin durdurulacağını belirtti. Azerbaycan'ın Karabağ'da anayasal yapıyı tesis için başlattığı antiterör tedbirleri 44 günlük 2. Karabağ Savaşı sonrası, Azerbaycan'ın Karabağ bölgesindeki sözde rejimin attığı adımlar tansiyonun yükselmesine neden oldu. Sözde rejim son günlerde kontrolündeki topraklarda Azerbaycan ordusunun mevzilerine yakınlaşmak, kendi mevzilerini pekiştirmek için siper kazma ve farklı istihkam faaliyetleri ve sabotaj girişimleri gibi bir dizi provokasyonlarda bulundu. Ermeni silahlı gruplar, son birkaç ayda Azerbaycan ordusunun mevzilerine sistematik şekilde ateş açmaya ve arazilere mayın döşemeye devam etti. Azerbaycan'dan gelen, sözde rejimin feshedilmesi taleplerine rağmen Ermeni güçlerinin kontrolündeki topraklarda 9 Eylül'de sözde "cumhurbaşkanlığı seçimi" yapılması tansiyonu daha da yükseltti. Son olarak Hocavent ili Ahmetbeyli-Fuzuli-Şuşa kara yolunda Azerbaycan devlet kurumuna ait bir kamyon mayına bastı ve 2 kişi hayatını kaybetti. Olay yerine giden polis aracının başka bir mayına basması sonucu 4 polis şehit oldu. Bunun üzerine Azerbaycan Savunma Bakanlığı, Karabağ'da anayasal yapıyı yeniden tesis etmek amacıyla yerel antiterör önlemleri başlatıldığını bildirdi. ...
Yelda Kayhan
Cumhurbaşkanı Erdoğan: BM Güvenlik Konseyi, 5 ülke... Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyinin artık dünya güvenliğinin teminatı olmaktan çıktığını, 5 ülkenin siyasi stratejilerinin çarpışma alanı haline geldiğini söyledi.Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM Genel Kurul Salonu'nda BM'nin 78. Genel Kurulu görüşmelerinde katılımcılara hitap etti.Konuşmasına salondakileri selamlayarak başlayan Erdoğan, BM 77. Genel Kurul Başkanlığını tamamlayan Csaba Körösi'yi tebrik etti, BM 78. Genel Kurul Başkanlığını devralan Dennis Francis'e başarılar diledi.Güven ve dayanışma içerikli bir temayla toplanan 78. Genel Kurul'un tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını temenni eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:"Dünyamızın geleceği konusunda, geçtiğimiz yıl burada yaptığımız değerlendirmelere kıyasla daha iyimser bir tablo çizmek maalesef mümkün değildir. Karşımızdaki fotoğraf; küresel ölçekte giderek daha fazla, daha karmaşık, daha tehlikeli sınamalarla karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. Kendi ülkemin güneyinde, kuzeyinde, doğusunda ve batısında pek çok çatışma, savaş, insani kriz, siyasi çekişme ve sosyal gerilim yaşanıyor. Küresel ekonomik sorunlarla birleşerek sürekli büyüyen bu sınamalarla baş etmek her geçen gün daha da zorlaşıyor."Avrupa'nın doğu sınırlarında yaşanan savaşın, yol açtığı insani trajediye ilave olarak ekonomiden güvenliğe, enerjiden gıda güvenliğine her alanda ciddi sorunlar ortaya çıkardığını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:"Suriye ile Kuzey Afrika ve Sahel bölgesinde vekalet savaşlarının aracı haline dönüştürülen terörizm, kırılganlığı hızla artan uluslararası güvenlik iklimine onarılamaz zararlar veriyor. Küresel güçlerin ihtiraslarını kullanarak büyüyen terör örgütlerinin faaliyet alanları, teknolojik gelişmeler ile kötüleşen sosyo-ekonomik şartlardan da istifadeyle adeta bir salgın gibi geniş coğrafyalara yaygınlaşıyor. Yabancı karşıtlığı, ırkçılık ve İslam düşmanlığının yeni bir krize dönüşme emareleri, son bir yıldır endişe verici boyutlara ulaştı.""Kara gününde ülkemize gösterilen dostluk, bizler için önemli bir teselli kaynağıdır"Erdoğan, dünyanın hangi köşesinde yaşanırsa yaşansın, iklim değişikliği ve buna bağlı doğal afetlerin artık günlük hayatın bir gerçeği haline geldiğini ifade ederek, şunları söyledi:"Türkiye, 6 Şubat sabahı, gerek büyüklüğü, gerek etkilediği alan itibarıyla, Sayın Genel Sekreter'in ifadesiyle 'yüzyılın en büyük doğal afetlerinden biriyle' karşı karşıya kaldı. BM dahil uluslararası toplumun yardım çağrımıza ivedilikle verdiği cevabın samimiyetini, fedakarca sergilenen çabaları ve ülkemize sağlanan cömert desteği unutmamız mümkün değildir. 50 binden fazla insanını kaybettiği, 850 bin yapının kullanılamaz hale geldiği, milyonlarca insanı barındıran şehirlerin adeta yerle yeksan olduğu bu kara gününde ülkemize gösterilen dostluk, bizler için önemli bir teselli kaynağıdır."Dünyanın 100'ü aşkın ülkesinden Türkiye'nin yardım çağrısına destek verenlere, ülke ve millet adına teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremin yaralarını sarmak, şehirleri bir an önce ayağa kaldırmak için çalışmaların yoğun bir şekilde sürdürüldüğünü aktardı."Libyalı kardeşlerimizi de yalnız bırakmayacağız"Libya'da, fırtına ve selin ağır yıkımlara ve can kayıplarına yol açtığını hatırlatan Erdoğan, "Felaketin ardından Türkiye olarak 10 bini aşkın insanın hayatını kaybettiği, binlerce kişiden hala haber alınamadığı Libya'ya yardım için hemen harekete geçtik. İlk etapta 3 gemi ve 3 uçakla 567 personelin yanı sıra yüzlerce araçtan, binlerce ton iaşe, barınma ve sıhhi malzemeden oluşan yardımları bu ülkeye gönderdik." dedi.Türk sivil toplum kuruluşlarının da kendi imkanlarıyla bölgedeki çalışmalara katıldığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dünyanın neresinde bir mağdur, mazlum varsa yanında yer alan bir ülke olarak Libyalı kardeşlerimizi de yalnız bırakmadık, bırakmayacağız. Dost ve kardeş ülkelerin de Libya halkına yardım için seferber olacağına inanıyorum. Ülkemiz gibi şiddetli bir depremle sarsılan Faslı kardeşlerimize de geçmiş olsun dileklerimi buradan iletiyorum." ifadelerini kullandı."Güvenlik Konseyi 5 ülkenin siyasi stratejilerinin çarpışma alanı haline gelmiştir"Genel Kurulun bu yılki temasının Türkiye'nin hedefleriyle birebir örtüştüğünü görmekten memnuniyet duyduğunu belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:"Cumhuriyetimizin 100'üncü yılında hayata geçirmeye başladığımız 'Türkiye Yüzyılı' vizyonumuz, bu örtüşmenin en somut ifadesidir. Küresel adaletsizlikleri ortadan kaldıran, ekonomik eşitsizliklerin üzerine giden, barış, güvenlik, istikrar ve refah üreten, etkili, kapsayıcı ve insanlığı kucaklayıcı, velhasıl tüm insanlığın hayrına bir uluslararası sistemin tesisi çağrımız giderek daha çok yankı buluyor. Genel Sekreter Sayın Guterres'in geçtiğimiz günlerde yaptığı, 'İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan kurumların bugünün dünyasını yansıtmadığı' tespitine katılıyoruz. Bu tespit, bizim 'Dünya 5'ten büyüktür' çağrımızı ifade ediyor. Güvenlik Konseyi, artık dünya güvenliğinin teminatı olmaktan çıkmış, 5 ülkenin siyasi stratejilerinin çarpışma alanı haline gelmiştir. Kıbrıs'ta yaşanan son hadiseleri, bu içi boşalmış, adalet ve güven telkin etmeyen kurumsal yapının bir tezahürü olarak değerlendiriyoruz. Barış ve istikrarın güçlendirilmesine yönelik sayısız inisiyatife öncülük etmiş bir ülke olarak, Sayın Guterres'in 'Barış için yeni gündem' oluşturulması çağrısına önem veriyoruz. Bu anlayışla, Rusya-Ukrayna savaşının başından beri 'savaşın kazananı, barışın kaybedeni olmaz' teziyle hem Rus hem Ukraynalı dostlarımızı masada tutmaya gayret ediyoruz. Savaşın, Ukrayna'nın bağımsızlığı ve toprak bütünlüğü temelinde, diplomasi ve diyalogla sona erdirilmesine yönelik çabalarımızı artırarak sürdüreceğiz.""İnsani köprünün bir şekilde idamesi için temaslarımız sürüyor"Türkiye'nin, BM ile birlikte başlattığı Karadeniz Girişimi'yle dünya piyasalarına 33 milyon ton tahıl ürünü sevk edilmesini sağlayarak küresel açlık krizi tehlikesinin önüne geçtiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şahsi gayretlerimiz neticesinde girişim 3 kez uzatıldı ancak girişimin 17 Temmuz itibarıyla çıkmaza girmesi dünyayı yeni bir krizle yüz yüze bıraktı. Küresel açlık tehlikesiyle karşı karşıya bulunan coğrafyalara uzanan bu insani köprünün bir şekilde idamesi için temaslarımız sürüyor." diye konuştu.Öncelikle Afrika ülkelerine 1 milyon ton tahılın sevkini öngören planı bu bakımdan önemsediklerini ifade eden Erdoğan, "Amacımız; çevremizdeki çatışma ve ihtilaflar karşısında dünya barışına ve refahına mümkün olan en büyük katkıları sunmaktır." ifadesini kullandı.Artık 13'üncü yılına giren Suriye'deki insani trajedinin, köken ve inanç fark etmeksizin, bölgedeki herkesin hayat şartlarını daha da zorlaştırdığını ifade eden Erdoğan, Türkiye'nin, Suriye'nin hem siyasi birliğini, hem sosyal bütünlüğünü, hem de ekonomik yapısını tehdit eden gelişmelere karşı ilkeli, yapıcı ve adil tutum ortaya koyan yegane ülke konumunda bulunduğunu vurguladı.Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Güneyimizdeki krizin, halkın meşru beklentilerini karşılayacak kapsamlı, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözümle sona erdirilmesi, giderek daha önemli hale geliyor." dedi.Kahramanmaraş merkezli depremlerin yıkıcı etkisinin Suriye'de de kendini gösterdiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:"Özellikle kuzeybatı Suriye'de, zaten sıkıntılı olan insani durum, daha da kötüleşmiştir. Tam da böyle bir dönemde, Birleşmiş Milletlerin bölgedeki sınır-ötesi insani yardım operasyonunun kesintiye uğraması talihsiz bir gelişmedir. Türkiye olarak, Suriye'nin kuzeyinde zor şartlarda hayat mücadelesi veren 4 milyonu aşkın insanı, elbette kaderine terk etmeyeceğiz. Sınırlarımız ötesinde inşasına öncülük ettiğimiz konutlar tamamlandıkça, sığınmacıların buralara geri dönüşü hızlanacaktır. Ancak, Suriye'nin toprak bütünlüğü ve siyasi birliğine en büyük tehdit, bu ülke üzerinde hesabı olan güçlerin güdümündeki terör örgütlerine verilen açık destektir. Bir yandan PKK-PYD terör örgütünün, diğer yandan mezhep ayrışması üzerinden organize edilen radikal grupların cenderesi altında bunalan Suriye halkı, isyan noktasına gelmiştir. Nitekim, son dönemlerde bunun çeşitli sonuçları ortaya çıkmaya başladı."Konuşmasında, Irak'ın karşı karşıya olduğu iç ve dış sınamaları aşmak için samimi bir çaba içinde olduğunu belirten Erdoğan, "Biz, Irak'ın siyasi birliğini, toprak bütünlüğünü, yeniden imar çalışmalarını tahkim eden, ülkeyi oluşturan unsurlar arasında ayrım gözetmeyen bir anlayışla hareket ediyoruz. Bölge ülkeleri olarak hayata geçireceğimiz Kalkınma Yolu projesiyle, inşallah bölgesel entegrasyonu daha da güçlendireceğiz." diye konuştu."Bölgede her başları sıkıştığında DEAŞ bahanesine sarılanların oyunları artık ifşa olmuştur." ifadesini kullanan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:"DEAŞ'la, fiilen en büyük mücadeleyi vermiş, bu örgüte en büyük kayıpları yaşatmış ve sorunun önündeki, arkasındaki gerçekleri çok iyi bilen bir ülke lideri olarak açık konuşmak istiyorum. Suriye ve Irak başta olmak üzere, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Sahel'de kendi siyasi ve ekonomik çıkarları için DEAŞ ve benzeri örgütleri paravan olarak kullananların riyakarlıklarından bıktık, usandık. Bu bölgelerdeki tehdit sadece DEAŞ değildir. Asıl tehdit, vekalet savaşlarının aracı olarak kullanılmak üzere beslenen, palazlandırılan terör örgütleridir, paramiliter gruplardır, paralı askerlerdir ve kim daha yüksek fiyat verirse onlara çalışan kimi yerel unsurlardır. Karşımızdaki bu gerçeğe rağmen, sırf kendi siyasi ve ekonomik çıkarları için terör örgütleriyle çalışmaya devam eden ülkelerin, terörden ve bununla bağlantılı sorunlardan şikayet etmeye hakkı yoktur.Böyle bir dünyada, ister çatışma bölgesinin hemen yanında yer alsın, ister çok uzakta okyanuslarla çevrilmiş bir karada yaşasın, hiç kimse güvende değildir. İşte bunun için diyoruz ki; Birleşmiş Milletlerin öncülüğünde dünyanın güvenliğini, huzurunu, refahını sağlamakla görevli kurumları hızla yeniden yapılandırmalıyız. Coğrafyasıyla ve demografisiyle, dünyadaki tüm kökenleri, inançları, kültürleri temsil yeteneğine sahip bir küresel yönetim mimarisi inşa etmeliyiz. Netice olarak, tüm kalbimizle bir kez daha diyoruz ki; dünya 5'ten büyüktür, daha adil bir dünya mümkündür.""Hak ve hukuka saygı gösterilmesiyle mümkündür"Türkiye'nin, kendi bölgesinden başlayarak, çeşitli sorun alanlarına ilişkin yaklaşımlarını da paylaşan Erdoğan, "Doğu Akdeniz'in barış, refah ve istikrarın egemen olduğu coğrafyaya dönüşebilmesi, ancak tüm tarafların hak ve hukukuna saygı gösterilmesiyle mümkündür. Bizim kimsenin hakkında gözümüz yoktur, kimsenin de haklarımızı yok saymasına müsaade etmiyoruz, etmeyeceğiz." dedi.Kıbrıs meselesinin ortaya çıkmasının 60'ıncı yıl dönümü olduğunu hatırlatan Erdoğan, Kıbrıs Türk tarafının, Kıbrıs meselesinde adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüm bulunması için daima samimi gayret gösterdiğini vurguladı.Bu çözümün artık federasyon modeli temelinde gerçekleşemeyeceğinin, herkesin kabul ettiği bir gerçek olduğunu dile getiren Erdoğan, "Uluslararası toplumu bunu kabullenerek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin bağımsızlığını tanımaya, bu ülkeyle diplomatik, siyasi ve ekonomik bağlar kurmaya davet ediyoruz. Ada'daki Birleşmiş Milletler Barış Gücü'nden de sergilemekle mükellef olduğu tarafsızlığa titizlikle riayet etmesini bekliyoruz. Zaten itibarı zedelenen bu gücün, Kıbrıs'ta yeni bir itibar kaybıyla karşı karşıya kalmasını istemeyiz." ifadelerini kullandı."Nihai bir çözüme kavuşturulabilmesiyle mümkündür"Türkiye'nin, köklü tarihi ve gönül bağlarına sahip olduğu Yemen'deki durumun kendilerini derinden yaraladığını belirten Erdoğan, bu sorunun en kısa sürede, Yemen'in milli birliği ve toprak bütünlüğü içerisinde çözüme kavuşturulmasının en büyük temennileri olduğunu söyledi.Mısır'la ilişkilere de değinen Erdoğan, "Mısır'la bir müddet durağan seyreden ilişkilerimizi, her alanda geliştirmeye başladığımız bir döneme girdik. Bu yeni dönemde işbirliklerimizi karşılıklı fayda temelinde ilerletmeye kararlıyız." diye konuştu.Erdoğan ayrıca, Orta Doğu'ya kalıcı barışın gelebilmesinin ancak Filistin-İsrail sorununun nihai bir çözüme kavuşturulabilmesiyle mümkün olduğunu kaydetti."Filistin halkını ve devletini, uluslararası hukuk temelinde meşru haklarına kavuşması yolunda verdikleri mücadelede desteklemeyi sürdüreceğiz." diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:"Bir kez daha tekrarlayacak olursak, 1967 sınırları temelinde bağımsız ve coğrafi bütünlüğü haiz bir Filistin devleti hayata geçirilmeden, İsrail'in de aradığı huzuru ve güveni bulabilmesi zordur. Bu çerçevede, Kudüs'ün, özellikle de Harem-i Şerif'in tarihi konumuna saygı gösterilmesinin takipçisi olmaya devam edeceğiz."Türkiye'nin Balkanlarla, kökleri tarihe dayanan güçlü siyasi, ekonomik ve insani bağları bulunduğuna işaret eden Erdoğan, Avrupa'nın bu kritik bölgesinde istikrarın sağlanması, anlaşmazlıkların diyalog yoluyla çözülmesi için ikili, bölgesel ve uluslararası platformlarda yoğun çaba gösterdiklerini bildirdi.Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Son dönemde gerginleşen Kosova ve Sırbistan arasındaki ilişkilerin normalleşmesi için yürütülen süreçleri aktif şekilde destekliyoruz." ifadesini kullandı.AB ile ilişkilerAB ile ilişkilere de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:"Bölgesel ve küresel sınamaların giderek giriftleşen yapısı, Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerinin sağlıklı bir zeminde ilerletilmesine, her zamankinden daha fazla ihtiyaç olduğuna işaret ediyor. Avrupa Birliği'nden beklentimiz, uzun süredir ihmal ettiği ülkemize yönelik yükümlülüklerini süratle yerine getirmeye başlamasıdır. Özellikle Türkiye'ye yönelik sergilenen ikircilikli tavırların artık bir son bulması gerekiyor."Latin Amerika ve Karayipler coğrafyasının, Türkiye'nin insani dış politikasının tüm unsurlarını harekete geçirdiği, dostluk bağlarının her geçen gün kuvvetlendiği bir diğer bölge olduğunu aktaran Erdoğan, gelecek dönemde bu ilişkileri, Türkiye-Latin Amerika ve Karayipler Ortaklık Politikasına dönüştürmeyi hedeflediklerini dile getirdi.Kuruluşunun 60. yıl dönümünde Afrika Birliği'nin, Kıta'nın kendi kaderini eline alıp ayağa kalkmasının abidevi bir sembolü olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Afrika'nın sorunlarına Afrikalı çözümler" bulma iradesiyle başlayan sürecin, dünyanın en önemli kalkınma projelerinden biri haline dönüştüğünü vurguladı.Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şu sözlerle devam etti:"Özellikle yürüdüğü bu yolda Afrika'ya eşlik etmek amacıyla, Kıta'yla dostluk bağlarımızı stratejik ortaklıkla taçlandırdık. Afrika Birliği'nin, bizim de çok güçlü destek verdiğimiz G20 üyeliğini memnuniyetle karşıladık. Bununla birlikte, Sahel Bölgesi'nin ciddi siyasi, ekonomik, sosyal ve güvenlik sınamalarıyla yüzleştiği bir gerçektir. Son dönemde sıkıntılı günler yaşayan Nijer'in en kısa zamanda anayasal düzene, demokratik bir yönetime kavuşmasını ümit ediyoruz. Nijer'e yapılacak herhangi bir askeri müdahalenin, bu ülkeyle birlikte bölgenin tamamını daha derin bir istikrarsızlığa sürükleme riski vardır."Erdoğan, Yeniden Asya Girişimlerinin, ata yurdu Asya ile ilişkileri karşılıklı yarar ve ortak öncelikler temelinde daha da ileri taşıma iradelerinin sembolü haline geldiğini söyledi.Güney Kafkasya'da barışın, huzurun ve işbirliğinin tesisi yolunda önlerinde tarihi bir fırsat bulunduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:"Bu fırsatı değerlendirmek için Ermenistan ile iyi komşuluk ilişkilerini ve tam normalleşmeyi hedefleyen bir süreç başlattık. Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki görüşme sürecini başından beri destekledik. Ancak Ermenistan'ın, bu tarihi fırsatı yeterince değerlendiremediğini görüyoruz. Ermenistan'ın başta Zengezur Koridoru'nun açılması olmak üzere verdiği sözleri yerine getirmesini bekliyoruz. Artık herkesin kabul ettiği gibi Karabağ, Azerbaycan toprağıdır. Bunun dışında bir statünün dayatılması asla kabul edilmeyecektir. Ermeniler dahil herkesin Azerbaycan topraklarında barış içinde yan yana yaşaması öncelikli hedefimiz olmalıdır. 'Tek millet, iki devlet' şiarıyla hareket ettiğimiz Azerbaycan'ın toprak bütünlüğünü korunma yönünde attığı adımları destekliyoruz.""Rohinga Müslümanlarına yardım elini uzatmış bir ülkeyiz"Orta Asya ülkeleriyle işbirliğini güçlendirdiklerini vurgulayan Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı'nın, bölgesel ve küresel düzeyde giderek daha etkin bir aktör haline dönüşmesinden memnuniyet duyduklarını ifade etti.Yarım asırdır zor günler yaşayan Afgan halkının, siyasi saiklerden bağımsız olarak, çok ciddi insani yardıma ve desteğe ihtiyacı olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:"Ülkedeki geçici hükümetin, toplumun tüm kesimlerinin adil bir şekilde temsil edildiği kapsayıcı bir yönetime dönüşmesi, Afganistan'ın önünü açacak ve uluslararası alanda olumlu karşılık bulacaktır. Güney Asya'da bölgesel huzurun, istikrarın ve refahın önünü açacak bir diğer gelişme de Keşmir'de ihtiyaç duyulan adil ve kalıcı barışın, Hindistan ve Pakistan arasında diyalog ve işbirliği yoluyla tesisi olacaktır. Türkiye olarak bu yönde atılacak adımlara desteğimizi sürdüreceğiz. Çin'in toprak bütünlüğü ve egemenliğine saygı duyduğumuzu, her fırsatta altını çizerek ifade ediyoruz. Bununla birlikte, güçlü tarihi ve insani bağlarımızın olduğu Uygur Türkleri'nin hak ve özgürlüklerinin korunmasıyla ilgili hassasiyetimizi dile getirmeyi ve gündemde tutmayı sürdüreceğiz. Myanmar ve Bangladeş'te zor şartlarda yaşayan Rohinga Müslümanlarına ilk günden itibaren yardım elini uzatmış bir ülkeyiz. Yerlerinden edilmiş durumdaki Rohingaların anavatanlarına güvenli, gönüllü, onurlu ve kalıcı şekilde dönüşleri sağlanana kadar kendilerine olan desteğimiz devam edecek.""2030'da sıfır açlık sloganından, maalesef giderek uzaklaşıyoruz"Erdoğan, gündemlerindeki önemi bir küresel sınamanın da enerji güvenliği olduğunu belirterek, Türkiye'nin son 20 yıldır enerji alanında gerçekleştirdiği yatırımlar sayesinde kendi enerji güvenliğini sağlama yönünde önemli mesafe aldığını bildirdi.Çalışmalarını enerjiyi bir çatışma unsuru olmaktan çıkarma ve kullanımını ortak fayda temelinde teşvik etme yönünde yoğunlaştırdıklarını vurgulayan Erdoğan, şunları dile getirdi:"Bu doğrultuda, Doğu Akdeniz'den Hazar Havzası'na, Karadeniz'den Balkanlar'a kadar geniş bir coğrafyada enerji alanında işbirliği ruhunu ve dayanışmayı ön plana çıkarmak için mücadele ediyoruz. Türkiye ulaştırma alanında da üzerinden veya çevresinden geçecek tüm projelere destek verebilecek jeopolitik konuma sahiptir. Teknolojik yenilikler, küresel ve bölgesel sınamaları çözmemiz için fırsat olarak değerlendirilmeli, rekabet gücünü artıracak bir koz olarak görülmemelidir. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin en önemli başlıkları arasında yer alan '2030'da sıfır açlık' sloganından, maalesef giderek uzaklaşıyoruz. Doğrusu biz, açlığı 21'inci yüzyılda hala çözüme kavuşturulamamış bir sorun olarak kabullenmekte zorlanıyoruz. Dünyanın bu kadar geliştiği, refahın bu kadar arttığı bir çağda, 735 milyon kişinin açılıkla boğuşmasının hiçbir izahı olamaz. Uzaya turistik yolculuk için yüz milyonlarca dolar harcanırken, Afrika'dan Asya'ya milyonlarca insan bir lokma yiyecek ekmek dahi bulamıyorsa, hiçbirimiz kendimizi güvende hissedemeyiz.""Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanını imzaladık"Sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin hayata geçirilmesi için tüm ülkeleri güçlü irade sergilemeye davet eden Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:"Kalkınma yardımları konusunda dünyanın en cömert ülkeleri arasında yer alan Türkiye'nin bu çağrıyı yapma hakkı olduğuna inanıyoruz. İklim değişikliğine bağlı küresel sıcaklık artışının 1,5 santigrat dereceyle sınırlı tutulabilmesi giderek zorlaşıyor. Bunun şartlarından biri, kalkınmakta olan ülkelerin çabalarının finansal ve teknolojik olarak desteklenmesidir.'Gıda güvenliği' iklim değişikliğinden etkilenen alanların başında geliyor. Su ve toprak kaynaklarının sürdürülebilir kullanımına yönelik doğru politikalar ve yatırımlar geliştirip uygulamalıyız. Çocuklarımıza, bilinçsiz tüketimden doğan kirliliğe boğulmuş ve doğal kaynakları tüketilmiş bir dünyayı miras bırakamayız. Bu anlayışla, daha yaşanabilir ve adil bir dünya vizyonuyla, eşim Emine Erdoğan'ın himayesinde ülkemizde başlattığımız Sıfır Atık Hareketi'ni, Birleşmiş Milletlerde 105 ülkenin ortak sunuculuğunda kabul edilen kararla küresel boyuta taşıdık. Dün Türkevi'nde Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanını imzaladık. Sıfır Atık hedeflerimizin, iklim değişikliğiyle mücadeleye ve sürdürülebilir kalkınma çabalarına önemli katkılar sağlayacağına inanıyoruz. Buradan tüm ülkeleri, uluslararası kurumları ve sivil toplum kuruluşlarını Sıfır Atık Hareketine destek vermeye davet ediyorum.""Nefret söylemi, kutuplaşma ve ayrımcılık sızlatmadık vicdan bırakmıyor"Erdoğan, özellikle gelişmiş ülkelerde bir virüs gibi yayılan ırkçılık, yabancı karşıtlığı, İslam düşmanlığının artık tahammül edilemeyecek seviyelere ulaştığını dile getirerek, şöyle konuştu:"Masum insanların maruz kaldığı nefret söylemi, kutuplaşma ve ayrımcılık, dünyanın dört bir köşesinde sızlatmadık vicdan bırakmıyor. Ne yazık ki pek çok ülkede popülist siyasetçiler, bu tehlikeli akımları teşvik ederek ateşle oynamayı sürdürüyor. Avrupa'da Kur'an-ı Kerim'e karşı düzenlenen menfur saldırılara, ifade özgürlüğü maskesi altında izin vererek eylemleri teşvik eden zihniyet, esasen kendi eliyle kendi geleceğini karartmaktadır. Türkiye olarak, Birleşmiş Milletler, AGİT ve İslam İşbirliği Teşkilatı başta olmak üzere tüm platformlarda İslam düşmanlığıyla mücadeleye yönelik girişimleri desteklemeye devam edeceğiz. Hangi inanca mensup olursa olsun, kutsallara saldırıyı kabullenmeyen tüm dostlarımızı da mücadelemize omuz vermeye davet ediyorum.""Aileye sahip çıkmak, insana ve tüm insanlığın istikbaline sahip çıkmak demek"Her birine birkaç cümleyle temas etmeye çalıştığı tüm bu meydan okumalarla mücadelenin herkesin ortak sorumluluğu olduğunu belirten Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:"Bu sorumluluğu ancak etkin işbirliği, dayanışma ve insani değerlere sıkı sıkıya sahip çıkarak yerine getirebiliriz. Maalesef son dönemde insanı insan yapan kadim değerler, çok ağır saldırı altındadır. Doğrudan insanı, insanın fıtratını, geleceğini ve sosyal bünyeyi tehdit eden bu saldırıların hedefinde öncelikle aile vardır. Bu bakımdan aileye ve aile müessesesine sahip çıkmak, insana ve tüm insanlığın istikbaline sahip çıkmak demektir. Giderek artan küresel dayatmalar karşısında tüm dostlarımızı aile müessesesinin korunmasında hassasiyet göstermeye çağırıyorum. Bu sene 100'üncü yılını kutlayan Türkiye Cumhuriyeti olarak herkes için barış, refah, güvenlik yönünde, tüm insanlığın yararına adımlar atmayı sürdüreceğiz. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 78'inci toplantısında yapılacak çalışmaların, küresel işbirliği ve dayanışma ruhunu güçlendirmesini temenni ediyorum."Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının sonunda, 6 Azerbaycan vatandaşının şehit edilmesine ilişkin "Ermenistan-Azerbaycan arasındaki son olumsuz gelişmeyi kesinlikle kınıyorum ve bölgedeki gelişmelerin süratle sona ermesini temenni ediyorum." dedi.NotlarCumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 78. Genel Kurulu'na hitap etmek üzere eşi Emine Erdoğan ile  yürüyerek  görüşmelerinin yapılacağı Genel Kurul Salonu'na geldi. Emine Erdoğan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasını Genel Kurul’da dinledi. Emine Erdoğan’ın yakasına taktığı ay yıldızlı broş dikkati çekti.Erdoğan'ın konuşması sırasında kullandığı, "Dünya 5'ten büyüktür ve daha adil bir dünya mümkündür" ifadesi salondakiler tarafından alkışladı....
Yelda Kayhan
YÜKSEK HIZLI TREN CAZİP OLMAKTAN ÇIKTI Bu fiyatlarla Kırıkkale'de durmasada olur. YHT:195 Tl OTOBÜS:100 Tl Büyük ümitlerle hizmete giren Yüksek Hızlı Tren neredeyse Kırıkkale'de durmak istemiyor. Son yapılan zamla birlikte Kırıkkale-Ankara arası 130 -195 TL'ye çıkartıldı. Ankara-Kırıkkale otobüslerin 100 lira olduğu ortamda vatandaşlar zaman ve mesafe kaybı ve yüksek fiyattan dolayı artık Yüksek Hızlı Treni kullanmıyor. KIRIKKALE FİYATLARI UÇTU Yüksek Hızlı Tren daha çok Ankara-Sivas arası dolu koltuk olmasına özen gösterdiği için Kırıkkale'yi kısa mesafe olduğundan dolayı zarar olarak görüyor. Bu bakımdan da  Kırıkkale'den yolcu almak istemiyor. Yüksek Hızlı Tren hizmete girdiği tarihten 3 ay sonra yapmış olduğu açıklamada 300.000 yolcu taşındığını bunun 16.000'nin Kırıkkale yolcusu olduğu ifade edilmişti. Bu orana baktığımızda Yüksek Hızlı Treni kullanan Kırıkkaleli sayısı%5 civarında son fiyat artışından sonra bu oranın daha da aşağı düşeceği belirtiliyor. Bu gibi işte Kırıkkale'de hızlı tren geçecek ancak yolcu olmadığı için transfer gidecek. YÜKSEK ZAM GİZLENİYOR Bu arada Yüksek hızlı tren bilet ücretlerine yüzde 33 ile yüzde 65 arasında zam yapan TCDD, yeni bilet ücretlerinin gişe camlarına asılmaması için gişe personellerine talimat gönderdi.TCDD Genel Müdürlüğü tarafından TCDD gişe personelleri ile kondüktörlerine “Bilgi notu” adı altında bir yazı gönderildi. Yazıda, “Tren bilet ücretlerinin güncellendiği ve gişe camlarına yeni ücretlerin asılmaması gerektiği" belirtildi...
Yelda Kayhan
19 Eylül Gaziler Günü’nde olduğu gibi Ulusal gün v... Kırıkkale valisi Mehmet Makas, 19 Eylül Gaziler Günü dolayısıyla Gaziler onuruna düzenlenen yemekte; gaziler, aileleri ve şehit yakınları ile bir araya geldi.   Valilik himayelerinde 19 Eylül Gaziler Günü münasebetiyle düzenlenen akşam yemeğine, Garnizon ve Mühimmat Komutanı Tuğgeneral Mehmet Ali Durmuş, Vali Yardımcısı Ahmet Ferhat Özen, İdare Mahkemesi Başkanı Erkan Ceylan, Belediye Başkanı Vekili Halil Danacı, İl Jandarma Komutanı Albay Barış Cücen, İl Emniyet Müdürü Mustafa Emre Başbuğ ve çok sayıda şehit yakını ile gazi ve gazi aileleri katıldı. Yemek programı Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdür Vekili Rukiye Eryılmaz’ın günün anlam ve önemine ait konuşmasıyla başladı. Şehit aileleri, gaziler ve ailelerinin katıldığı akşam yemeğinde salona hitap eden Vali“ Asil ve yüce bir milletin evlatlarıyız. Bu millet tarih sahnesindeki kutlu yürüyüşünü, Hakkı üstün kılmak adına yapmış mübarek bir millettir. Bu yürüyüşü yaparken dünyaya hep adaleti ve hoşgörüyü yaymıştır. Ergenekondan çıkışımızdan,Çin seddinden Adriyatiğe kadar bu coğrafyadaki tüm mücadelemizin temelinde yatan şiarımız budur.Bu şiar Anadoluyu bize yurt edinen Alparslan Han’ın Malazgirt Savaşı’nda, Çanakkale cephesindeki savunmamızda, Kurtuluş Savaşı’nda ve 15 Temmuz’da içimizden çıkanlara karşı yapmış olduğumuz mücadelede de, Bayrağı indirmemek,ezanı susturmamak adına, batıya sömürgeci güçlere karşı yapılan bir mücadelede de vardı.Bugün 19 Eylül Gaziler Günü’nde olduğu gibi Ulusal gün ve kutlamalar ile tekrar tekrar silkelenerek bu şiarımızı hatırlıyoruz. Dünyada mazlum ve masumun hakkını savunan bu aziz millet, hep önde olsun ,lider olsun diye yapılmış bu kutlu mücadelenin en onurlu neferlerinin Gazilerimiz olduğuna değinen Sayın Valimiz, konuşmasına şöyle devam etti. ”Gazilerimiz kendileri ile ne kadar övünse azdır. Evladını şehadete vererek, bayrağımızdaki al rengi oluşturan şehitlerimizin aileleri, şehitleri ile ne kadar övünse azdır. Biz bu anma günlerini be sebeble yapıyoruz. Gazilerimizi anmak, şehitlerimize rahmet okumak ve tarih tekerrür etmesin, bu millet zillet görmesin diye, hür yaşasın diye, hep kendimizi diri tutmak adına anmaları yapıyoruz.” Dedi....
Yelda Kayhan
Gazilerimiz baştacımızdır Millî Eğitim Müdürü Hayati Telefoncu, 19 Eylül Gaziler Günü dolayısıyla mesaj yayımladı. Telefoncu mesajında, bağımsızlık için kahramanca mücadelelerin verildiğini ve verilmeye de devam edileceğini hatırlattı. Şehit ve gazilerin milletin birlik ve beraberliği için yakmış oldukları meşalenin hiçbir zaman sönmeyeceğine dikkat çeken Telefoncu, mesajında şu ifadelere yer verdi. “Şehit ve gazilerimiz; toprağımızı vatan, insanımızı ulus yapan değerlerimizin başında gelir. Gazilerimiz yaşam boyu taşıyacakları izlerle, vatanımız için göze alınabilecek en yüce fedakârlığı yapmıştır. Onlar, tarihimizin şeref sayfalarını oluşturan, bağımsızlık meşalesini yüreklerinde yakan ve yarınlara taşıyan isimsiz kahramanlardır. Türk milletinin özgürlüğüne ve onuruna olan inançları, her daim bizlerin ilham kaynağıdır. Ecdadımızdan miras kalan bu yüce ruhu, büyük kahramanları ve onların fedakârlıklarını gelecek nesillere anlatmak, bir millet olarak üzerimize düşen en kutsal görevdir. Tarihini bilen nesiller, yarınlara daha güçlü adımlarla yürüyecek, atalarından aldığı güçle yüksek ideallere ulaşacaktır. 19 Eylül Gaziler Günü vesilesiyle başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi minnet ve şükranla anıyor; hayatta olan gazilerimize sağlık, mutluluk ve uzun ömürler diliyorum.”...
Yelda Kayhan
Kırıkkale'de Ahilik Haftası düzenlenen çeşitl... Kırıkkale'de Ahilik Haftası kutlandı  - Kırıkkale'de Ahilik Haftası düzenlenen çeşitli etkinliklerle kutlandı.  Kırıkkale Valisi Mehmet Makas, Belediye Başkanı Mehmet Saygılı, Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Osman Cebeci, esnaf temsilcileri ile öğrenciler, mehter takımı eşliğinde Kırıkkale Belediyesi'nden İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü önüne kadar yürüdü. Makas, burada düzenlenen programda yaptığı konuşmada, Müslüman ve Türk kültüründe her şeyin insan ve ahiret üzerine kurulu olduğunu söyledi. Ahiliğin, eşrefi mahlukata ve insan odaklılığa hizmet eden bir kültür olduğuna dikkati çeken Makas, "Usta çırak ilişkisiyle esnafımızın hem dini hem de milli değerlerini birbirine aktardığı bir yol atalığı müessesesidir.  Bu dürüstlük abidesi Ahilik teşkilatı, hem dinimizin emrettiği kuralları bir araya getiriyor hem de milli değerlerimizdeki ticaret ahlakını öğreterek toplumun temelini oluşturuyor." diye konuştu. Belediye Başkanı Saygılı da Ahiliğin sadece bir esnaf kuruluşu olmadığını, aynı zamanda toplumda örnek olan yaşantı biçimi olduğunu dile getirdi. Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Cebeci ise toplumsal yaşamın ortak paydası olan ve insan üzerine kurulan Ahilik teşkilatının, günümüze kadar görevini en iyi şekilde yerine getirmeye çalıştığını kaydetti. Akademisyen Kazım Ceylan tarafından "Ahilik" konulu konferansın verildiği programda, "Ahilik" tiyatrosu sergilendi. "Yılın Ahisi" Bekir Balcı, "yılın kalfası" Ali Kızılırmak ve "yılın çırağı" Melike Aygün'e cübbe giydirilip şet kuşatıldığı tören, Cumhuriyet Meydanı'nda unutulmaya yüz tutmuş meslekler sergisinin gezilmesiyle sona erdi. Törene, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Mehmet Ali Durmuş, Ticaret İl Müdürü Seyfettin Çetiner, protokol üyeleri, esnaf temsilcileri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı....
Yelda Kayhan
Rektörden Üniversiteyi Birincilikle Kazanan Öğrenc...   Rektörden Üniversiteyi Birincilikle Kazanan Öğrencilerimize TOGG ile Kampüs Turu   Kırıkkale Üniversitesi Rektörü öğrencilere bir sürpriz yaptı Rektörü Üniversitemizi Birincilikle Kazanan Öğrencilerimize TOGG ile Kampüs Turu Rektörümüz Prof. Dr. Ersan Aslan, 2023 YKS sonuçlarına göre Üniversitemiz fakülte, yüksekokul ve meslek yüksekokullarını birincilikle kazanan  öğrencilerimizi, yerli ve milli aracımız TOGG  T10X ile kampüsümüzü gezdirdi.  Kırıkkale Üniversitesi'nde Bu konuda yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi Kampüs turu öncesinde Rektörümüz, öğrencilerimizle Rektörlük Senato Salonu’nda toplantı yaptı. Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Mehmet Başalan, Genel Sekreterimiz Dr. Öğr. Üyesi Şevket Evci ve Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Birimi Sorumlusu Öğr. Gör. Göksun Ünlü de toplantıda hazır bulundu. Üniversitemizin tarihçesi, akademik ve idari birimlerimiz, yapılan çalışmalar ve sosyal imkanlarımız hakkında öğrencilerimize bilgi veren Rektörümüz  Prof. Dr. Ersan Aslan, “Göstermiş olduğunuz başarı dolayısıyla hepinizi tebrik ediyorum. Üniversitenize hoş geldiniz. Sizlerle tanışmak ve Üniversitemizin ulusal ve uluslararası düzeyde hedefleri hakkında genel anlamda bilgi vermek amacıyla buradayız. Burada bulunacağınız 2,4,5 ve 6 öğrenim yılı boyunca bu çalışmalarımızı bizlerden ve hocalarınızdan sık sık duyacaksınız. İyi bir üniversiteye geldiniz. Ulusal ve uluslararası derecelendirme kuruluşlarının Üniversitemizle ilgili sunduğu akademik yayın sayıları, bu yayınlara yapılan atıflar, uluslararasılaşma oranı,  yeşil alan ve çevre duyarlılığı gibi verileri bize bunu gösteriyor. Ülkemizdeki ve dünyadaki farklı üniversite ve kurumlarla çok sayıda proje bazlı anlaşmalarımız var. Öğrencilerimiz, bu faaliyetlerde hocalarıyla birlikte yer alabildiği gibi sektörlerini yakından tanıma imkanı da buluyor. Proje çalışmaları içinde yer almak, proje üretebilmek önemli bir şey.  TÜBİTAK ile proje yapan öğretim üyesi sayısı genel ortalama olarak %10 civarında. Bu oran Üniversitemizde genel ortalamanın neredeyse 2 katı seviyesindedir. Öğrencilerimizin TÜBİTAK’a yaptığı proje başvuru sayısı ve kabul edilen proje açısından da iyi bir yerdeyiz. 2053, 2071 vizyonumuzu gerçekleştirebilmek, Yakın Geleceğin Büyük Türkiyesi hedefi doğrultusunda yerli ve milli üretim yapabilmek için bütün bölüm ve programlarımızdaki öğrencilerimizin proje çalışmalarına katılarak kendilerini geleceğe hazırlamaları ülkemiz adına büyük önem taşıyor. Görevde bulunduğum sürece sizlerin proje fikirlerinizi, kampüs içine veya dışına ait yaşadığınız sıkıntılarınızı, taleplerinizi dinlemeye hazırım” dedi. Toplantıda konuşan Genel Sekreterimiz Dr. Öğr. Üyesi Şevket Evci, “Hepiniz hoş geldiniz. Hayırlı olsun. Üniversitemizin bir öğrencinin temel ihtiyaçlarını karşılama noktasında bir eksiği olmadığını söyleyebilirim. Sizlerin gördüğü bir eksiklik olursa da fakültelerinizdeki idari amirlerden başlamak üzere bizlere de iletebilirsiniz” dedi.   Öğrencilerimizi en iyi şekilde mezun etmeyi amaçladıklarını belirten Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Mehmet Başalan, “Hepiniz hoş geldiniz. Fakültelerinize birinci olarak yerleşme başarısı göstediğiniz için sizleri tebrik ederim. Umut ediyorum ki birinci olarak da mezun olursunuz. 30 yıldır buradayım ve Kırıkkale Üniversiteli olmanın bir ayrıcalığı olduğunu düşünüyorum. Benim de çocuğum buradan mezun oldu. Şu anda ABD’de doktora yapıyor. İyi bir eğitim almak istiyorsanız doğru yerdesiniz. Sizleri teorik ve pratik anlamda en iyi şekilde yetiştirmek ve mezun etmek için iyi bir akademik kadromuzu, teknik altyapımızı ve  müfredatımızı güncellemeye önem veriyoruz. Buna, Üniversitemizde bulunduğunuz süre boyunca şahit olacaksınız.  Merkez Kütüphanemiz gerek kitapları, gerekse dijital veri kaynakları ile bilgiye ulaşma noktasında sizlere kolaylık sağlayacaktır. Karşılaştığınız sorunları, taleplerinizi, memnuniyetinizi hocalarınıza, idari amirlere çekinmeden  söyleyebilirsiniz. İnşaallah en iyi şekilde mezun olursunuz” şeklinde konuştu. Sıcak ve samimi bir ortamda gerçekleşen toplantıda öğrencilerimiz kendilerini tanıtarak, Üniversitemiz ve bölümleri ile ilgili merak ettikleri konularda Rektörümüzle sohbet ettiler. Toplantı sonrasında Rektörümüz Prof. Dr. Ersan Aslan, öğrencilerimizi Üniversitemizin aracı TOGG T10X ile kampüsü gezdirdi. Bölümlerine birinci olarak yerleşen öğrencilerimize kampüsümüz ve kampüsteki binalar hakkında bilgi veren Rektörümüz, tur sırasında kampüs içindeki diğer öğrencilerimizle de sohbet etti. Rektörümüz ile birlikte Merkez Kütüphane’yi gezen öğrencilerimize Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanı Mine Keskin tarafından bilgi verildi. Rektörümüzün öğrencilerimize hediye vermesi ve günün anısına hatıra fotoğrafı çektirilmesi ile devam eden program, Üniversitemiz Konukevi’ndeki öğle yemeği ile sona erdi....
Yelda Kayhan
Anne Sütü'nün önemi Anne Sütü'nün önemi Kırıkkale İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanlığına bağlı personeller tarafından adliye personeline yönelik ‘Anne Sütünün Teşviki ve Emzirme’ ­konulu seminer düzenlendi. Sağlık Bakanlığınca yürütülmekte olan program kapsamında anne sütüne bebeğin her ihtiyacı olduğu anda ulaşabilmesi için bebek dostu kurulumların yaygınlaştırılması gerekmektedir. Bu kapsamda her kadına şartları ne olursa olsun, emzirme için gerekli profesyonel ve toplumsal desteğin sağlanması,  annelerin emzirme ile ilgili tecrübe kazanabilmesini sağlayacak tüm bilgi, eğitim ve öz güvenin verilmesi programın esas hedefini oluşturmaktadır. Hedef kapsamında Kırıkkale Adliye Sarayı ilgili idarecilerinin talepleri doğrultusunda, adliye personeline yönelik ‘Anne Sütünün Teşviki ve Emzirme’ ­konulu seminer düzenlendi. Kırıkkale İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanlığına bağlı personeller tarafından verilen seminerinde katılımcılara; anne sütünün faydaları, emzirme pozisyonları, anne sütünün sağma teknikleri ve süt saklama koşulları konularında bilgiler verildi. l ve toplumsal desteğin sağlanması,  annelerin emzirme ile ilgili tecrübe kazanabilmesini sağlayacak tüm bilgi, eğitim ve öz güvenin verilmesi programın esas hedefini oluşturmaktadır. Hedef kapsamında Kırıkkale Adliye Sarayı ilgili idarecilerinin talepleri doğrultusunda, adliye personeline yönelik ‘Anne Sütünün Teşviki ve Emzirme’ ­konulu seminer düzenlendi. Kırıkkale İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanlığına bağlı personeller tarafından verilen seminerinde katılımcılara; anne sütünün faydaları, emzirme pozisyonları, anne sütünün sağma teknikleri ve süt saklama koşulları konularında bilgiler verildi....
Yelda Kayhan
Karakeçili’de TOKİ Konutlarının Temeli Atıldı Kırıkkale’nin Türkmen ve Yörük Şehri Karakeçili’de TOKİ konutları için temel atma töreni düzenlendi.Törende kurbanlar kesildi ve dualar edildi. İlçeye hayırlı olması temennisinde bulunuldu.  Karakeçili Belediye Başkanı Veysel Aydemir, Kaymakam Ali Can Uludağ ve Yeşilevler Mahallesi'nde yapımı devam eden 132 konutluk TOKİ inşaatında temel atma töreni gerçekleştirdiler. Aydemir, ilçede ilk kez yapılacak TOKİ konutları inşaatına başlandığını ve uzun zamandır bekledikleri bir yatırım olduğunu söyledi. Daha önce birkaç kez girişimde bulunulsa da sonuç elde edilemediğini aktaran Aydemir, şöyle konuştu: "Sayın Milletvekilimiz Halil Öztürk’ün büyük desteğini gördük. Her aşamasında yanımızda oldular. Kendilerine ilçem ve şahsım adına teşekkür ederim. Bu yatırımın yapılması bizim için çok önemli.” SORUNLARIMIZI TEK TEK ÇÖZÜYORUZ Aydemir, “İlçemizde miras kalan arsalardaki hissedarların çokluğu nedeniyle arsa problemi bulunmakta, bu da konut problemini ortaya çıkarmaktadır. Ankara ve çevre illerde yaşayan hemşehrilerimiz ilçemize dönmek istiyor ancak bu sıkıntılardın dolayı dönemiyorlar. TOKİ konutlarının yapılması ve arsa sorunlarının çözülmesiyle bu sıkıntılar aşılacaktır." FESTİVAL MUHTEŞEM OLDU Aydemir, doğal gaz çalışmalarının da sürdüğünü belirterek, hattın döşendiğini şu anda evlere bağlantıların yapıldığını dile getirdi. İlçedeki yatırımların devam ettiğini ifade eden Aydemir, "Dere ıslah çalışmalarımız da devam ediyor. 2 Eylül'de gerçekleştirilen 29. Ertuğrul Gazi'yi Anma Uluslararası Kültür Şenliği'mize de büyük bir coşku yaşandı. Bu sene daha da muhteşem oldu. Karakeçili her geçen gün daha da büyüyerek yoluna devam ediyor." dedi. ...
Adnan Akın Güler
HACILAR BELEDİYESİ YAKACAK ODUN YARDIMI YAPIYOR Hacılar Belediyesi, önümüzdeki kış aylarında kasaba halkına destek olmak amacıyla yakacak odun yardımı yapıyor. Bu inisiyatif, Hacılar Belediye Başkanı Mehmet KOYUNCU'nun belediyenin imkanlarını kullanarak kasaba halkına destek verme isteğiyle gerçekleşmekte. Belediye imkanları kullanılarak temin edilen odun türünden yakacaklar, sonbahar dönemi içerisinde kasaba halkının kışlık hazırlıklarını yapmalarına yardımcı olmaktadır. Bu yardım, salça yapımı, menemen yapımı, ekmek yapımı gibi evsel ihtiyaçların karşılanmasının yanı sıra sobalı evlerde kış aylarında ihtiyaç duyulan yakacak malzemelerini temin etme amacı taşımakta.Hacılar Belediyesi, "SİZDEN – BİZDEN" anlayışıyla, vatandaşların talepleri doğrultusunda belediyenin kamyonu ile hiçbir ücret talep etmeden yakacak odunları hanelere ulaştırmaktadır. Bu yardım şu ana kadar 50 haneye ulaşmış ve hala devam etmekte.Bu küçük gibi görünen ancak ekonomik sıkıntıların yaşandığı bir dönemde büyük önem taşıyan destek, kasaba halkı tarafından memnuniyetle karşılanmaktadır. Hacılar Belediyesi'nin bu tür yardımları, kasaba sakinlerinin kış aylarını daha sıcak ve rahat geçirmelerine katkı sağlayarak toplumun refahını artırmaktadır. Bu tür sosyal yardımlar, yerel yönetimlerin toplumun ihtiyaçlarını anlama ve karşılama çabalarının bir örneğini temsil etmekte. ...
Yelda Kayhan
    BİZE ULAŞIN

    Yenidoğan Mahallesi Mimar Sinan Caddesi 596.Sokak No: 5 Kat: 3 Kırıkkale

    +90 (318) 224 34 34

    bilgi@kalehaber.net

    BİZİ TAKİP EDİN

    Kalehaber I Kırıkkale Haber - Kırıkkale Son Dakika Haber Kırıkkale haber,Kırıkkale son dakika haberleri ve güncel Kırıkkale haberleri,güncel Kırıkkale nöbetçi eczaneleri,hava durumu,namaz vakitleri,cenaze ilanları ve vizyondaki sinema filmleri Kalehaber.net'de!

    yüklenemedi

    kalehaber.net, Anadolu Ajansı abonesidir.

    © 2010-2023 Kale Haber Tüm Hakları Saklıdır.