Kırıkkale’nin Keskin ilçesinde bulunan ve halk arasında “Fişekhane” olarak bilinen tarihi yapı, Kurtuluş Savaşı yıllarında üstlendiği önemli görev ve özgün mimarisiyle hâlâ ayakta duruyor. Sadece bir bina değil; aynı zamanda fedakârlığın, direnişin ve bağımsızlık ruhunun simgesi olarak geçmişten bugüne yaşayan bir miras niteliği taşıyor.
Milli Mücadelede Stratejik Nokta
Fişekhane, 1921-1923 yılları arasında cephedeki askerlerin mühimmat ihtiyacını karşılamak için aktif olarak kullanıldı. Günde yaklaşık 50.000 adet silah mermisinin üretildiği bu yapı, Keskin halkının birlik içinde verdiği büyük mücadelenin merkezi haline geldi. Kadınlar, erkekler, yaşlılar ve çocuklar bu üretim sürecine gönüllü olarak katılarak, Kurtuluş Savaşı'na doğrudan destek sundu.
Bu yapı, sadece bir üretim alanı değil; aynı zamanda milli birlik ve dayanışmanın canlı örneği olarak tarihe geçti. O yıllarda yaşanan zorluklar ve gösterilen insanüstü çaba, bugün bile Fişekhane'nin duvarlarında hissedilebiliyor.
Mimari Açıdan Eşsiz Bir Değer
Keskin’in Bozkurt Mahallesi’nde yer alan Fişekhane, Ankara taşları kullanılarak inşa edilmiş üç katlı bir yapıdır. Dönemin mimari anlayışını yansıtan detaylarla donatılmış olan bina, hem estetik hem işlevsellik açısından dikkat çekiyor.
📌 Öne Çıkan Mimari Özellikler:
- Dört sütunlu geniş sundurma ve oymalı ahşap giriş kapısı
- Giriş bölümünde yer alan horoz kabartması, sembolik bir detay olarak göze çarpıyor
- Yan cephelerdeki kemerli pencereler ve üçgen alınlıklar, yapıya zarif bir görünüm katıyor
Fişekhane zaman içinde farklı amaçlarla kullanılsa da, yapısal orijinalliğini büyük ölçüde koruyarak günümüze ulaşmayı başardı.
Geçmişten Günümüze Kullanımı
1907 yılında askeri depo olarak inşa edilen Fişekhane, Kurtuluş Savaşı döneminde mühimmat üretim merkezi olarak işlev gördü. Savaşın ardından cephane üretimi sona erdi ve yapı farklı amaçlarla değerlendirilerek çeşitli kurumlara ev sahipliği yaptı. Günümüzde ise bir eğitim kurumu olarak kullanılmaya devam ediyor.
Toplumun Hafızasında Derin Bir İz
Arşivlerde yer alan eski fotoğraflar ve tanıklıklar, Keskin halkının bu binada gösterdiği fedakârlığın somut izlerini taşıyor. Özellikle savaş döneminde kadınların ve çocukların zorlu koşullarda çalışarak cephe gerisinde gösterdiği mücadele, hafızalarda yer etmeye devam ediyor.
Bugün Fişekhane, sadece geçmişin tanığı değil, aynı zamanda gelecek nesillere aktarılması gereken kültürel ve tarihî bir değer. Hem Kurtuluş Savaşı’ndaki yeri hem de özgün mimarisiyle, Keskin’in bu önemli yapısı hâlâ saygıyla anılıyor.