Diyarbakır’ın Tavşan Tepe bölgesinde yaşanan gizemli olay, küçük Narin’in trajik ölümüyle derin bir sır perdesi arkasında kalmaya devam ediyor. Başta mağdur olarak görünen Narin’in ailesinin, olayın üzerini kapatmak için çaba sarf ettiği iddia ediliyor. Ancak, zamanla ortaya çıkan bilgiler, ailenin bu olayın ardındaki gerçeklerle bağlantılı olabileceğine dair şüpheleri artırıyor.
Narin’in ölüm şekli, son dönemde tartışma konusu olan ve Yahudi ritüellerine dayandığı iddia edilen "Tavşan Tepe" adlı kitapla büyük benzerlikler taşıyor. Kitapta yer alan tavşanlarla yapılan ritüeller, Narin’in yaşadığı trajik son ile örtüşüyor. Kurban olarak sunulan tavşanların hikayesi, Narin'in ölümüne dair çeşitli teoriler ortaya atılmasına neden oldu. Bu olayın gerçekten bir Yahudi ritüeli olup olmadığı ya da yalnızca bir teori mi olduğu konusunda ise net bir açıklama yok.
Köyde yaşanan bu esrarengiz olayın ardından, Narin’in neden öldürüldüğü bazi sebeplerden olduğu bilinse de hala belirsizliğini koruyor. Olayın üzerinin örtülüp örtülmediği ya da ritüel iddialarının gerçek olup olmadığı konusundaki soru işaretleri ise yetkililer tarafından araştırılmaya devam ediyor.
Tavşanpete Kitabı
1945 yılında Robert Lawson'un kaleme aldığı çocuk kitabı “tavşan tepe”, (rabbit hill) bu kitapta “tavşan” üzerinden; şüphe, korku ve nefret konu ediliyor.
“tavşan tepe” adlı kitap, yüzeysel bir hikayenin ötesinde, derin mitolojik ve sembolik anlamlar taşıyan bir anlatıya sahiptir. bu eserde, tavşanlar (çocuklar) ahırda kitlenmiş ve bir kurtuluş mücadelesi vermektedirler. kitap, bu tavşanların kaderlerini belirleyen bir gemiyi ve bu gemiye ulaşma mücadelesini detaylandırarak, fedakârlık ve kurtuluş temalarını işler.
Havin Ritüeli Nedir? Narin Güran Bu Ritüele Kurban mı Edildi?
Türkiye, Narin Güran cinayetiyle sarsılırken, kan donduran yeni bir iddia gündemde: Havin ritüeli. İddialara göre, bu gizemli ritüel kapsamında kız çocukları kurban ediliyor. Peki, Havin ritüeli nedir ve Narin Güran bu ritüelin kurbanı mı oldu?
Narin Güran cinayeti, Türkiye’nin gündeminden düşmüyor. İki kişinin tutuklandığı bu vahşi cinayette her geçen gün yeni detaylar ve iddialar ortaya çıkıyor. Cesedi dereye gömen Nevzat Bahtiyar dışında kimsenin itirafta bulunmaması ve tüm köyün suskunluğu, cinayetin planlı ve organize bir şekilde işlendiği ihtimalini güçlendiriyor. Bu iddiaların arasında dikkat çeken bir diğer konu ise Havin ritüeli.
Gazeteci Bircan Yıldırım, X platformundaki bir paylaşımında Narin’in ölümünün, bu ritüelle bağlantılı olabileceğine dikkat çekti. Yıldırım’a göre, Narin’in öldürüldüğü bölgede uzun süredir Havin ritüeli uygulandığı öne sürülüyor. Bu ritüelde özellikle adı Havin olan kız çocuklarının seçildiği belirtiliyor. Ayrıca Yıldırım, Havin ritüelinin kökenini Diyarbakır’da bulunan Mithras Tapınağı’na ve Illuminati’ye dayandırıyor.
Yıldırım'ın haberine göre, 6 yaşını doldurmadan öldürülen birçok "Havin" isimli çocuk olduğu iddia ediliyor. Bu isimler arasında Havin Dilek, Havin Gürkan, Havin Vuran, Havin Ekren, Havin Besta Sert, Havin Gündemir ve Havin Nida Karabulut yer alıyor.
Narin Güran cinayeti sonrası mezarlıkta dikkat çeken bir olay da halkın hafızasında yer etti. Narin’in mezarı başında ağlayan bir kadın, "Havin'imi de böyle öldürdüler" diyerek benzer bir trajediyi yaşadığını dile getirdi.
Narin Güran cinayetiyle ilgili olarak gözaltına alınan şüphelilerden yalnızca Nevzat Bahtiyar cesedin nasıl gömüldüğüne dair itiraflarda bulundu. Ancak cinayetin nasıl ve kim tarafından işlendiği hala bilinmiyor. Köy halkının suskunluğu, cinayetin arkasında organize bir plan olduğu şüphesini daha da kuvvetlendiriyor.