Lakers 17. Şampiyonluğunu alıp evine dönerken herkes bu şampiyonluğu Kobe için aldıklarını biliyordu. Son maç ikinci periyotun sonunda bitmişti. Fark 28 olmuş ve Miami bunun için hiçbir şey yapamayacaktı. Lakers fiziğini ortaya koydu ve döve döve maçı aldı. Butler’ı savunmak için farklı bir 5’li ile sahaya çıkan Lakers istediğini aldı. Bam bu seride istediği performansa hiç ulaşamadı ve pota altı için çok büyük bir eksik oldu. Miami bu maç zihinsel olarak geri adım attı ve maçı Lakers orada kopardı. LeBron’u övmeden önce Butler’ı  konuşmak istiyorum. Butler bu takıma o kadar iyi geldi ki takımın LeBron’u oldu ve sezon başında asla düşünülmeyen bir takımı sırtlayıp buralara kadar getirdi. İnanılmaz bir hırsı ve inanılmaz basketbol zekasıyla kendini gösterdi. Elbette oyuncular da bunu istedi ama Butler onları dengeye getiren isim oldu. Eric Spoelstra yeniden nasıl bir koç olduğunu gösterdi. Takımı o kadar iyi biliyordu ki nerede, ne zaman, ne yapacağını çok biliyordu ancak son noktayı Lakers koydu. LeBron’a gelecek olursak iki kelime ile özetleyebilirim: İnsan değil! Böyle bir şeyi görebilmemiz bile bizim için mucize. 1-2 ay sonra 36 yaşına girecek olan LeBron 29.8 sayı, 11.8 ribaunt ve 8.5 asist ile finallerin en değerli oyuncusu oldu. LeBron her geçen yıl beni korkutmaya devam ediyor. Bu şekilde başka bir oyuncu olsa yıllarca bu performansı konuşulur ancak bu performansı LeBron nasıl alıştırdıysa herkes normal karşılıyor. Davis ile kısa sürede bu kadar iyi anlaşmaları ve takıma katkıları ufak çaplı bir mucize. Lakers taraftarlarını gönülden kutlarım. Miami taraftarları için de şunları söyleyebilirim: İnanılmaz işler başardılar ve seneye daha iyilerini bekliyorum.