Başlığa baktığınızda ilk aklınıza gelen “Tanrı” kelimesi oldu değil mi? Hayırdır dediniz Allah(cc) yerine neden Tanrı diyorsun ki?
    Allah özeldir. Yani yaradan, yoktan var eden, doğmamış doğrulmamış olan doksan dokuz ismi ile müsemma olandır. Tanrı ise ilah anlamındadır. Yani tapınacak tapınan anlamındadır.
    Bu iki kelimenin anlamını seksenli yıllarda okuduğum “Hangi Tanrı” adlı kitapta öğrenmiştim. Neyse konuya dönersek;
    Esmaül Hüsna ile doksan dokuz ismi ile sıfatları bilinen Yaradan’ımız Rabbimize secde etmek, ibadet etmek, onun ayet ve örnek gönderdiği Peygamber efendimiz (sav)’ın sünneti doğrultusunda yaşamak bizim asli insanlık görevimizdir ki fani dünya sınavını kazanalım.
    Ama;
    Günümüzde yaradan rabbimizden başka ilah edinilmiş o kadar konu ve şey var ve onları ilah edinen o kadar kişi var ki.
    Mesela attığı her adımı siyasi ikbali atan tanıdığınız yok mu? Yani neredeyse aldığı nefesi bile onu siyasette bir yerlere taşıyacak kişinin arzusu doğrultusunda alan tanıdığınız yok mu? Tuttuğu orucun iftarını bile siyasi ikbali için en çok oy alacağı mahallede yapan, orada siyasi bir şov ile açan ve “Bakın ben oruç tuttum” anlayışını milletin gözünün içine sokan tanıdığınız yok mu? Yani siyaseti Tanrı edinen tanıdığınız yok mu? Elbette var değil mi?
    Peki güzelliğini, yakışıklılığını Tanrı edinen yok mu? Sadece bakıp üç dakika sonra sileceği resim çekinirken bile yarım saat süslenip, en olmadık yerlere girip çıkan, bir video çekimi, birilerine atılacak bir resim için saatlerce yol alan, tepe çıkan, düzde giden, yolda yürüyen yok mu? Veya beğenilmek uğruna saatlerce kuaför sandalyesinde oturan yani güzelliğini adeta tanrı edinen, güzel görünme uğrunda her şeyi feda edecek olan tanıdığınız yok mu?
    Evladını tanrılaştıran tanıdığınız yok mu? Daha konuşmasını bilmeyen, yürüyemeyen kundaktaki evlattan tutun, okula giden, askerdeki, evlenen hatta çoluk çocuğa karışmış evladını tanrı bilen yok mu? Evladının her dediğini ilahi emir gören tanıdığınız yok mu? 
      Evini, malını, bahçesini, arabasını, eşyalarını, altınını, gümüşünü tanrı edinen tanıdığınız yok mu?
    Para; evet evet paşasını tanrı edinen yok mu?
    Etrafımızda parayı Rab edinmiş, parayı tanrılaştırmış o kadar çok kişi var ki? Bunları ortak özelliği dinini diyanetini bilen kişiler gibi görünmeleri. Lafa gelince mala mülke önem vermeyen kişiler gibi görünmeleri.
    Bu kişilere sorsanız para kesinlikle el kiridir. Önemsizdir. Onar için para günlük yaşamı asgari düzeyde sürdürmek için gerekli olan bir metadır. Hayatını asla paraya göre dizayn etmezler.
    Ama gerçek başkadır.
    Bu kişiler için para her şeydir. Tapılacak bir tanrıdır onlar için. Eğer çocukları büyüyüp adam olacaksa parayla olur, evlerine huzur gelecekse parayla gelir, vücutlarında sağlık olacaksa parayla olur, işinde başarılı olacaksa parayla olur, komşusu akrabası ile samimi olacaksa parayla olur, yani hayatının her alanında yaptığı her şey parayla olur. Eğer paran varsa senin yerin statün değerin vardır. Yoksa gereksiz adam pozisyonundasındır.
    Yani para tanrıdır onlara.
    Önce Allah rızası değil, para gerekir onlara. Ne eş hatırı bilirler, ne karı koca muhabbeti ve hakkı vardır. Ne komşu hakkını bilirler, ne göz hakkı. Ne evlat yetiştirmek görevleri vardır ne ana baba hakkı bilmek.
    Parayı rab edinen, tanrılaştıran ve ona tapan kişiler hakkında kitap yazacak kadar done vardır hepimizin elinde. Ama kısa keselim de herkesin kendini test etme imkanı verelim diye düşünüyorum.
    O zaman soralım.
    Sizim Tanırınız nedir? Yoktan var eden bizi yaradan mı? Makam mı? Sağlık mı? Siyaset mi? Ev araba yazlık kışlık tatiller, eşyalar ya da Para mı?
    İkinci sorumuz da şu olsun.
    Tanrınıza ne kadar kulsunuz?
    Kırıkkale  Mart 2025