Yarınların planlanması,iletişimin geliştirilmesi,diyalogların artırılması,değer yargılarının ön planda tutulması,ekonomik gelişmelerin planlanması,siyasi düşüncelerin yaşanması,fikirlere değer verilmesi ve birlik,beraberlik,kardeşlik duygularının bedenimize hakim olması gereken bir zamandan geçmekteyiz.
Ülke olarak orman yangınları ile mücadele verdiğimiz şu kritik günlerde birlik beraberlik duygusu ile günlerimizin geçirilmesi gerektiği bir zaman diliminde yaşanan olumsuzlukların sürekli dile getirilmesi,yapıcı eleştrilerin bir köşeye atılıp saldırı kültürü ile diyalog kurma çabaları kutuplaşmaları artırdığı gibi bizlerinde umutlarını yok etmekte yarına olan güvenleri ortadan kaldırmaktadır.
Bu makalemiz bütün siyasi partileredir.İftira boyutuna varan medya önünde ki tartışmalar,karalamalar seçmeni etkileşimsiz bırakmaktatır.Seçmen olarak bizlerin, koltuk derdinde ki bürokrat ve siyasileri pohpohlamak yerine fikirlerimiz ile onlara hakikatları dile getirme gayretlerimiz olmalıdır.
Cennet ülkemiz çayır çayır yanarken siyasiler olarak Sosyal Demoktarları,Muhafazakarları,Milliyetcileri ve dört eğilimi temsil ettiğini iddia eden siyasi partilerin bir birleri ile olan iletişimleri tüm secmenleri derinden yaralarken,Ülkemiz üzerinde kirli emelleri olanlara açılan fırsat kapıları vatanımıza yapılması muhtemel saldırılara kapı aralamaktadır.
Partilerin bu tür yaklaşımları seçmen kitlesinin siyasete olan güven endeksini neredeyse sıfıra indirgemiş,siyasilere olan güven,bağlılık ve yakınlığın tamamen ortadan kaybolmasına sebeb olmuştur.
Seçmen kitlesinin gündemi siyasilerin gündeminden çok çok uzaklaşmış,bürokratlarımızın hedefleri değişmiş,basit işlerin bile siyaset aracılığı ile halledilir olması çok gülünç bir durum olmuştur.Siyasetcilerimizin akrabağ ve kendilerine yakın isinler ile iş görme çabaları liyakatın gözetilmemesi,adama göre iş bölümü yapılması bunların göz ardı edilemez delillerinden başka bir şey değildir.
İktidarı eleştirenlerin de,iktidarı ele geçirdiklerinde uygulamanın değişmemesi seçmenin ahmak yurduna konulduğunun açık delili olarak göz önünde durmakta ve sisayilerimizin konumlarını basitleştirmektedir.
Sonuç olarak siyasetin güven endeksinin yükseltilebilmesi için temsil edilen misyonların değer yargılarına göre yaşamak,iletişim kurmak,diyalog içerisinde olmak,hataların ber tarafı için gayret sarf etmek,fikirsel ve dünyevi bazda paylaşımcı olmak,değer yargılarını hayatımıza hakim kılmak tek çözüm yolu gibi önümüzde durmakta.Sevgilerle
Alaattin GÜNEŞER