Neler değiştirdik garip dünyada,
Önce neşemizi kaybettik erden,
Kendimizi sandık sanki rüyada,
Sonra eşimizi kaybettik sırdan.

Us anadan gelen bir melâike,
Farkında değildik belki tehlike,
Biz kul köle sandık o bir melike,
Derken aşımızı kaybettik serden.

Hani kaldımı ki tatlı rüyalar,
Rüyalarda geçen o süreyyalar
Olacakmı sandık ah şu güyalar,
Güya yaşımızı kaybettik ardan.

Neler gitti bilemedik bedenden,
Kırış kırış olmuş tende gidenden,
Hak hesap soracak zulüm edenden,
Defa başımızı kaybettik şerden.

Gidiyorduk uçsuz bucaksız yere,
Hep geçilmez sandık yufkacık dere,
Sınandık mevlaca yüzlerce kere
Kıştı düşümüzü kaybettik kardan,.

Zalim yıllar geçti sefa görmeden,
Felek kapı çalıp henüz girmeden,
Umut vardı daha nefes vermeden,
Talih kuşumuzu kaybettik yerden.

Selimi uçarken arkada kim var,
Feryad ediyordu gözü yaşlı yar,
Boşunaydı yaşlar boşa ahuzar,
Handı leşimizi kaybettik burdan