Unutkan bir millet olduk vesselâm! Bin yıllarımız, yüz yıllarımız tarih oldu artık! Senelerimiz ise, çook uzaklarda kaldı!. Aylarımız; yıllara, haftalarımız ise aylara karıştı zaten! Yıllara ve aylara da bir diyeceğimiz kalmadı dostlar! Velhâsıl bizler; daha yaşadığımız dünkü günümüzü unuttuk! Dünümüz; anlı-şanlı idi, her an. Dün; mazide kaldı hayal- meyal, günümüz ise, kendi varlığı ile perişan!.. *** Unutmak; insanî bir özellik! Kişinin nefes aldığı süre içerisinde yaşadığı her olayı hatırlaması...
Akıllara zarar! Doğru değil, sağlıklı da değil. Unutmak; bazen insan sağlığı açısından da gerekli! “Unutkan” olmak ise çok farklı bir şey. “Unutmak” insanî bir özellik iken, “unutkanlık” tedaviye muhtaç –müzmin- bir hastalık hâli! “Unutmak”ta sonradan hatırlama ihtimali yüksek! Sevdiklerinize ve dostlarınıza verdiğiniz sözü unutabilirsiniz. Sonra hatırlarsınız, biraz yüzünüz kızarır, özür dilersiniz. Muhatabınız sizin samimiyet derecenizi de dikkate alarak, (unutmak; unutkanlığa dönüşmediği sürece) sizi büyük ihtimalle affeder! Yani, “affedilme” kapısı her an açık! Sizi unutan dostunuzun samimiyetine de inanarak; “insanlık hâli” der, karşılıklı güler, geçersiniz bile... Bir ölçüde “unutkanlık”; “unutma”nın süreklilik kazanmış hâlidir... Hatırlama melekesinin dumura uğraması!
Hafızanın silinmesi... Kişi ya da toplumlarda “dün”, “bu gün” ve “yarın” gibi kavramların yok olması hâli! Zaman kavramının “hiç”liği!.. “Günü (gün) etme”; “gün”ü (gün) olarak yaşama biçimi!.. “Dün” yok, “yarın” yok! Zaman; hep aynı zaman!..
“Unutkan”da “sorumluluk” bilinci yoktur! Kimselere vereceği hesabı da... “Fikir” ve “inanç” gibi “kutsal” kavramlardan da bîhaberdir! Bütün fikirler ve bütün inançlar da onun içindir zaten!
“Kişilik”, “haysiyet”, “şeref” gibi erdemler, O’nun lügatinden silinmiş; boş ve
manasız kavramlardır! Artık O, oraları çoktan aşmıştır! Kendince O; “her şey”dir! Ama aslına bakarsanız O, “hiçbir şey”dir!..
Sözün kısası; kişinin “unutkan” olması kişiye zarar verir! Sadece o kişiyi bağlar. Ama milletin top yekûn “unutkan” olması, o milletin mahvına sebep olur!..
***
Sevgili Dostlar! Cenab-ı Allah’ın rahmetinin, bereketinin ve mağfiretinin sağanak sağanak yağdığı bu mübarek ayda, bağışlaması bol olan yüce Rabbimizin aslını unutan bizleri affetmesi ve Rahman ve Rahim olan yüce Mevlâ’mızın hepimizi ve milletimizi, “unutkanlık” hastalığına düşmekten de ırak tutması duası ile...
Ramazanınız Mübarek olsun!..
Adil Yıldırım