Bu yönetmeliği hazırlayan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bu yönetmeliğe göre zemin etüdü ve projeyi hazırlayan çizen proje büroları, bu projeye uygunluk veren belediyelerin ve yapı denetim firmaları, bu projeye uygulama esnasında yapım aşamasını yapan müteahhid, yapımı esnasında gerek demir, gerekse betonlardan numune alarak denetleyen ve usule uygun olarak yapıldığına dair uygunluk veren yapı denetim ve şantiye şefi yani anlayacağımız müteselsilen suçlu olanlar ortada… Rant uğruna 3 veya 4 katlı binaların arasına 10, 15 ve 20 katlı binaları neden yaptırdınız? Hem şehrin düzenini bozdunuz, hem de yapılanlar ortada birçoğu kum haline gelip yıkılmış… Dikey mimari yerine yatay mimari neden tercih edilmez? Eğer uygun değilse o zeminler imara açmayın hele ki tarım arazilerini hiç açmamak lazım…
Bir bakalım YAPI DENETİMİ UYGULAMA YÖNETMELİĞİ’nde kriterler ve kurallar nelermiş? “MADDE-1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı, 29/06/2001 tarihli ve 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanuna göre faaliyet gösteren Merkez ve İl Yapı Denetim Komisyonlarının, yapı denetim kuruluşlarının kuruluş ve çalışmaları; yapı denetim kuruluşlarında görev alacak denetçi mimar ve mühendisler ile diğer görevlilerde aranacak nitelikler; ilgili idare, proje müellifi, yapı müteahhidi, şantiye şefi, yapı sahibi ile yapı denetim kuruluşu ortaklarının görev ve sorumlulukları; yapı denetimi hizmet sözleşmesinin düzenlenmesine, feshi ve hizmet bedellerinin ödenmesi; hizmet bedeline esas yapı yaklaşık maliyetinin belirlenmesine esas birim maliyet veya maliyetlere; yapılara sertifika verilmesine, yapı denetim kuruluşlarından alınacak teminatın türü, tutarı, iadesi ile irat kaydedilmesine, idari yaptırımlara ve Kanunun uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemektir. Dayanak MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik, 29/06/2001 tarihli ve 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunun 1. ve 4. (Ek ibare:RG-21/3/2020-31075) 5. 8. ve 12. maddelerine dayanılarak hazırlanmıştır. Tanımlar-2 MADDE 3 – (1) Bu Yönetmelikte geçen; a) (Değişik: RG-23/12/2022-32052) Bakanlık: Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığını, b) Denetçi mimar ve mühendis: İlgili mühendis ve mimar meslek odalarına üyeliği devam eden ve Bakanlıkça denetçi belgesi verilmiş mühendis ve mimarları, c) İlgili idare: Belediye ve mücavir alan sınırları içindeki uygulamalar için büyükşehir belediyeleri ile diğer belediyeleri, bu alanlar dışında kalan alanlarda valilikleri, yapı ruhsatı ve kullanma izin belgesi verme yetkisine sahip diğer idareleri, ç) İlgili meslek odaları: 27/01/1954 tarihli ve 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanununa göre kurulmuş olan mühendis veya mimar odalarını, d) İş bitirme tutanağı: İnşaatın kısmen veya tamamen fen ve sanat kurallarına, ruhsata ve eklerine, ilgili standartlara, teknik şartnamelere ve diğer mevzuata uygun olarak tamamlandığını göstermek üzere yapı denetim kuruluşu tarafından tanzim ve ilgili idaresi tarafından tasdik edilen tutanağı, e) İşyeri teslim tutanağı: İnşaatın fiilen başladığını belgelemek üzere, yapı ruhsatının alınmasını takiben yapı sahibi, yapı denetim kuruluşu, yapı müteahhidi veya yapı müteahhidi adına şantiye şefi tarafından imza altına alınıp ilgili idareye sunulan tutanağı, f) Kanun: 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunu, g) Komisyon: Kanunun 4. maddesinde belirtilen (Değişik ibare:RG-5/2/2013-28550) Merkez veya İl Yapı Denetim Komisyonunu…” Peki, Toki nasıl yapıyor? En sağlam zemini tespit ediyor, ister imarlı olsun, ister kamu arazisi, ister tarla vasfında olsun, ilgili merciler Toki’nin yaptığı binaları sağlam deyip, sosyal medyada paylaşım yapabiliyor… Ümit ediyorum bu depremlerden çok ibret alırız, kendimize çok hisse çıkartır aklımızı başımıza alırız. Bir sonraki doğal afetlerden en hafif zararlarla kurtuluruz. İnsanoğlunun olduğu yerde sorunlar bitmez iyilerin olduğu yerde kötüler hüküm süremez… Mâ’mâfih depremin ilk günlerinde yağmalanan marketleri gördüm, üzüldüm ve nasıl bir milletiz içimizdeki bu çürükler ne vakit biter diye düşündüm durdum… Sonrası yardımlarda iyilikleri suistimal edenleri gördüm, evlerine depo yapanların haberleri geldi hiç mi ders almadınız acaba…
Velhâsıl; Depremden dört gün sonra 25 kişilik gönüllü bir ekiple Adıyaman’a gittik. Destek ve lojistik kısmına yardım edelim, gönüllere dokunalım, insanlara faydamız dokunsun diye… Bir hafta kaldık, çok zor şartlar gördüm fakat bu bir hafta da zorlandığım kadar hiçbir vakit zorlanmadım. İlk gittiğimiz günden itibaren defaâtle artçılarla sallandık, yaşadık gördük ve hissettik. Şunu bir kez daha anladım, bu milleti harici düşmanlar asla yıkamaz. Bölgeye gelen ayni ve nakdi yardımları elimizden geldiği kadarıyla hem sivil, hem asker, hem de polis kardeşlerimizin ihtiyaçlarını gidermeye çalıştık… Güzel insanlar tanıdım ailelerini memleketlerine gönderip, kendileri Adıyaman da gönüllü kalmış hâlbuki bu gönüllü arkadaşlar Adıyaman’lı da değiller… Bizim bulunduğumuz lojistik deposu çok hareketli idi çünkü barınma, ısınma ihtiyaçları için elzem olan ürünlerin bulunduğu bir bölümdü. Güzel insanlar tanıdım çalışma fırsatı bulduğum bizim ekipte kıymetli Ahmet abi, Rıza kardeşim… Orada tanıdığım muhteşem ikili dağıtımların gizli kahramanları Fatih ve Muhsin kardeşlerim… Aziz Reis, Mert abi ve ekibi, hiç durmadılar tek tek sahada dağıtım yaptılar. Saim abi ve ekibi, Engin ve Alper kardeşlerimin ekibi bunlar olmasa o tırlar indirilemezdi. Adeta atom karınca gibiydiler… Cem ve Muharrem kardeşlerimin ekibi 24 saat usulüne nöbetçi kalarak çalıştılar, ekip harikaydı… Gıdanın en zor döneminde orayı toparlayan düzene koyan Mustafa, Emre kardeşim ve ekibi. Birde saha ekibi vardı Mecnun, Oğuz, Özgür ve Alp kardeşlerim yine onlara destek veren biz… Anlayacağımız profesyonel ruhlu amatör bir ekip gece gündüz demeden çalıştılar. Allah onlardan razı olsun, ümit ediyorum emeklerini ahirette alırlar. Bu güzel ekipte olmaktan mutluluk duydum, aynı ekiple yine olsun yine çalışmayı isterim. Şunu da unutmamak lazım isimsiz kahramanları yazmaya sayfalar yetmez, nasıl çalıştığınıza şahidim, sizleri unutmayacağım vefâ-kâr insanlar.
Aslında bu depreme toplanan yardımların birçok hikâyesi var fakat bizzat dinlediğim bir hikâyeyi yazıp nihayete erdireyim. Akşam bir tır malzeme geldi ama vakit geç olmuş arkadaşlar çok yorulmuştu. Kayserili tır şoförü ve yanında eskiyi hızlı yaşamış yaşlı bir amcamız hasbihâl ederken 1200 seçmeni olan köylerinden 60 bin TL. Bunun yanında bir kamyon yardım malzemesi desteği verdiklerini söylediler. Bu Anadolu da sadece bir küçük köy varın diğer şehirlerden ilçelerden kasabalardan köylerden gelen yardımları siz düşünün… Bu necip millet, yıkılmaz fitne olmayınca devletin eli her yere uzanıyor er ya da geç benim gördüğüm, müşâhid olduğum, Asker ve Polis her yerdeydi. Adıyaman havalimanında ücretsiz yemek, diğer illerden desteğe gelen Asker ve Polisin davranışları takdire şayandır. Gönüllü arkadaşlarımıza Türk hava yolları personeli uçakta teşekkür etti. Ankara Esenboğa havalimanına indiğimizde de ekibimize polis arkadaşların ısrarla çay ikram etmeleri, bunlar birliğimizin ve bütünlüğümüzün göstergesidir. Velhâsılıkelâm Rabbim böyle afetlerden, zelzelelerden vatanımızı, milletimizi muhâfaza eylesin âmin. Selâm ve Duâ ile…