Çalışırken şimdiyi yaşamanın anlamı, işine tam konsantre olmaktır. İşine tam konsantre olmak; düşünceleri aynı noktada toplayarak yapılan işe yoğunlaşmaktır. Yaptığı işe konsantre olan insanın dikkati en üst düzeye çıkar. Dikkat, aklın ışığıdır; akla yol gösterir.

Pürdikkat bir iş yapıyorsanız, düşüncelerinizde şimdiyi yaşıyorsunuz demektir. Zaten dikkat de şimdiyi yaşama felsefesiyle güçlenir.

İnsan tüm dikkatini yaptığı işe verdiği takdirde kendinden geçerek yaptığı işe dalıp gider. Onda zaman ve mekân düşüncesi kaybolur artık. Zaten yaratıcılık da insanın tüm dikkatini yaptığı işe verdiği anlarda ortaya çıkar.

Bilincimizi yaptığımız işe odaklamayı mutlaka öğrenmeliyiz. Doğu öğretisinde bilincin yalnızca yapılan işe odaklanmasına, 'Zen Sürekliliği' denilmektedir. Bu konuda güzel bir Zen öyküsü var:

İki Zen dervişi, bir nehrin kenarında sohbet ediyormuş. Onlardan biri, 'Benim ustam, bu nehrin üzerinden yürüyerek karşıya geçebilir' demiş. Diğer Zen dervişi, 'O da bir şey mi? Benim ustam yemek yerken sadece yer; otururken sadece oturur; dua ederken de sadece dua eder!' demiş.

Yukarıdaki anekdottan da anlaşılacağı gibi Zen öğretisinde düşünceleri diri tutup dikkati sadece yapılan işe odaklamak çok önemlidir. Nitekim bir Zen ustası Zen’in özünü, 'Her seferinde bir tek şey yapmak.' olarak tanımlıyor. Her seferinde bir tek şey yapmak, sadece yaptığınız işe tüm dikkatinizi vermeniz anlamına gelir.(Tolle, s.67) O halde düşüncelerimizi her seferinde yalnızca yaptığımız işe odaklamayı alışkanlık haline getirmeliyiz.

Her yapılan işte konsantrasyon şart! Örneğin, dua ederken konsantre olan bir insan, bütün duyularını Allah’a yöneltir. İnsan tam konsantre olduğu bir duada Allah’ı tıpkı güneşin sıcaklığı gibi kendi içinde hisseder!

'Tuncer Elmacıoğlu/BİLGECE YAŞAMAK'