Malum; son günlerde Show Tv’de başlayan dizi sadece magazin dünyasını değil, devlet adamlarını, tarihçileri ve milletimizi büyük bir tartışmanın içine itti. Dizideki sahneleri abartılı bulanlarda oldu. Gerçekçi bulanlarda, bunu sadece bir dizi film olduğunu unuttuk galiba. Tarihi bir diziyi belgesel gibi izlememeli, dizinin gerçek olayları referans alarak kurgulandığını bilirsek eleştirilerimizin daha doğru olacağını düşünüyorum. Film kaldırılsın demekle olmaz tabi ki beğenmiyorsan izlemeyeceksin yada daha iyisini yapacaksın. Okumayan yargılamayan bir gençliğe de bu dizinin izletilmesinin faydalı olabileceğini düşünmüyorum. Özelikle ilköğretim öğrencilerinin izleyerek Osmanlı’nın sadece Harem, Kadın, Hadım ve entrika’nın aklına gelmesini istemeyiz. 

 Tarihçi Erhan Afyoncu “ancak bu kadar düzeltilebilmiştir.” dese de tarihi gerçeklere hiç uymayan, pek fazla tarihi bilgisi olmayan kişilerinde anlayabileceği açık hatalar göze çarpmaktadır. Sorun içki içmediği halde yanlış gösterilen Kanuni’nin yanında Osmanlı imajının kötülenmesidir. Atalarımıza haksızlık yapılmasına hakaret edilmesine tabiî ki müsaade etmeyelim. Fakat bununda sadece bir film olduğunu unutmayalım. Netice itibari ile yapımcıları da anlamak lazım televizyon dizilerinin izlenebilir olması için çeşitli unsurları sinemacıların kullanması gerekir. Aksi takdirde bu bir belgesel olur ve sadece tarih meraklıları izler. Umarız gelecek bölümlerde hiç değilse Kanuni’nin Fransa’ya Kapitülasyon verirken uyguladığı siyasi dehadan, Mohaç’ta ki kahramanlığından, Adı gibi Adaletinden, Mimar Sinan’ın sanatından, Barbaros’un deryalara sahip oluşundan, Martin Luther’e destek verirken uyguladığı akıllı siyasetten bahsederek izleyiciye daha kaliteli bir yapım sunacaklarını bekliyoruz. Aksi halde seyirci iyiyi kötüyü ayırabilmekte ve hassas olduğu konularda muhakkak duyarlı davranacaktır. 

 Bu tür tartışmalar belki de iyi bir gelişmeye sebep olacak, hiç değilse bu dönemle ilgili ciddi birkaç eser okumamıza yol açar. Kanuni’den bahsederken asıl dizi film son sekiz yıldır Türkiye’de oynanmakta ve seyirci yani halk televizyonu hiç kapatamayarak, tepki gösteremeyerek, hipnoz olmuş gibi bu filmi seyretmektedir. Üstelikte bu dizinin senaryosu yapımcısı, yönetmeni dışarıda sadece oyuncular yerlidir. Bu dizi de Türk Milletinin tahammül edemeyeceği her türlü aymazlıklar, vurdumduymazlıklar aleni olarak sergilenmektedir. Türk Milleti artık manevi değerlerimizi kullanan ve gereğinden fazla uzayan bu dizi filmi Haziran ayında final bölümü ile tarihe gömecektir.