Bir milletin geleceği  o millete verilen eğitimle belirlenecektir. Bu sebeple bir eğitim milli politikamız olmalı ve hükümetler değişse bile eğitim politikamız değişmemelidir. Tabiî ki hakikat bu beylik cümleye hiçte uygun değildir. Maalesef ülkemizde üzerinde en fazla oynanan bakanlık Milli Eğitimdir. Birinin yaptığını arkasından gelen hemen değiştirmektedir. Eğitimde yapılan düzenlemelerin sonuçlarını almak için yeterli süre beklenmeden hemen yeni bir uygulamaya geçilmektedir. Güya fikirlerine göre bir kuşak yetiştirmek amacıyla sistemle oynanırken, kadrolaşmak için de bürokratların tırpanlanmasından hiç çekinilmemekte, sürgünler, kovuşturmaların hiç arkası kesilmemektedir. Mevcut iktidarın 10. yılında üç Eğitim Bakanı gelmiş, üçü de ayrı bir sistem getirerek gençlerin geleceğiyle adeta kumar oynamışlardır. ÖSS’den YGS ve LYS’ye OKS’den SBS’ye hızlı bir geçiş yaşanmış, henüz bunu hazmedememişken, 4+4+4 ile hepten allak bullak olduk. Arkasından bir bomba daha Dershanelerin kapatılması meselesi derken, kucağımızda serbest kıyafeti bulduk. Halkın yaşantısı ile ilgili uygulamalarda toplumun nabzını tutmak, istişare yapmak, bilim adamlarına danışmak gerekmez mi?

 Veli rahatsız, Öğretmen rahatsız, Öğrenci rahatsız. Niye yapıldı bu değişiklik anlaşılmaz doğrusu. Serbest kıyafet uygulaması 90’lı yıllarda uygulanmıştı. Pilot uygulamalar Eskişehir’de bir yıl Kırıkkale de de ancak iki ay gibi kısa bir dönem uygulanabilmişti. O dönemin eğitimcileri çok iyi anımsayacaklardır. Serbest kıyafet zengin fakir ayrımını daha artıracaktır. Gençler arasında mesafe olacak, kıskançlıklar, gösterişler ortaya çıkacaktır. Hatta öyle öğrenciler olacak ki öğretmenlerinden daha şık, daha pahalı kıyafetlerle okula gelecekler. Her şeye maddi gözle bakan bu gençler  artık öğretmenlerine  saygı duymamaya başlayacaktır.Güya bakanlığın savunusu, Okul çevrelerinin aynı olması sebebiyle bir sorun oluşturmayacaktır. Dese de bu hiçte ikna edici değildir. Çünkü sadece Kırıkkale için bile düşünsek en merkezde ki okulda askeri ücretle geçinmeye çalışan bir aile ile zengin bir ailenin çocuğu aynı sınıfta olabilir. Üstelikte liselerde SBS sınavı ile giren öğrencilerin hepsi de farklı sosyal çevreden gelen çocuklardır. Ergenlik döneminde çocuklar için büyük bir sıkıntı oluşturacaktır. Serbest kıyafet uygulamasında özellikle kalabalık okullarda öğrenci olmayan gençlerin okula girebilirler. O kalabalıkta giren çıkan belli olmaz. Kontrol ve güvenlik mümkün olmayacaktır. ABD, İngiltere, Japonya gibi bir çok gelişmiş ülkede bile serbest kıyafet uygulaması devam ederken bizde bu uygulamanın başlatılması akla başka sorular getiriyor. Saçlar serbest olacak. Artık erkeklerde kızlar gibi dilediği gibi saç uzatacaklar. Hatta jölelerle değişik değişik şekiller bile verebilirler. Forma uygulaması ve kısa saçta bile bir çok sıkıntılar yaşayan öğretmenler, okul idarecileri artık birer kontrol memurlarına dönecekler. Onun etek boyu, bunun yırtmacı, şunun saçı başı derken öğretime sıra gene gelmeyecek anlaşılan. Ekonomide, dış politikada, siyasette ben yaptım odluyu tamam anladıkta, eğitimde bari bunu yapmayalım. Günümüz için değilse bari geleceğimiz için.