Hakikat Nerede? Gafil, hangi üç asır, hangi asır, Tuna ezelden Türk diyarıdır. Bilinen tarih söylememiş bunu, Kalkıyor örtüler, örtülen doğacak, Dinleyin sesini doğan tarihin, Aydınlıkta karaltı, karaltıda şafak. Yaşanan tarihi gömüp doğru tarihe gidin. Asya'nın ortasında Oğuz oğulları, Avrupa' nın Alpler' inde Oğuz torunları, Doğudan çıkan biz, batıda yine biz; Nerde olsa, ne olsa kendimizi biliriz. Hep insanlar kendini bilseler, Bilinir o zaman ki hep biriz. Türk sadece bir milletin adı değil Türk bütün adamların birliğidir. Ey birbirine diş bileyen yığınlar! Ey yığın yığın insan gafletleri! Yırtılsın gökteki gafletten perde, Hakikat nerede? Mustafa Kemal ATATÜRK Şiirde de söylediği gibi Oğuz torunu olan Atatürk, “Ülkeniz sizindir, Türklerindir. Bu ülke, tarihte Türk’tü bugün de Türk’tür ve sonsuza dek Türk olarak yasayacaktır.” Diyerek yıllar öncesinden gördüğü tehlikelere karşı bu ulu milleti uyarmayı bir borç bilmiştir. Mondros Ateşkes anlaşmasından sonra başlayan işgallere karşı başbakan İngiliz himayesi fikrini savunurken, kimi yazar, çizer taifesi de Amerikan mandasını savunuyorlardı. Tabii ki devrin şartları gereği bu gayet normal gibi görünüyordu. Dış güçlerin etkisi ile hükümet olursanız, Gavurun ekmeği ile kursağınızı doldurursanız, böyle düşünmek zorundasınız.
Ne demiş atalarımız; Gavurun ekmeğini yiyen onun kılıcını sallar. Türk oğlu Türk olan Mustafa Kemal, hayatı boyunca Türklük gurur ve şuuru ile hareket etmiştir. Bu şuur gereği “Ya istiklal ya ölüm.” Parolası ile ayağa kalkan Mustafa Kemal aynı zamanda Türk Milletini de ayağa kaldırmıştır. Dokuz Eylül’de düşmanı denize dökmüş, Bu yüce Milleti önce kurtarıp daha sonra da bu devleti kurarak İlteriş unvanını gerçek anlamda hak eden ikinci Türk Hakanı olmuştur. Hayatının her döneminde bu millete hizmeti ibadet saymış olan bu mümtaz kişi, düşmanı yurttan attıktan sonra Türk milletinin faziletlerine en uygun rejim dediği Cumhuriyeti ilan ederek milleti kendi kaderini tayin etme noktasında verilecek kararlara da ortak etmiştir. Yaptığı, öncülük ettiği inkılaplarla da çağdaş devletler seviyesinin üstüne çıkmayı kendine şiar edinmiş olan Gazi, hizmette parolası “tam yol ileri” idi. Ölümünün 72. yılında onu minnet ve şükranla anarken, eğer bu aziz vatanda özgürce Allah, Kur’an, Vatan diyebiliyorsak bunu cennet mekan Gazi Paşa’ya borçlu olduğumuzun idraki ile dualarla anmalıyız. Ruhun şad, mekanın cennet olsun.