Sıcakların tavan yaptığı bu Ramazan ayında, gündüzlerin sessiz ve sakinliğine karşı, geceleri kalabalıklar ve bir coşku yaşanıyor Kırıkkale’de. Gündem, biraz merkezde yenilenen kaldırım taşları, biraz M.K.E.K.dan kıdem tazminatı korkusuyla yaşanan yoğun emeklilikler biraz, iftar davetleri, hatta Hülya Avşar’ın Antalya film festivali’nde jüri başkanı olup olmaması dahası da var. Şike davasından tumanı başına geçirilmiş utanmaz adam Aziz Yılmaz’ın dürüstlük serenatları. Birazcık ilginizi çekerse söylemek istiyorum. Türkmen şehri Halep’te katliamın eşiğine gelinmiştir. Esad canisi, aslında dağılmakta olan ordusunu büyük bir hınçla Halep’in üzerine göndermiştir. Türkmenlerin çoğunluğu teşkil ettiği dış mahallelerde katliam başlatılmıştır. Sevgili Kırıkkale’liler, iyi de, özellikle neden bizi ilgilendiriyor bu konu? Diye söylemenizi duyar gibi oluyorum. O zaman bizde bu konunun kapağını biraz ayarlayalım. Keskin ve çevresi, Anadolu’nun İslamlaşması ve Türkleşmeye başlamasıyla , özellikle Kuzey Suriye, Kuzey Irak bölgeleri ( Kerkük ve çevresi, Halep ve çevresi ) Türkmenleri Osmanlının ( XV. Ve XVI. Yüzyıllar da ) iskan politikası sonucu Anadolu’ya yerleştirilmek istenmiştir. Bu Türkmenlerden yerleştirilen önemli bir bölümü de keskin ve çevresinde olmuştur. ( Tarihte Keskin denildiğinde yalnız bugünkü Keskin kaza merkezi ve çevresi anlaşılmaktadır.
Günümüzde her biri Kırıkkale ilinin birer ilçesi olan Delice , Sulakyurt , Balışeyh ile Yahşihan ve buralara bağlı pek çok köyün Keskin içinde bulunduğu zikredilmektedir. Bu durumda diyebiliriz ki ismi sadece günümüz Keskin ilçesinin değil, bugünkü Kırıkkale ilinin %80-90’lık bir alanını kapsayan kısmının, Osmanlı dönemindeki genel adıdır.) Yerleştirilen oymakların çoğunun ismi bugün Kırıkkale’mizde köy isimleri olarak anılmaktadır. - Anamaslı, öbür adıyla Karacalı , Ulaşlı , Kozancalu, Yazırlı - Hacılar, Kavurgalı, Yuvalı, Gündeşlu, Tacirlu - Bayat, Avşar, Bayındır, Karakoyunlu - İnallı, Köpekli, Gündüzlü, Karkın, Kızık (Kazıklı) - Keçilü, Döğer , Kırık, Cecelü, Dondurga, Çimelü - Dulkadirli iline bağlı pehlivanlı’lar ve Ceritler daha sayamadıklarımızda var. Kuskusuz bu isimler sizlere hiç yabancı gelmemiştir. Halep ve çevresi Türkmenler, Kırıkkale’lilerin yakın akrabalarıdır. Gam yeme sevdiğim senindir hane Bizden selam söyle bizim Halep’e Hızırdır önünde yoldaşın olan Kimse çıkıp dolanmasın yollarda (kaynak farkı dedenin Fadime) Bugün 23 milyon civarında nüfusu olan Suriye’de 1.5 milyon Türkçe konuşan ve 2 milyon Türkçeyi unutmuş toplam 3,5 milyon Türkmen yaşamaktadır. Suriye Türkmenleri bugüne kadar Nusayri azınlık ve BAAS diktası tarafından hep ezilmişlerdir ne yazık ki bu zulüm karşısında Türkiye hep sessiz kalmıştır ve seyirci kalmaya devam ederse yüzbinlerce Türkmen kardeşimiz şehit edilecektir. Bu arada bizim Dışişleri de Barzani’nin peşinde dolaşmaya ve > diye bağırmaya devam ediyor. ( elimde ki Davutoğlunun kitabını çöpe attım bile) Şimdi, sevgili hemşerilerim , bizler başkalarında daha fazla bu acı konuya duyarlı olmamız gerekmez mi? Kırıkkale’nin gündeminde bu konuyu taze tutamaz mıyız? Cumhuriyet meydanında toplantı yapamaz mıyız? Ölen şehitlerimiz için cenaze namazı kılamaz mıyız? Bu mübarek ay dualarımızın en çok kabul olduğu bir ay, oradaki akrabalarımız için topluca dua damı edemeyiz Tabiî ki yapamazsınız, Kırıkkale de sizlerin kimliklerini unutturan ağababalarımız var, gündem, onların isteği ile şekillenir. ( Allahtan, - Beni ne kadar sevdiğinizi görmem için iki takla atın demiyorlar) Polemik de var kavga da, yer Cumhuriyet meydanı yerseniz tabi.