Yeni bir eğitim yılına başlamak üzereyiz.O kadar çok problem var ki, her kafadan bir ses çıkıyor.Şunu peşinen söylemeliyim ki, öğretmenler ağırlığı olan bir baskı grubu, Sosyal medyada çok aktif, seslerini rahatça duyurabiliyorlar. Ben eski bir emekçi olarak her türlü hak aramanın yanın da oldum ama,bu hak aramalar haddini bilerek yapılmalı.Kenarda durup olup biteni seyrederken bir çok konuda hem fikir olmadığımı anladım. Şöyle bir beklenti oluştu. Sanki tüm eğitim fakültesi mezunlarına, eğitim bakanlığı iş vermek zorundaymış gibi bir algı var.Devletin her doktora,her mühendise iş bulmak vazifesi olmadığı gibi, öğretmenleri de istihdam etmek mükellefiyeti yoktur Bakamın, sözlerinden anladığıma göre 900 bin civarında öğretmen kadrosu olacağını ve rakamın orada sabitleneceğini anlıyoruz.şu anda 250 bin kadro bekleyen aday var.Eğitim fakültesini ister tercih et istersen etme,ama ille de olacağım diye ağlama. Milli eğitim müdürümüzü tanımıyorum,işi gerçekten zor.yukarı tükürse bıyık,aşağı tükürse sakal,ama delikanlı bir görüntü veriyor.(yağ çekiyor demeyin,benim aralarla işim olmaz)kendisine 2 sorum var.1-Müdür odası yapılmış dersliklerin tekrar derslik yapılması ile alakalı bakanlıktan bir belge gel dimi, geldiyse Kırıkkale de kaç derslik kazanıldı? 2-Okullardaki idare diktasına karşı önlemler alıyor musunuz?(Müdürler oda haline getirdikleri dersliklerden çıkarılınca bir anda tam 10 bin 645 derslik kazanılmış.) 

 Öğretmenlik kutsal meslek diyoruz!!! Kadrosu milli Eğitim Bakanlığında olan ama başka bakanlıklar veya belediyelerde görev yapan 30 bin öğretmen varmış ve hepsinde göreve geri çağrılmış. Bu karara büyük tepki oluşmuş, AKP-CHP-MHP-BDP,hepsinde karara karşı çıkmış, kiminin yeğeni, utanın utanın bu millet bunları hak etmiyor. Geçen yıl 40 bin öğretmen alındı.Bizi alın da, nereye gönderirseniz gönderin diyorlardı….Gönderildiler.Bu yıl 20 bini tayin istiyor.Herkes elini vicdanına koymalı,bu 20 bin öğretmen istedikleri yere gitsinler….Ya geride kalan öğretmensiz çocuklarımız ne olacak. Eş durumundan tayinler için büyük bir duygu sömürüsü yapılıyor.Ortada garip bir durum var,misal,eş görev nedeniyle Doğu’ya tayin olmuş, öğretmen olan eş gitmiyor.Eş durumundan tayin istiyor.öğretmene bak öğretmene… Parçalanmış öğretmen ailesi tipini takibi istemeyiz,Ama madalyonun bir diğer yüzü var;Devlet,yararlanamayacağını öğretmene ücret vermek için mi vardır….. Eğitimin kalitesini tabiî ki yükseltmemiz gerekir.bunun için Altyapı noksanlığın giderilmesi gerektiğini gibi, Nitelikli öğretmenlere de ihtiyaç vardır.İngiltere de bir uzak akrabam öğretmen var.orada mesleği ile alakalı dergi ve kitapları takip etmeleri için devlet ek ücret veriyormuş.aynı ödemenin Türkiye’de de yapılmasını çok isterim.(Bu ay öğretmenlere ödenecek olan 700 lira yoksa bunun için mi?) Ben bu bakanı sevdim(Ömer Dinçer) ama kusura bakmasın, kadroları döküm döküm dökülüyor.Birazcık imkanı olan özel eğitime koşuyor.farkı ne pekiyi? Topla ortada her türlü sınav sonuçları farkın ne olduğunu gösteriyor,merak ettiğim aralarda farklı bir müfretdat’mı uygulanıyor? bilemiyorum. Birer eğitim neferi olarak yurdun dört bir yanında görev yapan öğretmenlerimizi saygıyla selamlıyorum,ama o kadroların hakkını vermeyerek asalak geçinenlere yazılarak olsun diyorum.