Kırıkkale’de hoşça vakit geçirme, neşelenme ortamlarını ele aldığımız ve dün ile bugünü karşılaştırdığımız bu kısa yazı dizimizin ikinci bölümünde önce kadınlarımız arasında yapılan etkinlikleri ele almak istiyorum. Şehrimizin sosyal yapısı, bir anlamda kadınlara çok az imkânlar sunuyor. Geçmişten günümüze kadınların en çok hoşça vakit geçirdiği yerler düğünler. Düğünlerde hısım, akrabalar, uzaktan gelen misafirler, erkeklerin verdiği izin müddetince eğlenirler, neşelenirler ve tatlı hatıralarla evlerine dönerler. Kırsalda ve şehir merkezinde bir kısım usul farklılıkları olsa da genel durum aynıdır. Günümüzde kadınların kendi aralarında gün tertip etmeleri hoşça vakit geçirme ortamlarına yeni bir ekol kazandırmıştır.
Ortamlarında pastalar, börekler ikram edilir. Biriken gün parası ev sahibi kadına sunulur, vakit geldiğinde herkes evine döner. Aslında bu ortamlar kadınlar arasında bir nispet savaşıdır. En güzel ikramı yapmak için savaşırlar, hatta misafir hanımlar gelmeden, bir kısım ev eşyalarını değiştirenler bile vardır. (Vay O Kocanın Haline) 40 – 45 yıl önce kadınları sosyal yapısıyla bu durumlara pek alışık değildik. Sabah rızkını kazanmak için işçiler yollara döküldüğünde (Kulaklarımla Duydum) bir komşusu kadını çağırıyor. O da – Sığırı şimdi gönderdik bacım hemen geliyorum. (Sığırda işçiler oluyor) O yıllarda TV yoktu, radyolu günler diyebiliriz. İki kadının bir araya gelip kaynatmak için sarf edilen bu sözler cehaletin mi yoksa baskıcı erkek toplumunun davranışına, karşı bir isyandan mıydı bilemiyorum? Son zamanlarda çeşitli vakıflarca kermesler düzenleniyor. Kadınlar evlerinde hazırladıkları pasta, börek, tatlı ve kuru (kışlık) gıda ürünlerini bu ortamda satarak mensubu oldukları vakfa gelir kazandırmaya çalışıyorlar.
Aralarındaki yardımlaşma, sorunları aşma azmi yüzlerindeki mutluluk ifadeleri ziyaretçileri cezp ediyor.
Genelleme yaptığımızda, kadınların hoşça vakit geçirmek, mutlu anlar yaşamak için yaptıkları bu sosyalleşmenin en hayırlı ve verimlisinin vakıf çatısı altında yapılan çalışmalar olduğunu görüyorum.
Kibir yok, nispet yok, küfür yok, dedikodu yok ama sonu hayırlara vesile olacak mutlu vakit geçirmeler var. Bende bu köşeden hanım kardeşlerimizi ve kızlarımızı saygıyla selamlıyorum ve çalışmalarının genişleyerek daha çok hanımlara ulaşmasını diliyorum.
Not: Kırıkkale’de eğlence kültürü “Meyhanelerde Akşam Olunca Beni Ara” adlı köşe yazımızla alakalı çok arayanımız oldu. Eleştirende var, yazının devamını isteyende var. Ben aslında bu konularda fazla birikimli değilim ama saha araştırması yaparak konuyu köşemize tekrar alabiliriz.
Polemik Var. Kavga Yok. VESSELAM