Bazı insanlar vardır ki, yürüdüğü yolu bile inceltmezler. Konuşmaları, naif, asude bir biçimde karşıdakini kırmadan, üzmeden nasihat gibi söylerler. Küçükle küçük, büyükle büyük olurlar. Rızkın Allah azimüşşandan geldiğini, kadere imanın vücut bulmuş hali. Böyle insanların varlığı, konuşmaları duruşları insana huzur verir. Hayatımızda olduklarına şükür sebebi olanlar, ahirete irtihal ettikleri zaman büyük bir boşluk oluşması aşikâr. Hayatımda böyle bir insan vardı. Birçok tatlı anımız olan, davası olan, yolunu şiar edindiğim bir zat-ı muhterem Kemal ÇETİNER.

Ahirete irtihal ettiğini büyük bir teessür ile öğrendiğim, mütebahhir bir kişiliğe sahip, mutasavvıf yapısıyla bizlere yol gösteren, dünya nimetlerine müstağni olan, her daim müsavattan yana olan, hayatı boyunca mukteza olanlar ile ilgilenen, konuşmalarında müessir odaklı olan bir kişiydi Kemal amca.

Çocukluğumuz itibari ile birçok yaşanılmışılar olan, kendisi argo kelime kullanmayan ve kullanana tatlı bir şekilde kızan, yolda kendi evlatları olmak üzere kimseye ekmek ile çıkartmayan, bunun büyük bir ayıp, dökülen ekmek kırıntılarının ayak altında olmasına müsaade etmeyen güzel bir insan.

8 çocuğunu tek bir maaş ile geçimini sağlayan, hayatı boyunca zerre harama tevessül etmeyen, onların yuvalarını kurup, paranın bereketini gösteren, aileyi temel taşı görüp Peygamber efendimiz (sav)’in yaşam stratejisini benimseyip özümseyen bunu hayatında tatbik eden örnek şahsiyet.

Aslında kelimler ile ifade edemeyeceğim, kurduğum cümleler ile onu anlatamayacağım yaşanması elzem olan birisiydi. Bir anımı paylaşmak istiyorum. Pandemi zamanıydı, teraviden çıkmış, oğlu ve damadı ile karşılaşmıştım. Konuşurken Kemal amcam nerede diye sual yöneltince, “Uzaktan eğitim alıyor, Osmanlıcanın 4. kurunu almadı şimdi onun devamı ile meşgul” deyince, şok olmuştum. Yaşı bayağı ilerlemesine rağmen okumaktan ve öğrenmekten imtina etmeyen, boş vakitlerinde kuranın tevcitlerini, kaidelerini öğrenmek için çabalayan birisiydi. Karşılaştığımda olayı anlattım ve sordum bu yaşınıza rağmen Osmanlıca öğrenmenizde ki amaç nedir diye? Söylediği cümle halen kulaklarımda “Erol’um insan kendi öz harflerini öğrenmez ise ayıp olmaz mı?”

Daha yazacağım birçok anımız mevcut, doğduğum da ikinci ismim olan Serkan’ı o vermişti. Belki bu kadar çok kitap okumam, davasını, yolunu benimsememde ki maksat o idi. Yazan, okuyan şiirleri olan ve bir dakikasını boş geçirmeyen bir büyük şahsiyeti kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Rabbim inşallah cennetinde Cemali ile müşerref kılar.