Gençlik yıllarımın türküsüydü o “Bayram gelmiş neyime/Aman anam garibem/Kan damlar yüreğime/Aman anam garibem” türküsü.
O yıllarda gurbet şimdiki gibi sabah gidilip akşam dönülen bir şey değildi. Gidildi mi en azından bir mevsim, belki de iki mevsim ve hatta bir yıl uzardı dönüş. Telefon ne gezerdi, bilinmezdi bile taşrada. Sadece mektup yazılırdı sevenlere sevdikleri tarafından ve ağıtlar yakılırdı sıla hasretiyle gurbet üstüne.
Nereden mi aklıma geldi bu gençlik anısı, hemen söyleyeyim, bugün bayram da ondan.
“Ne bayramı” demeyin lütfen “Basın Bayramı” bugün. Daha doğrusu bir zamanlar bayramdı, sonra Kenan Evren geldi ve bayram olmaktan çıkardı 10 Ocak’ı, “Çalışan Gazeteciler Günü” yaptı.
Tam da o türküyü söyleme zamanı şimdi: “Bayram geldi neyime/Aman anam garibem/Kan damlar yüreğime/Aman anam garibem.”” demenin de zamanı.
Bir zamanlar dördüncü kuvvet denirdi basına. Dört kuvvet; yasama, yürütme, yargı ve bir de basın.
“Basın ahlak yasası” diye yasa olmayan bir yasamız vardı; yasa değildi, meslek kuralları bütünüydü. Yasal zorunluluğu yoktu ama ahlaki ve mesleki zorunluluğu vardı. Hem patronlar uyardı o kurallara hem çalışanlar.
O günlerin en önemli gazetelerinden birisinin logosunun hemen altında “Haber Kutsal Yorum Hür” yazardı.
“5 Ne 1 K” diye bir kural vardı haberciler için. “Ne, nerede, ne zaman, niçin, neden” ve “kim” sorusunun cevabı yoksa bir haberde o haberden sayılmazdı.
Ama başka iki kural daha vardı ki herkes uyardı, uymak zorundaydı.
Bu kurallardan birisi “haberin mutlaka doğrulatılması” kuralıydı. Bir yetkilinin doğrulamadığı yahut bir yetkiliye doğrulatılmayan haber gazetelere girmez çöp kutusuna atılırdı.
Ve de “suçlananın cevap hakkına saygı” duyulurdu. “Hakkınızda iddialar var, ne dersiniz” sorusu sorulur ve mutlaka onun savunmasına da haberde yer verilirdi.
Bu satırlar sadece geçmişe özlem değil, aynı zamanda olması gerekene bir işaret fişeği geçmişten geleceğe atılan.
Evet, biz artık dördüncü kuvvet değiliz ama yasama eski yasama mı, yargı eski yargı ve yürütme eski yürütme mi? Kim bu sorulara “evet” diyebilir ya da birileri “evet” dese kim inanır?
Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü imiş. Ben bu mesleğe adım attığımda bugüne “Basın Bayramı” deniyordu. O günlerde 212 Sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranların İlişkilerini Düzenleyen bir kanun vardı.
Artık o kanun da yok, artık sadece basın çalışanlarının değil çalıştıranlarının da güvencesi yok. Ve artık Basın Bayramı da yok.
Ve o türkünün tam da zamanı:
“Bayram gelmiş neyime/Aman anam garibem/ Kan damlar yüreğime/Aman anam garibem…”